Author: admin

Anasayfa , admin
Yazı

Kedi Tuvaleti (Kumu) Kokusunun Nedenleri ve Kesin Çözümü

Kedi sahipleri için evdeki kedi tuvaleti kokusu, sıkça karşılaşılan ve çözülmesi gereken bir sorundur. Kediler, evcil hayvanlar arasında en çok tercih edilenlerden biri olmasına rağmen, tuvaletlerinden yayılan kokular can sıkıcı olabilir.

Ancak, bu kokuların nedenleri ve onları yok etme yöntemleri bilimsel açıdan incelendiğinde, etkili çözümler üretmek mümkündür.
Kedi Tuvaleti Kokusunun Temel Nedenleri
Kedi tuvaleti kokusu, birçok faktörün bir araya gelmesiyle oluşur. Bu kokuların ana kaynağı, kedilerin idrarında bulunan amonyak, üre, urik asit ve bakterilerdir. Kedilerin idrarı özellikle yüksek düzeyde amonyak içerir, bu da havaya karıştığında güçlü ve rahatsız edici bir koku yayar.

Ayrıca, kedi dışkısında bulunan bakteriler de hava ile temas ettikçe kokuya neden olur. Bu biyolojik atıkların etkileşime girdiği kedi kumu türü, hava koşulları, evin havalandırması ve temizlik sıklığı gibi çevresel faktörler de kokunun şiddetini ve yayılma hızını etkiler.
İdrardaki Amonyak Yoğunluğu
Kedilerin idrarı, amonyak açısından zengindir. Bu, özellikle kum kutusunun düzenli olarak temizlenmemesi durumunda, keskin ve rahatsız edici bir kokuya neden olabilir.

Amonyak, kedi idrarının doğal bir bileşenidir ve zamanla havaya karışarak yoğun bir koku yayar. Bu durumu yönetmek için, kum kutusunu düzenli temizlemek ve havalandırmak önemlidir.

Bazen, kedilerin idrarında amonyak konsantrasyonunu artıran sağlık sorunları olabilir. Bu durum, veteriner tarafından değerlendirilmelidir
Bakteriyel Faaliyetin Artışı
Kedi dışkısında bulunan bakteriler, dışkıyla temas ettiklerinde organik atıkları parçalayarak kokuya neden olan gazlar üretir. Bu gazlar, kedi tuvaleti kokusunun ana kaynaklarından biridir.

Yüksek nem, kirli kedi kumu ve sıcaklık bakteri faaliyetlerini ve kum kokusunu artırır.

Bakteriyel faaliyetin kokuya etkisi, tuvaletin temizliği ve kedi kumunun kalitesiyle doğrudan ilişkilidir.
Yanlış Kedi Kumu Seçimi
Kullanılan kedi kumunun türü, kokunun emilimi ve kontrolünde büyük bir rol oynar. Piyasada farklı özelliklere sahip birçok kedi kumu bulunmaktadır.

Bazıları kokuyu daha iyi hapsedebilirken, diğerleri daha az etkili olabilir. Koku kontrolü için yüksek emici özelliklere sahip kumlar tercih edilmelidir.
Yetersiz Havalandırma ve Sıcaklık
Evin havalandırma durumu ve iç sıcaklığı, kokunun yayılma hızını ve yoğunluğunu etkileyen önemli faktörlerdir. Düşük havalandırılan ve yüksek sıcaklıklı ortamlar, kokunun artmasına ve daha geniş bir alana yayılmasına sebep olabilir.

Bu nedenle, etkili bir koku kontrolü için iyi bir havalandırma sistemi ve ılıman sıcaklıklar önemlidir.
Hatalı Kum Temizlik Sıklığı
Tuvaletin temizlenme sıklığı, kokunun kontrol altında tutulmasında kritik bir öneme sahiptir. Kedi tuvaletinin düzenli olarak temizlenmesi, amonyak ve bakteriyel faaliyetin oluşturduğu kokuları minimize eder.

İdeal olarak, kedi tuvaleti günde en az bir kez temizlenmeli ve kum belirli aralıklarla tamamen değiştirilmelidir.
Kötü Kedi Kumu Kokularına Son: Doğru Kumu Seçin
Kedi kumunun türü, kokunun kontrolünde büyük bir rol oynar. İşte kokuyu daha iyi kontrol edebilen kedi kumları:
Topaklanan Kumlar
Topaklanan kumlar, idrarı ve dışkıyı hızla emer ve topaklar halinde hapseder, bu da kokunun izole edilmesine yardımcı olur.
I Cat Hızlı Topaklanan Kokusuz Kedi Kumu (Tıkla İncele)

Hızlı Topaklanır: Kedinin tuvaletini yaptığı anda nemle temas eder etmez hızlıca topaklanır.

Kokusuzdur: Kokusuz formülleri sayesinde, evde kötü kokuların oluşmasını önler.

Toz Yapmaz: Kaliteli hızlı topaklanan kedi kumları, minimum toz üretme özelliğine sahiptir.

Koku Giderici Katkılı Kumlar
Bazı kumlar, kokuları nötralize eden özel katkı maddeleri içerir. Bu kumlar, amonyak ve diğer kötü kokuları etkili bir şekilde absorbe edebilir. Genellikle bu kumların içerisinde aktif karbon bulunur.
Sandy Ekstra Topaklanan Aktif Karbonlu Doğal Kedi Kumu (Tıkla İncele)

Ekstra Topaklanır: Sıvıyla temas ettiğinde hızlı ve etkili bir şekilde topaklanır, bu da temizliği kolaylaştırır ve kumun daha uzun süre kullanılmasını sağlar.

Aktif Karbon İçerir: Aktif karbon, kötü kokuları emme konusunda çok etkilidir.

Doğal Üretimdir: Doğal kedi kumları, sentetik kimyasallar veya yapay kokular içermez.

Temizlik Rutinlerinin Optimize Edilmesi
Etkili bir koku kontrolü sağlamanın anahtarlarından biri, kedi tuvaletinin düzenli ve doğru bir şekilde temizlenmesidir. Kedi sahipleri için bu, sadece kedinin sağlığı ve mutluluğu için değil, aynı zamanda evin genel hijyeni ve tazelik hissi için de önemlidir.

İşte optimize edilmiş temizlik rutinleri oluşturmanın yolları:
Günlük Temizlik Yapılmalı
Kedi tuvaletini her gün kontrol etmek ve atıkları temizlemek, kötü kokuların oluşumunu önlemenin en etkili yoludur. Günlük temizlik, amonyak ve diğer kokuların ortaya çıkmasını engeller ve tuvaletin daha uzun süre taze kalmasını sağlar.
Düzenli Kum Değişimi Yapılmalı
Kedinizin tuvaletini temiz tutmanın bir diğer önemli yönü, kumun düzenli olarak tamamen değiştirilmesidir.

Genellikle, kumun tamamen değiştirilmesi ve tuvalet kabının temizlenmesi iki haftada bir yapılmalıdır. Bu, kum kutusunun hijyenik kalmasını sağlar ve bakteri birikimini önler.
Doğru Temizlik Ürünleri Kullanılmalı
Kedi tuvaletini temizlerken, kedi sağlığına zarar vermeyen, doğa dostu temizlik ürünleri kullanmak önemlidir.

Alkol veya ağır kimyasallar içermeyen, doğal bazlı temizleyiciler tercih edilmelidir. Bu ürünler, etkili bir şekilde temizlik yaparken aynı zamanda kedinizin ve ailenizin sağlığını korur.
Tuvalet Kabı Yerleşimi Doğru Olmalı
Kedi tuvaletinin evdeki konumu da kokunun kontrolünde önemli bir faktördür. Tuvalet kabını, iyi havalandırılan ve düşük trafikli bir alana yerleştirmek, kokunun yayılmasını sınırlar ve kedinizin tuvaletini kullanma konforunu artırır.
Tuvalet Sayısını ve Çeşidi Optimize Edilmeli
Birden fazla kediye sahipseniz, her biri için ayrı tuvalet kabı sağlamanız önerilir. Bu, kum kutularının aşırı kullanımını önler ve temizlik yönetimini kolaylaştırır. Ayrıca, kedinizin tercihlerine göre farklı kum türleri ve tuvalet kabı çeşitlerini deneyebilirsiniz.
Koku Giderici Ürünler ve Doğal Çözümler
Kedi tuvaleti kokusunu kontrol altında tutmak için kullanılabilecek bir dizi koku giderici ürün ve doğal çözüm bulunmaktadır. Bu ürünler ve yöntemler, evinizi daha taze tutmanıza yardımcı olabilir. İşte bazı öneriler:
Ticari Koku Giderici Ürünler

Piyasada, kedi tuvaleti kokusunu hedef alan birçok ticari ürün bulunmaktadır.

Bu ürünler arasında özel koku giderici spreyler, granüller ve hava temizleyiciler yer alır.

Bu ürünlerin çoğu, kokuları maskelemek yerine nötralize etmek için tasarlanmıştır.

Ancak, kullanmadan önce içerdikleri kimyasalların kedi sağlığına zararlı olup olmadığını kontrol etmek önemlidir.
Doğal Koku Giderici Ürünler
Eğer kimyasal içerikli ürünlerden kaçınmak istiyorsanız, evde hazırlayabileceğiniz doğal çözümler de mevcuttur. İşte birkaç öneri:

Sirke ve Su Çözeltisi: Sirke, doğal bir dezenfektan ve koku gidericidir. Eşit miktarda sirke ve suyu karıştırarak bir sprey şişesine doldurun. Bu çözeltiyi, tuvalet kabının temizliğinde kullanabilirsiniz.

Karbonat: Karbonat, kötü kokuları absorbe etme özelliğine sahiptir. Kedi tuvaletinin tabanına bir miktar karbonat serperek kokuyu azaltabilirsiniz.

Esansiyel Yağlar: Lavanta, limon veya nane gibi esansiyel yağlar, hoş bir koku sağlarken aynı zamanda hafif bir koku giderici olarak da işlev görebilir. Ancak, kedinizin esansiyel yağlara karşı herhangi bir hassasiyeti olup olmadığını kontrol etmek önemlidir.
Hava Temizleyiciler ve Oda Kokuları
Hava temizleyiciler ve oda kokuları, evdeki genel hava kalitesini iyileştirmek için kullanılabilir. Bu cihazlar, havadaki partikülleri ve kokuları filtreleyerek daha taze bir ortam sağlar. Doğal ve non-toksik seçenekleri tercih etmek, evcil hayvanlar ve insanlar için daha güvenlidir.
Kedi Tuvaleti ve Kumu Kokusu Hakkında Sık Sorulan Sorular
[sc_fs_multi_faq headline-0="h3" question-0="Kedi tuvaleti kokusu sağlığa zararlı mıdır?" answer-0="Uzun süreli ve yoğun kedi tuvaleti kokusuna maruz kalmak, özellikle amonyak nedeniyle solunum yolu sorunlarına yol açabilir. Düzenli temizlik ve havalandırma bu riski azaltır." image-0="" headline-1="h3" question-1="Kedi kumu ne sıklıkla değiştirilmelidir?" answer-1="Kedi kumunun tamamen değiştirilmesi genellikle iki haftada bir önerilir, ancak bu, kedinizin kullanım sıklığına ve kumun türüne bağlı olarak değişebilir." image-1="" headline-2="h3" question-2="Kedi tuvaletini evin hangi bölümüne koymak en iyisidir?" answer-2="Tuvalet kabını, iyi havalandırılan ve evin düşük trafikli bir bölümüne koymak en iyidir. Bu, hem kokunun yayılmasını sınırlar hem de kedinizin tuvaleti rahatça kullanmasını sağlar." image-2="" headline-3="h3" question-3="Aktif karbon içeren kedi kumları gerçekten daha mı etkilidir?" answer-3="Evet, aktif karbon kokuları absorbe etmede son derece etkilidir. Bu tür kedi kumları, amonyak ve diğer kötü kokuları hapsederek koku kontrolünde önemli bir avantaj sağlar." image-3="" headline-4="h3" question-4="Kedi tuvaleti kokusunu gidermek için ev yapımı çözümler işe yarar mı?" answer-4="Ev yapımı çözümler, özellikle sirke ve karbonat gibi doğal malzemeler kullanıldığında, koku gidermede etkili olabilir. Ancak, en iyi sonuçlar için bu yöntemler düzenli temizlik rutinleriyle birleştirilmelidir." image-4="" headline-5="h3" question-5="Kedi tuvaleti kokusu için esansiyel yağlar güvenli midir?" answer-5="Bazı esansiyel yağlar, kediler için toksik olabilir. Eğer esansiyel yağ kullanmayı düşünüyorsanız, kedinizin sağlığına zarar vermeyecek, pet dostu seçenekler araştırılmalıdır." image-5="" headline-6="h3" question-6="Tuvalet kabının daha sık temizlenmesi kokuyu azaltır mı?" answer-6="Evet, tuvalet kabının düzenli olarak temizlenmesi, kötü kokuların oluşumunu önemli ölçüde azaltabilir. Günlük temizlik, özellikle önemlidir." image-6="" headline-7="h3" question-7="Birden fazla kedi için kaç tuvalet kabı gerekir?" answer-7="Genel kural, her kedi için bir tuvalet kabı plus bir ekstra kabın olmasıdır. Örneğin, iki kedi için üç tuvalet kabı idealdir." image-7="" headline-8="h3" question-8="Kedi tuvaleti kokusu nasıl hızlı bir şekilde giderilir?" answer-8="Koku giderici spreyler, aktif karbon içeren kedi kumları ve düzenli temizlik, kedi tuvaleti kokusunu hızlı bir şekilde gidermenin etkili yollarıdır." image-8="" headline-9="h3" question-9="Kedi tuvaleti kokusu için hangi ticari ürünler önerilir?" answer-9="Koku giderici spreyler, granüller ve hava temizleyiciler, özellikle pet dostu ve non-toksik formüllere sahip olanlar, koku kontrolünde önerilen ürünler arasındadır" image-9="" headline-10="h2" question-10="" answer-10="" image-10="" count="11" html="true" css_class=""]

Yazı

Maltipoo Fiyatları

Maltipoo Fiyatları 2024 yılında 6.500 lira ile 10.500 lira arasında değişebilmektedir.

Son güncellemeler ve 2023-2024 pazar analizlerine göre, Maltipoo cinsinden yavru köpeklerin ortalama fiyat aralığı 7,000 TL ile 9,500 TL (yaklaşık 400 USD) olarak belirlenmiştir. Bu fiyat aralığı, köpeğin soyu, genetik özellikleri, sağlık durumu, renk kombinasyonları ve yetiştirici kalitesi gibi bir dizi faktöre bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

En Güncel Maltipoo Fiyatını Öğrenmek ve yavru fotoğrafı almak için 90 532 458 05 52 arayınız.

Maltipoo, eşsiz görünümleri, sevgi dolu kişilikleri ve düşük dökülme özellikleri nedeniyle popüler bir cins olarak öne çıkmaktadır. Ancak, bu özel köpekleri edinirken potansiyel sahiplerin dikkatli bir araştırma yapması ve güvenilir, sorumlu bir yetiştiriciden alışveriş yapması önemlidir. Yetiştiricinin, köpeklerin sağlığını ve genel bakımını garanti altına alması, köpekseverler için kritik bir faktördür.

Bu fiyat aralığı, Maltipoo cinsinin talep gören ve kaliteli genetik özelliklere sahip olan bireylerine erişimi sağlamak için çeşitli pazar koşullarını yansıtmaktadır. Ancak, potansiyel sahiplerin bütçelerini, ihtiyaçlarını ve sorumluluklarını dikkate alarak köpek edinimine karar vermeleri önemlidir.
Maltipoo SATIN ALMAK İÇİN ,90 532 458 05 52 iletişime geçebilirsiniz.

Köpekler sahibinin yüzünü neden yalar? Köpekler sahibinin yüzünü neden yalar?
Yazı

Köpekler sahibinin yüzünü neden yalar?

Köpekler sahiplerinin yüzünü yalamak için birçok nedeni olabilir. Bu davranışın ardındaki nedenleri anlayabilmek için köpeklerin doğal davranışlarını ve iletişim yöntemlerini anlamak önemlidir. İşte köpeklerin sahiplerinin yüzünü neden yaladığına dair bazı nedenler:

İletişim ve sevgi gösterme: Köpekler, sahipleri ile duygusal bağ kurmaya çalışırlar ve yüz yalama, sevgi ve bağlılık göstermenin bir yoludur. Bu, sahiplerine yakınlık hissi yaratır.
Lezzetli tuzlar: İnsanların cildi, ter ve diğer vücut sıvıları ile tuz içerir. Köpekler tuzlu tatları severler, bu nedenle sahibin cildini yalamak lezzetli gelebilir.
Yüze olan ilgi: Köpekler, insanların yüzlerine özel bir ilgi gösterdiklerini fark edebilirler. Göz teması kurma, koklama ve yalama, köpeklerin yüzleşmek için kullandıkları yöntemlerdir.
Sosyal davranış: Sürü hayvanları olarak, köpekler sosyal birer varlıktır. Birbirlerini yalayarak sürü içindeki ilişkilerini sürdürürler. Sahiplerini yalamak da bu tür sosyal davranışın bir yansıması olabilir.

Köpekler sahibinin yüzünü neden yalar?

Neden
Yüz Yalamayı Kontrol Altına Alma Adımları

İletişim ve Sevgi Gösterme
Köpeğinize "Hayır" veya "bırak" komutlarıyla istenmeyen davranışı durdurmayı öğretin. Başka sevgi gösterme yolları arayın, örneğin okşama ve sözle ilgi gösterme.

Lezzetli Tuzlar
Köpeğinize tuzlu tatları sevdiği alternatif oyuncaklar veya ödüller sunun.

Yüze Olan İlgi
Köpeğinizin yüzünü yalarken göz teması kurmamaya çalışın ve başka yüzleşme yöntemlerini teşvik edin.

Sosyal Davranış
Köpeğinizi diğer köpekler gibi sosyal davranış sergilemekten vazgeçirmeye çalışın.

Sağlık sorunları:
Köpeğinizin ağız sağlığını düzenli olarak kontrol edin ve veterinerin tavsiyelerini takip edin.

Alerjiler
Eğer ailenizde alerjiler varsa, yüz yalamayı sınırlayarak alerji reaksiyonlarını önleyin.

Kişisel Alan
Köpeğinize kişisel alanınızı ve sınırlarınızı tanıtın ve istediğiniz zaman yüz yalamasına izin vermediğinizi belirtin.

Yüz yalamanın bazı durumlarda istenmeyen bir davranış olabileceğini anlayışla karşılayabilirsiniz. Özellikle aşağıdaki durumlarda yüz yalama problem oluşturabilir:

Sağlık sorunları: Köpeğinizin ağzında enfeksiyon veya diğer sağlık sorunları olabilir, bu nedenle yüz yalamak enfeksiyon riskini artırabilir.
Alerjiler: Bazı insanlar köpeklerin yalamasına karşı alerjik reaksiyonlar gösterebilirler.
Kişisel alan: Bazı insanlar köpeklerin yüz yalamasını hoş karşılamayabilirler ve kişisel alanlarının ihlal edildiğini hissedebilirler.

Yüz yalamanın engellenmesi veya kontrol altına alınması için aşağıdaki adımları düşünebilirsiniz:

Eğitim: Köpeğinize yüz yalamamayı öğretebilirsiniz. "Hayır" veya "bırak" gibi komutlar kullanarak istenmeyen davranışı durdurabilirsiniz.
Sosyal sınırlar: Köpeğinize kişisel alanınızı ve sınırlarınızı tanıtın. İstediğiniz zaman yüz yalamasına izin vermediğinizi belirtin.
Sağlık kontrolü: Köpeğinizin ağız sağlığını düzenli olarak kontrol edin ve diş bakımına özen gösterin.
Lezzetli alternatifler: Köpeğinize yüz yalamak yerine, ona başka oyuncaklar veya ödüller sunarak ilgisini başka yönlere çekebilirsiniz.

Köpekler sahibinin yüzünü neden yalar? Köpeklerin yüz yalaması genellikle sevgi ve iletişim gösterme amacı taşır, ancak bazen bu davranış istenmeyen sonuçlara yol açabilir. Köpeğinizi eğitmek ve sağlığını düzenli olarak kontrol etmek, yüz yalamayı kontrol altına almanıza yardımcı olabilir.

https://petokulu.com/kopekler-neden-yuzumuzu-yalar/

E Harfi İle Başlayan Hayvan İsimleri
Yazı

E Harfi İle Başlayan Hayvan İsimleri

Şimdi sizin için "E ile Başlayan Hayvan İsimleri" başlıklı bir blog yazısı yazabilirim:

"E" harfiyle başlayan birçok farklı hayvan türü vardır. Bu yazıda, "E" harfiyle başlayan bazı popüler hayvanları sizler için listeledim.

Ejderha: Mitolojik bir yaratık olsa da, ejderhaların varlığına inanılan birçok kültürde yer almaktadır.
Eşek: Atlara benzer ancak daha küçük boyutlarda olan bir hayvandır. Tarım işlerinde ve turizm sektöründe kullanılır.
Eland: Antilopgiller familyasına ait bir türdür. Afrika'da yaşar ve büyük boynuzları ile tanınır.
Elandra: Ormanlarda yaşayan bir tür kuştur. Kısa kanatları ve uzun bacakları vardır.
Emeç: Güney Amerika'da yaşayan, tüylü ve yüzgeçli bir hayvandır. Su yüzeyinde avlanır.
Esmeray: Göl ve nehirlerde yaşayan bir tür yılan balığıdır. Avını su yüzeyindeki böceklerden oluşur.
Eşek arısı: Arılar familyasına ait bir türdür. İnsanlara zararlıdır ve sokması oldukça acı vericidir.
Eskimo köpeği: Soğuk iklimlerde yaşayan ve kızak çekmek için kullanılan bir köpek türüdür.
Etçil kelebek: Güney Amerika'da yaşayan, kanat açıklığı 30 cm'ye kadar olan bir tür kelebek türüdür.
Evcil fare: Küçük boyutlu bir kemirgen türüdür ve evlerde, laboratuvarlarda ve evcil hayvan olarak beslenir.
Eyerlik: Tarım işlerinde kullanılan bir tür büyükbaş hayvandır.
Engerek yılanı: Zehirli bir yılan türüdür ve Avrupa, Asya ve Afrika'da yaşar.
Esmer karıncayiyen: Güney ve Orta Amerika'da yaşayan bir tür karıncayiyendir.
Eyvah: Kuzey Amerika ve Avrupa'da yaşayan bir tür çiftlik hayvanıdır.
Ejder balığı: Tatlısu göllerinde yaşayan bir tür balıktır. Büyük boyutlara ulaşabilir.
Elfler: Mitolojik varlıklar olsa da, birçok kültürde varlığına inanılır.

"E" harfiyle başlayan nadir hayvan isimleri arasında şunlar sayılabilir:

Ekidna: Yumurtlayan memelilerin bir türüdür ve sadece Avustralya'da yaşar.
Ermine: Kuzey Amerika, Asya ve Avrupa'da yaşayan, beyaz kürklü bir tür gelinciktir.
Emeu: Avustralya'da yaşayan ve devekuşuna benzer bir tür kuştur.
Eurasion Lynx: Avrupa, Asya ve Sibirya'da yaşayan bir tür vaşakdır.
Echidna Balığı: Kuzey Pasifik'te yaşayan ve çenesindeki uzun iğnelerle bilinen bir tür balıktır.
Eared Seal: Kuzey Yarımküre'de yaşayan bir tür foktur ve kulaklarının şekli ile tanınır.
Eosuchus: Yeni Kaledonya'da yaşayan bir tür kertenkeledir.
Eelfish: Yumuşakçalar familyasına ait bir tür deniz canlısıdır ve derin denizlerde yaşar.
Elops: Amerika, Afrika ve Asya'da yaşayan bir tür balıktır ve yem olarak kullanılır.
Edentata: Güney Amerika'da yaşayan, dişsiz memelilerin takımını ifade eder.

Bu listedeki hayvanlar, "E" harfiyle başlayan nadir hayvan türlerine birkaç örnektir. Bu türlerin bir kısmı endemik türlerdir ve sadece belirli bir bölgede yaşarlar.
Türkiye'de "E" harfiyle başlayan en yaygın kullanılan hayvanlar arasında şunlar sayılabilir:

Eşek: Özellikle kırsal kesimlerde sıklıkla kullanılan bir hayvan türüdür. Tarım alanlarında çift sürmek, yük taşımak ve turistik amaçlarla kullanılmaktadır.
Esmer Sığır: Türkiye'nin en yaygın kullanılan sığırlarından biridir. Süt ve et üretimi için yetiştirilirler.
Ev kedisi: Türkiye'de en yaygın evcil hayvan türüdür ve evlerde beslenirler.
Entari: Yerli tavuk ırklarından biridir ve özellikle köylerde sıklıkla yetiştirilir.
Engerek: Türkiye'de en yaygın yılan türlerinden biridir. Özellikle Güneydoğu Anadolu bölgesinde yaygın olarak görülmektedir.
Erikli Sincap: Türkiye'nin yerli bir türüdür ve genellikle ormanlık alanlarda yaşarlar.
Evcil tavşan: Türkiye'de evlerde beslenen yaygın bir evcil hayvandır.
Elvan: Türkiye'de yetiştirilen en yaygın balık türlerinden biridir. Tatlısu göllerinde ve akarsularda yaşarlar.

Bu hayvanlar, Türkiye'de "E" harfiyle başlayan en yaygın kullanılan hayvan türlerinden birkaç örnektir. Bu türlerin bir kısmı insanlar tarafından beslenen evcil hayvanlar, bir kısmı ise tarım alanlarında ve doğal ortamlarında bulunmaktadır.

Bu yazıda, "E" harfiyle başlayan bazı popüler hayvanlar yer almaktadır. Tabii ki, bu listedeki hayvanlar sadece birkaç örnek olup, "E" harfiyle başlayan daha birçok farklı hayvan türü vardır.

A harfiyle Başlayan Hayvan Adları
B Harf ile Başlayan Hayvanlar
C Harfi ile Başlayan Hayvanlar
D Harfi ile Başlayan Hayvanlar
E Harfi ile Başlayan Hayvanlar
H ile Başlayan Hayvan isimleri

2 Mart 202312 Mayıs 2023 Çin Genel
D Harfi İle Başlayan Hayvan İsimleri
Yazı

D Harfi İle Başlayan Hayvan İsimleri

Şimdi sizin için "D ile Başlayan Hayvan İsimleri" başlıklı bir blog yazısı yazabilirim:

"D" harfiyle başlayan birçok farklı hayvan türü vardır. Bu yazıda, "D" harfiyle başlayan bazı popüler hayvanları sizler için listeledim.

Denizanası
Deve
Dingo
Domuz
Düdükçün
Dağ keçisi
Damselfly (Su kızı)
Dünya solucanı
Delfin
Dikenli balık
Doğan
Dünya kaplumbağası
Damarlı semender
Dil balığı
Denizatı
Deve kuşu
Dikenli kelebek balığı
Dağ tavşanı
Düğüncü böceği
Dilenci kuşu

A harfiyle Başlayan Hayvan Adları
B Harf ile Başlayan Hayvanlar
C Harfi ile Başlayan Hayvanlar
D Harfi ile Başlayan Hayvanlar
E Harfi ile Başlayan Hayvanlar
H ile Başlayan Hayvan isimleri

2 Mart 202312 Mayıs 2023 Çin Genel
kedi yaşı hesaplama
Yazı

İnsan Yaşına Göre Kedi Yaşı Hesaplama Tablosu: Kedim Kaç Yaşında?

Bir kedi yaşını hesaplamak için, öncelikle kedinin doğum tarihini bilmeniz gerekmektedir. Eğer bu bilgiye sahip değilseniz, kedinin Mikroçip numarasını kontrol ederek sahiplenme tarihini tespit edebilirsiniz. Microchip numarası yoksa veya kedinin sahiplenme tarihi bilinmiyorsa, genellikle vücut büyüklüğü, dişlerin durumu ve genel sağlık durumu gibi fiziksel özelliklerine bakarak tahmin edilebilir.

Evinize sokaktan ya da barınaktan bir kedi aldıysanız, ihtiyaçlarını doğru şekilde karşılamak, mama seçiminde bulunurken doğru mamayı seçmek, kedi aşısı yaptırırken hangi aşıları yaptırmanız gerektiğini bilmek için kedinizin yaşını bilmeniz gerekir.
Kedi Yaşı Nasıl Hesaplanır?
Kediler, insanlar gibi yaşlarını doğum tarihlerine göre hesaplanır. Ancak kedilerin yaşı insanlarınkinden daha hızlı geçer ve bir yaşını tamamladıklarında daha büyük ve olgunlaşmış hale gelirler. Bu nedenle, kedilerin yaşını belirlemek için birkaç farklı yöntem kullanılabilir.
1) Kedinin Doğum Tarihi İle Hesaplama
Kedilerin doğum tarihini bilmek ve onların ne kadar yaşında olduğunu tarihten çıkarmaktır. Bu yöntem, kedilerin sahiplendiği veya satın alındığı zaman doğum tarihlerinin belirtildiği bir sertifika ya da belge varsa kullanılabilir. Ancak bazen kedilerin doğum tarihleri bilinmeyebilir ve bu yöntem kullanılamayabilir.
2) Kedilerin Fiziksel Özelliklerine Göre Hesaplama
İkincisi, kedilerin fiziksel özelliklerine göre yaşlarını tahmin etmektir. Bu yöntem, kedilerin tüylerinin rengi, saç dökülmesi, dişlerin durumu ve diğer fiziksel özelliklerine bakarak kedilerin ne kadar yaşında olduğunu tahmin etmeyi amaçlar.

Bu yöntem, kedilerin doğum tarihi bilinmeyen ya da belirtilmeyen durumlarda kullanılabilir ancak bu tahminlerin doğruluğu yüksek olmayabilir ve kedilerin gerçek yaşlarından farklı sonuçlar verebilir.
3) Tıbbi Muayene İle Hesaplama
Kedilerin iç organlarının ve kemiklerinin görüntülenmesiyle yapılan bir tıbbi muayenedir. Bu yöntem, kedilerin doğum tarihi bilinmeyen ya da belirtilmeyen durumlarda en doğru sonuçlar verebilir ancak bu tür bir muayene, kedileri stres altına sokabilecek ve zaman alıcı bir yöntemdir.

Kediler genellikle ilk iki yılında daha hızlı büyürler ve olgunlaşırlar. Bu nedenle, bir kedi iki yaşındayken bir insanın birkaç yaşındaki bir çocuğa benzeyebilir. Ancak kedilerin yaşı ilerledikçe, büyüme hızları yavaşlar ve daha az hızlı olgunlaşırlar. Bu nedenle, bir kedi dört yaşındayken bir insanın iki yaşındaki bir çocuğa benzeyebilir.

Ayrıca, kedilerin yaşlarını belirlerken sağlık durumları da önemlidir. Kedilerin sağlıklı ve iyi bakım alan kediler daha uzun yaşayabilirler ve bu nedenle daha genç görünebilirler. Ancak sağlıksız ve kötü bakım alan kediler daha kısa yaşayabilir ve bu nedenle daha yaşlı görünebilirler.
Kedi Yaşı Hesaplama Tablosu
İnsanların yaşını hesaplamak için kullandığımız yöntemler, kediler için de geçerlidir. Ancak kedilerin yaşını insan yaşına çevirirken, daha farklı bir yöntem kullanılır. Kedilerin yaşı, insan yaşına göre daha hızlı ilerler ve genellikle daha kısa ömürlüdürler. Bu nedenle, kedilerin yaşını hesaplamak için kullanılan bir tablo, insan yaşına göre daha hızlı ilerler ve daha az yaşta bir kedi, daha yaşlı bir insana denk gelir.

Aşağıda, kedilerin yaşını insan yaşına çevirirken kullanılabilecek bir tablo bulunmaktadır:

Kedi Yaşı
İnsan Yaşı

1
15

2
24

3
28

4
32

5
36

Bu tablo, genel bir yol gösterici olup, kedilerin gerçek yaşını tam olarak hesaplamak için kullanılabilir. Ancak, her kedinin yaşını hesaplamak için kullanılabilecek bir tablo olmayabilir ve kedilerin yaşını tam olarak hesaplamak için daha fazla faktöre başvurulması gerekebilir.

Örneğin, kedinin sağlık durumu, bakım koşulları ve genetik yapısı gibi faktörler de kedinin gerçek yaşını etkileyebilir.

Kedilerin yaşını hesaplamak için en doğru yöntem, bir veteriner hekim tarafından yapılacak bir fiziksel muayenedir. Bu muayenede, kedinin sağlık durumu ve yaşı hakkında daha ayrıntılı bilgi edinilebilir.

İlginizi Çekebilir: Tekir (Sokak) Kedilerinin Davranışları, Özellikleri ve Bakımı
Kedilerin Kaç Yaşında Olduğu Nasıl Tahmin Edilir?
Kedinizin kaç yaşında olduğunu bilmiyor ve doğum tarihi ile ilgili olarak da elinizde herhangi bir belge yoksa, kedinizin bazı özelliklerini göz önünde bulundurarak kaç yaşında olduğunu tahmin edebilirsiniz. Fakat bu hesaplama yöntemlerinin tamamen “tahmin” olduğunu unutmamak gerekir.

İşte kedinizin kaç yaşında olduğunu tahmin etmek için kullanabileceğiniz bazı yöntemler...
1) Fiziksel Görünüş
Kedilerin yaşını tahmin etmek için fiziksel görünüşlerine bakılabilir. Genel olarak, genç kediler daha dinç ve hareketli olurlar ve tüyleri daha parlak ve taze olur. Yaşlı kediler ise tüyleri dökülür ve enerjileri azalır. Ayrıca, yaşlı kedilerin dişleri genellikle aşınır ve gözleri daha solgun görünür.
2) Davranış
Kedilerin yaşını tahmin etmek için davranışlarına da bakılabilir. Genç kediler daha enerjik ve oyuncu olurken, yaşlı kediler daha sakin ve uykuya düşkün olabilirler.
3) Sağlık Durumu
Kedilerin yaşını tahmin etmek için sağlık durumlarına da bakılabilir. Yaşlı kediler daha sık rahatsızlık geçirir ve daha fazla sağlık sorunu yaşayabilirler.

Yukarıda saydıklarımıza ek olarak kedi yaşı hesaplama için aşağıdaki bazı pratik yöntemlere de başvurabilirsiniz.

İster sokakta bulunan bir kedi olsun ister evde beslenen, kedinin vücut ağırlığı ve beden büyüklüğü de yaşını tahmin etmek için bir ipucu olabilir. Genellikle, genç kediler daha hafif ve küçük olurken, yaşlı kediler daha ağır ve büyük olabilirler.
Kedilerin dişleri de yaşlarını tahmin etmek için bir ipucu olabilir. Genç kedilerin dişleri daha parlak ve aşınmamış olurken, yaşlı kedilerin dişleri aşınır ve solgun olabilir.
Kedilerin tüylerine de bakılabilir. Genç kedilerin tüyleri daha parlak ve taze olurken, yaşlı kedilerin tüyleri dökülüp matlaşabilir.
Kedilerin cilt durumu da yaşlarını tahmin etmek için bir ipucu olabilir. Genç kedilerin ciltleri daha yumuşak ve parlak olurken, yaşlı kedilerin ciltleri kurur ve daha kalın olabilir.

Yine de, bu yöntemler de tam olarak kesin sonuçlar vermeyebilir ve kedilerin gerçek yaşlarını tam olarak belirlemek için bir veteriner hekim görüşü gerekir.
Kedi Yaşını İnsan Yaşına Göre Hesaplama
Kedilerin yaşlarını insan yaşlarına göre hesaplamak için birkaç yöntem mevcuttur. Bu yöntemler arasında en yaygın olanı, kedinin ilk yılı için bir insan yılı, ikinci yılı için iki insan yılı, üçüncü yılı için üç insan yılı ve dördüncü yıldan sonra ise dört insan yılı olacak şekilde hesaplamaktır. Örneğin, bir kedi 2 yaşında ise, insan yaşı olarak bu kedinin 6 yaşına eşit olacaktır (1+2+3).

Ancak, bu yöntem genel olarak kullanışlı olmasına rağmen, tüm kediler için doğru olmayabilir. Özellikle büyük ırkların küçük ırklarından daha uzun ömürlü olmaları nedeniyle, bu yöntem büyük ırklar için daha az doğru olabilir. Bu nedenle, kedinin gerçek yaşını tam olarak hesaplamak için en iyi yöntem, kedinin sağlık durumunu ve davranışlarını dikkate alarak bir veteriner tarafından yapılacak bir sağlık kontrolüdür.

[sc_fs_multi_faq headline-0="h3" question-0="1 yıl kaç kedi yılı?" answer-0="Kedilerin yaşam ömürleri insanlarınkiyle kıyaslandığında daha kısadır ve bir kedi yaşı, insan yaşına göre daha hızlı ilerler. Bu nedenle, bir yıl kedi yaşında bir kedi, bir insanın daha az yaşına denk düşer. " image-0="" headline-1="h3" question-1="5 aylık kedi kaç yaşında olur?" answer-1="5 aylık bir kedi, insan yaşına göre yaklaşık 2,5 yaşındadır. Bu şekilde hesaplayarak diğer aylık kedilerin yaşı hesaplanabilir. " image-1="" headline-2="h3" question-2="En doğru kedi yaşı nasıl hesaplanır?" answer-2="Kedinizin yaşını doğru şekilde hesaplamak için fiziki özelliklerin, davranışlarını kontrol edebilir ya da tıbbi muayene ile iç organ ve kemiklerine göre daha doğru yaş hesaplaması yapılabilir. Ancak bu bilgilerin hiçbiri yüzde 100 doğru sonuç vermez. " image-2="" count="3" html="true" css_class=""]

 

Kedi otu
Yazı

Kedi Otunun Faydaları: Rahatlamaya ve Uyku Düzensizliğine Birebir

Kedi otu, eski Yunan ve Roma dönemlerine kadar uzanan geleneksel bir ilaç olarak kullanılmıştır. İnsanlar genellikle uyku bozuklukları, özellikle uykusuzluk için kediotu kullanırlar . Kedi otu ayrıca kaygı, stres ve diğer birçok durum için kullanılır, ancak bu kullanımların çoğunu destekleyecek iyi bir bilimsel kanıt yoktur.

Kedi otu, Latincede Felis catus olarak bilinen ev kedisi türüne ait bir bitkidir. Kedi otu, insanlar tarafından evlerde yetiştirilen bir bitkidir ve genellikle evlerde bulunan kediler tarafından çok sevilir. Kedi otu, vücudun çeşitli sistemlerine faydalı olabilen bir bitkidir.

Özellikle sinir sistemi ve mide-bağırsak sistemi üzerinde olumlu etkileri olabilir. Kedi otu, sinir sistemine rahatlama ve stres azaltma etkisi yapabilir ve mide-bağırsak sistemine pozitif etkileri olabilir. Bu bitki aynı zamanda antioksidan özelliği olan bir bitkidir ve vücudun savunma sistemini güçlendirmeye yardımcı olabilir.

Kedi otu ayrıca konuşma ve dil becerilerini geliştirmeye yardımcı olabilir ve memori üzerinde pozitif etkileri olabilir. Bununla birlikte, kedi otu tüketiminden önce mutlaka bir sağlık uzmanına danışılması önerilir, çünkü bazı insanlarda bazı yan etkiler olabilir.
Kedi Otu Nedir?
Kedi otu, Latincede Felis catus olarak bilinen ev kedisi türüne ait bir bitkidir. Kedi otu, insanlar tarafından evlerde yetiştirilen bir bitkidir ve genellikle evlerde bulunan kediler tarafından çok sevilir. Bu bitki, yapraklarını yiyen kediler tarafından büyük bir ilgi gösterilir ve genellikle evlerde yetiştirilir. Kedi otu, Avrupa, Asya ve Amerika Kıtası'nda yaygın olarak yetiştirilir.

Kedi otu, yapraklarının yanı sıra, tohumları ve çiçekleri de vardır. Yaprakları genellikle yeşil ve ince uzun şeklindedir. Çiçekleri ise soluk mavi veya beyaz renktedir. Kedi otu, özellikle sinir sistemi ve mide-bağırsak sistemi üzerinde olumlu etkileri olabilir. Bu bitki aynı zamanda antioksidan özelliği olan bir bitkidir ve vücudun savunma sistemini güçlendirmeye yardımcı olabilir.

Kedi otu, insanlar tarafından da tüketilebilir. Kedi otu çayı, taze yapraklarının buharlı suda haşlanması ile elde edilir. Bu çay, sinir sistemine rahatlama ve stres azaltma etkisi yapabilir ve mide-bağırsak sistemine pozitif etkileri olabilir. Kedi otu ayrıca konuşma ve dil becerilerini geliştirmeye yardımcı olabilir ve memori üzerinde pozitif etkileri olabilir.
Kedi Otunun Faydaları Nelerdir?
Kedi otunun birçok yönden insan sağlığına faydası vardır. Kedilerde genelde sadece kusma işlevini görse de insan üzerindeki faydalarını da bilmek gerekir.

Uzmanlar, yaptıkları araştırmalarda kedi otunun insan üzerindeki faydalarını şu şekilde açıklamaktadır;

Sinir sistemine rahatlama ve stres azaltma: Kedi otu, sinir sistemine rahatlama ve stres azaltma etkisi yapabilir. Bu, insanların stresli zamanlarında bitkinin yararlı olabilmesine neden olur.
Mide-bağırsak sistemine pozitif etkiler: Kedi otu, mide-bağırsak sistemine pozitif etkileri olabilir. Bu bitki, mide-bağırsak sistemini düzenleyici özelliği olan bir bitkidir ve mide ülserine iyi gelir.
Antioksidan özelliği: Kedi otu, antioksidan özelliği olan bir bitkidir. Antioksidanlar, vücudun savunma sistemini güçlendirir ve hücreleri zararlı maddelerden korur.
Konuşma ve dil becerilerini geliştirme: Kedi otu, konuşma ve dil becerilerini geliştirmeye yardımcı olabilir. Bu bitki, beyin fonksiyonlarını düzenleyici özelliği olan bir bitkidir ve dikkat çekici bir şekilde beyin fonksiyonlarını geliştirmeye yardımcı olur.
Memori üzerinde pozitif etkiler: Kedi otu, memori üzerinde pozitif etkileri olabilir. Bu bitki, beyin fonksiyonlarını düzenleyici özelliği olan bir bitkidir ve dikkat çekici bir şekilde beyin fonksiyonlarını geliştirmeye yardımcı olur.
Ağrı azaltıcı etkisi: Kedi otu, ağrı azaltıcı etkisi olan bir bitkidir. Bu bitki, vücudun ağrı sinyallerini bastıran özelliği olan bir bitkidir ve ağrı azaltıcı etkisi yapabilir.
Mide ülserine iyi gelir: Kedi otu, mide ülserine iyi gelir. Bu bitki, mide-bağırsak sistemini düzenleyici özelliği olan bir bitkidir ve mide ülserine iyi gelir.
İmmün sistemini güçlendirir: Kedi otu, immün sistemini güçlendirir. Bu bitki, vücudun savunma sistemini güçlendirmeye yardımcı olur ve vücudu hastalıklardan korur.
Kaşıntıyı azaltır: Kedi otu, kaşıntıyı azaltır. Bu bitki, kaşıntıyı azaltıcı özelliği olan bir bitkidir ve kaşıntıyı azaltır.
Deri sağlığını iyileştirir: Kedi otu, deri sağlığını iyileştirir. Bu bitki, deri sağlığını iyileştirici özelliği olan bir bitkidir ve deri sağlığını iyileştirir.

Bununla birlikte, kedi otu tüketiminden önce mutlaka bir sağlık uzmanına danışılması önerilir, çünkü bazı insanlarda bazı yan etkiler olabilir.
Kedi Otu Kökü Ne İşe Yarar?

Kedi ot kökü (Cat's claw), Uncaria tomentosa olarak da bilinen bir bitki türüdür. Kedi ot kökü, Amazon ormanlarında yetişen bir bitkidir ve Güney Amerika'da yaygındır. Kedi ot kökü, özellikle Peru ve Brezilya'da yerli halk tarafından yüzyıllardır tıbbi amaçlar için kullanılmaktadır.

Kedi ot kökü, aşağıdaki tıbbi amaçlar için kullanılabilir:

Artrit: Kedi ot kökünün anti-enflamatuar özellikleri nedeniyle, artrit ve diğer eklem rahatsızlıklarında etkili olabileceği söylenmektedir.
Bağışıklık sistemi sağlığı: Kedi ot kökü, immüno-modülatör özellikleri nedeniyle, bağışıklık sistemi sağlığını destekleyebileceği yönünde bilgi verilmektedir.
Cilt rahatsızlıkları: Kedi ot kökü, cilt yaralarının iyileşmesini hızlandırabilir ve cilt rahatsızlıklarını azaltabilir.
Kanser: Kedi ot kökü, bazı kanser türlerine karşı etkili olabileceği iddia edilmektedir. Ancak, bu konuda yapılan araştırmalar yeterli değildir ve daha fazla araştırma gerekmektedir.

Not: Bu bilgiler sadece bilgi amaçlıdır ve kedi ot kökünün etkinliği ve güvenliği konusunda yapılan araştırmalar yeterli değildir. Kedi ot kökünün kullanımı konusunda doktorunuza danışmanız ve doktorunuzun tavsiyelerine uymanız önemlidir.
Kedi Otu Çayı Nasıl Demlenir?
Kedi ot çayı, Uncaria tomentosa olarak da bilinen kedi ot kökünden hazırlanan bir çaydır. Kedi ot çayı, çeşitli tıbbi amaçlar için kullanılabilir. Ancak, kedi ot çayının etkinliği ve güvenliği konusunda yapılan araştırmalar yeterli değildir ve daha fazla araştırma gerekmektedir.

Kedi ot çayı nasıl demlenir:

Kedi ot kökünden çay yapılacak miktarda parçalar kesin.
Kök parçalarını bir çay süzgeci ya da küçük bir süzgeçli tencere içine koyun.
1-2 bardak (250-500 ml) su kaynatın ve kök parçalarını süzgeçli tencereye ekleyin.
10-15 dakika demlendirin.
Çayı süzün ve servis yapın.

Kedi Otunun Zararları ve Yan Etkileri
Kedi otunu, insanlar için genellikle zararlı değildir. Ancak, bazı insanlar için cilt tahrişine neden olabilir ve hava yolu tıkanıklığına yol açabilir. Bu nedenle, kedi otunu kullanırken ellerinizi iyice yıkamanız ve solunum yolu tıkanıklığı olan kişilerin yakınında bulunmaması önemlidir.

Ayrıca, kedi otunun aşırı miktarda kullanımı kedilerin tüylerinin dökülmesine neden olabilir. Bu nedenle, kedi otunu aşırı miktarda kullanmamaya dikkat etmelisiniz.

Eğer kedi otunun cilt tahrişine neden olduğunu veya solunum yolu tıkanıklığına yol açtığını fark ederseniz, hemen doktorunuza başvurun ve kullanımını durdurun. Kedi otunun yan etkileri insanlar için genellikle hafif olmasına rağmen, bazı insanlar için ciddi olabilir.

[sc_fs_multi_faq headline-0="h3" question-0="Kedi otu hangi hastalığa iyi gelir?" answer-0="Kedi otu (Nepeta cataria), birçok insan için rahatlatıcı ve rahatlatıcı bir bitki olarak kullanılır. Bu bitkinin özellikle stres ve anksiyete gibi psikolojik durumların önlenmesine yardımcı olduğu ve uyku kalitesini iyileştirdiği bildirilmiştir. Kedi otu ayrıca öksürük ve bronşit gibi solunum yolu rahatsızlıklarının iyileştirilmesine yardımcı olabilir." image-0="" headline-1="h3" question-1="Kedi otu kaç gün kullanılır?" answer-1="Kedi otu (Nepeta cataria) genellikle günde birkaç kez tüketilebilir. Bu bitkinin etkisi insanlarda değişebilir, bu yüzden dozajınızı yavaş yavaş artırıp etkisini izleyerek belirleyebilirsiniz." image-1="" headline-2="h3" question-2="Kedi otu yersek ne olur?" answer-2="Kedi otu (Nepeta cataria), birçok insan için rahatlatıcı ve rahatlatıcı bir bitki olarak kullanılır. Bu bitkinin özellikle stres ve anksiyete gibi psikolojik durumların önlenmesine yardımcı olduğu ve uyku kalitesini iyileştirdiği bildirilmiştir." image-2="" count="3" html="true" css_class=""]

20 Aralık 202212 Mayıs 2023 Çin Genel
Kedi kusması
Yazı

7 Adımda Kediler Neden Kusar? Hangi Durumlar Normal?

Kediler, hassas bir sindirim sistemine sahiptirler. Dışarıdan gelen herhangi bir bakteri ya da dış etken, kedinin kusmasına neden olabilir. Kedi mamasının değiştirilmesi, daha önce yemediği bir besinin vücudundan alerjik reaksiyona neden olması, yabancı besinler tüketmesi, kedi parazitleri ya da tüy yumağı, mide problemi gibi durumlar kedilerin kusmalarına neden olur.

Evcil hayvanlar arasında en çok tercih edilenler kedilerdir. Kediler, köpeklere göre daha hassas bir bünyeye sahiptirler. Fiziki olarak da ruhen de köpeklere göre daha naif olan bu masum canlıların özellikle beslenmelerine son derece dikkat edilmesi gerekir.

Gereksiz bir yere mama değişiminde bulunmak, kedilerin yiyebilecekleri besinler dışında farklı besinler vermek, kedilerin hastalanmalarına ve bu da kusmalarına neden olur.
Kedilerde Kusma Nedenleri
Nazik bir yapıya sahip olan kediler, birçok sebepten dolayı kusabilirler. Aşağıda listeleyeceğimiz durumlardan herhangi birine yer verdi iseniz kedinizin kusma sebebi olarak kabul edebilirsiniz.

İşte kedilerde kusma nedenleri;

Mama değişimi
Yabancı besin
Tüy yumağı
Kedi parazitleri
Hormonlar
Mide tıkanması
Depresyon

1) Mama Değişimi
Kedilerde kusmaya en çok neden olan etkenlerden biri mama değişimidir. Kediler de tıpkı biz insanlar gibi damak tadına sahiptirler ve bazı mamalar, kedilerin damak tadına hitap etmediği için özellikle de ilk yemelerinde kusmalarına neden olabilir.

Kedinizin mamasını mecbur kalmadıkça değiştirmenize gerek yoktur. Kediniz aşırı kilo almaya başladı ise ya da kısırlaştırdı iseniz uzman veterinerin de önerilerini dikkate alarak kedi mamasını değiştirebilirsiniz.

Kısırlaştırılmış kediler için en iyi kedi maması ya da kilolu bir kedi ise en iyi kedi diyet maması ile beslemeniz ideal olur. Fakat belirttiğimiz gibi bunu yaparken kesinlikle veteriner hekim onayını almanızı öneririz.
2) Yabancı Besinler
Kediler de insanlar gibi farklı besinlerin tadına bakmak isterler. Ancak bu durum onlar için tehlikeli olabilir. Kedilerin yiyebilecekleri besinler hakkında daha önce yazdığımız yazımızı inceleyerek kedilere zarar veren besinleri öğrenebilirsiniz.

Kedilerin bilmedikleri yabancı besinleri yemeleri, midelerinde problem oluşmasına neden olabilir ve bu durumda kedinin kusması normaldir.

Bu durumun önüne geçmek için kedinizi kontrol etmeniz, yabancı besinlerden uzak tutmanız gerekir.

Soğan, sarımsak, çiğ yumurta, çiğ et, alkol, hamur işi, yaş ve kuru üzüm, köpek maması gibi besinler, kedilerin yememesi gerekenler arasında yer almaktadır. Kedinizi bu tür besinlerden uzak tutmanız önemlidir.
3) Tüy Yumağı
Kediler, günün büyük bir bölümünü uyuyarak geçirirler. Uyanık oldukları zamanlarda da ya oyun oynarlar ya da tüylerini temizlemek için yalarlar.

Kedilerin tüy temizliği, içgüdüseldir fakat evde beslenen kediler için kedi maltı verilmemesi durumunda, kedilerin yaladıkları tüyler midelerine iner ve burada yumak haline dönüşür.

Kedilerde tüy yumağı, bağırsak hastalıklarına neden olmakla birlikte kedilerde kusmaya da yol açar. Bu yüzden evde beslediğiniz kediniz için kedi maltı edinmeniz gerekir.

Kedi maltı, içerisinde malt özü bulunan bir üründür. İlk dönemlerde kedinizin bunu kabul etmemesi doğaldır.

Kedinizi malta alıştırmak için önce patilerine sürün ve kediniz istemsiz şekilde maltı yalasın. Daha sonraki dönemlerde tadına alışacağı için reddetmeyecektir.
4) Kedi Parazitleri
Kediler temiz canlılar olsa da bu durum zaman zaman başlarına bela almalarına neden olur. Kediler, hassas ve naif varlıklar oldukları için pirelenme gibi durumlarda ciltlerini kaşımaya başlarlar.

Bu da ciltlerinin yaralanmasına neden olur. Yaralar, kedilerde kaşıntıya neden olur ve bu durumu rahatlatmak isteyen kediler ciltlerini yalamaya başlarlar.

Kediler, yaralı ciltlerini yaladıklarında enfeksiyon kaparlar ve bu da başta kedilerde kusmaya neden olur. Kedinizi bu tip durumlardan korumak için iyi bir şekilde gözlemlemeniz gerekir.

Kedi dışkısında parazit ya da solucan gibi şeyler görüyorsanız ve zaman zaman kedinizde kusma gözlemliyorsanız bu durumu ciddiye alarak kedinizi veteriner hekim kontrolünden geçirmeniz gerekir.

İlginizi Çekebilir: Hapşırmaya Neden Olan Kedi Alerjisi Nedenleri, Belirtileri ve Tedavisi
5) Hormonlar
Kedilerin kusma nedenleri arasında hormonlar yer alır. Kedilerde meydana gelen metabolik ve hormonal hastalıklar, kedilerin kusma nedenlerinden en önemlisidir ve kedinin kısa bir sürede tedavi altına alınması gerektirir.

Kedilerin sindirim sistemleri çok hassas olduğu için meydana gelen hormonal değişimler, öncelikle kedilerin sindirim sistemine zarar verir.

Böbrek yetmezliği, karaciğer problemleri ve tiroit bezinin fazla çalışması gibi durumlar, kedilerde kusma nedenleri olarak kabul edilmektedir.

Düzenli olarak kedinizi veteriner hekim kontrolünden geçirmeniz ve şüpheli durumlarda ani müdahale için derhal veteriner hekime göstermeniz, kedinizin sağlıklı bir yaşam sürdürmesi için önemlidir.
6) Mide Tıkanması
“Kediler neden kusar?” sorusunun bir diğer cevabı da mide tıkanmasıdır. Mide tıkanması, kedi mamasının değiştirilmesi, kedinin yabancı besinler yemesi ya da tüy yumağı gibi kedilerde mide problemlerine neden olan durumlardan kaynaklanır.

Kedinizin sağlıklı bir şekilde beslenmesi ve yabancı besinlerden uzak durması önemlidir. Sokakta ya da doğada yaşan tekir kediler, yabancı bir besin yediklerinde kusmak için kedi otu yerler.

Fakat evcil kedilerin buna sahip olması sahiplerinin elindedir.

Kedinizde mide tıkanması durumunun görülmemesi için kedi maltı, kedi çimi, kedi nanesi gibi ürünler kullanmanız gerekir. Bu ürünler, kedilerin bağırsaklarının rahatlamasına ve kusmalarını engellemesine yardımcı olacaktır.
7) Depresyon
Biz insanlar gibi kediler de depresyona girerler. Özellikle uzun süre yalnız bırakıldıklarında ya da yeteri kadar ilgi gösterilmediğinde kedilerin depresyona girmesi işten bile sayılmaz.

Kedilerin depresyona girmesi birçok sağlık problemine yol açtığı gibi “kediler neden kusar?” sorusuna da net bir cevaptır.

Kedinizin depresyona girmesini engellemek için öncelikle ona yeteri kadar zaman ayırmalısınız.

Mama değişimi, kısırlaştırma operasyonu sonrasında yeteri kadar ilgi gösterilmesi gibi ek tedavi yöntemleri de yine kedinizin depresyona girmesini engelleyecek uygulamalardır.
Kedilerin Kusması Normal mi?
Kedilerde kusma, en sık karşılaşılan problemlerin başında olsa da normal görülen bir durum değildir. Yukarıda belirttiğimiz nedenlerden dolayı kediniz kusuyorsa kesinlikle önlem almanız gerekir.

Özellikle yabancı besinlere karşı kedinizi korumanız, mama değişimini veteriner hekim gözetiminde yapmanız, depresyona girmemesi için yaşam tarzında değişikliklere girmeniz, kedinizin kusmasına son verecek bazı pratik uygulamalardır.

İlginizi Çekebilir: Kediler Neden Hırlar? Sahiplerin En Doğru Tepkisi Nasıl Olmalı?
Kedilerin Kusması Tehlikeli Mi?
Kedilerde kusma nedenine bağlı olarak kusmasının normal ya da anormal olduğu değerlendirilebilir. Yukarıda belirttiğimiz durumlardan kaynaklı bir kusma söz konusu ise yapılması gerekenleri veteriner hekiminizden öğrenebilirsiniz.

Kedinizin kusma nedeni, yukarıda saydığımız nedenlerden birinden kaynaklanmıyorsa, muhtemelen başka bir hastalıktan dolayı kusuyordur.

Bu tip durumlarda yapılması gereken en doğru şey, kediyi bir veteriner hekime göstermek ve hekimin önerilerini uygulamaktır.
Kedi Kusması Nasıl Geçer?
Kedi kusmasına neden olan durumun ortadan kaldırılması, ilk yapılması gereken şeydir. Eğer kedinizde tüy yumağı problemi varsa kedi maltı kullanmanız, kedinizin kusmasını engelleyecektir.

Kediniz yabancı besinler yediği için kusuyorsa bu durum geçicidir ancak önlem almak için kedinizi yabancı besinlerden korumanız gerekecektir.

[sc_fs_multi_faq headline-0="h3" question-0="Kediler kustuktan sonra ne yapılmalı?" answer-0="Kedi kustuğunca ciddi anlamda sıvı kaybı yaşar. Öncelikle kaybettiği sıvıyı kedinin tamamlamasına yardımcı olunmalıdır. Kedinizin aşırı susuz kalması da kusmasına yol açabilir. Uzun süre evde yalnız kalmışsa ve suyunu da içememişse biran önce kedinin susuzluğunu gidermelisiniz. " image-0="" headline-1="h3" question-1="Kedi kusması zararlı mı?" answer-1="Kedilerde kusma sık karşılaşılan bir durum olsa da zararlı bir durum olduğunu söylemek gerekir. Kedinin kusma nedeni ve kusma çeşidine bağlı olarak zararlı olup olmadığı anlaşılabilir. Bunun için de kedinizi mutlaka veteriner hekime göstermeniz gerekir. " image-1="" headline-2="h3" question-2="Kedi kusarsa ne olur?" answer-2="Kedilerin aralıklı kusması, bir tehlikenin habercisi olabilir. Kedilerin aralıklı kusmalarının nedeni tümörler, yiyecek kaynaklı alerji ülser veya diğer metabolik rahatsızlıklar olabilir. Bu yüzden böyle bir durumda zaman kaybetmeden veteriner hekime gösterilmeleri gerekir. " image-2="" count="3" html="true" css_class=""]

Kedi alerjisi
Yazı

Hapşırmaya Neden Olan Kedi Alerjisi Nedenleri, Belirtileri ve Tedavisi

Kedi alerjisi ya da evcil hayvan alerjisi, bazı kişilerde sıklıkla görülen bir rahatsızlıktır. Kedilerin salyalarında, tüylerinde, deri döküntülerinde hatta idrarlarında bulunan bazı bakterilerin hava yolu ile diğer bakterilerle birleşmesi sonucu insana bulaşan kedi alerjisi, sadece kedi ile temas etme sonucu ortaya çıkmaz.

Evde kedi beslemek güzel olsa da bazı kişilerde kedi alerjisine neden olabilmektedir. Özellikle bağışıklık sistemi güçlü olmayan bebeklerde, çocuklarda ve yetişkinlerde görülebilen kedi alerjisi aksırık, öksürme, kaşıntı, gözlerde kızarıklık gibi bazı belirtilerle kendini gösterir.

Kedi alerjisine yakalanmamak için özellikle sokak kedilerini severken dikkatli olmak gerekir. Evde beslediğiniz kedinizle oyun oynadıktan sonra mutlaka ellerinizi sabun ile yıkamanız gerekir.
Kedi Alerjisi Nedir?
Kedi alerjisi, daha çok kedi ile temas edilmesi sonrasında bazı semptomların görüldüğü bir durumdur. Ancak sadece kediye temas etmek kedi alerjisine neden olmaz.

Kedilerin salyalarında, tüylerinde, deri döküntülerinde hatta idrarlarında bulunan bazı bakterilerin hava ile karışması ve bunun sonucunda diğer bakterilerle birleşmesi ile solunan havadan da insana bulaşabilir.

Kedinizle oyun oynadıktan bir süre sonra; hapşırma, öksürme, kızarıklık, burun tıkanıklığı, göz yaşarması gibi durumlar yaşıyorsanız, muhtemelen kedi alerjisine yakalanmış olabilirsiniz.

Kedi alerjisi, ortamda kedinin bulunmaması durumunda da kendini gösterebilir. Özellikle açık alanlarda çalışanlar, kedi alerjisi riski taşırlar.

Eğer bulunduğunuz bölgeye kediler geliyor, burada mama yiyor, su içiyorlarsa salyalarında bulunan bazı zararlı proteinlerin havaya karışması ve diğer zararlı bakterilerle birlemesi sonucunda da kedi alerjisi yaşanabilir.

Bağışıklık sistemi düşük olanlar ve kedilere karşı alerjik reaksiyonu bulunan kişilerde, özellikle küçük çocuklarda daha sık karşılaşılan kedi alerjisi, astım ve kronik hastalığı bulunan kişilere daha erken sürede görülür.

İlginizi Çekebilir: Pati Sağlığını Destekleyen En İyi 8 Kedi Tırmalama Tahtası
Kedi Alerjisinin Nedenleri Nelerdir?
Kedi alerjisi, daha çok genetik yatkınlıktan dolayı insanlarda görülen bir rahatsızlıktır. Ailede genetik olarak astım, bronşit gibi solunum yolu problemi olan kişilerde daha sıklıkla görülür. Ayrıca diğer hayvanlara karşı alerjisi olan kişilerde kedi alerjisi daha sıklıkla görülebilmektedir.

Evcil hayvan besleyen kişilerde sıklıkla görülen kedi alerjisi, daha çok kedi ile temas halinde olmasından dolayı çıkar. Kedinizle sürekli oyun oynuyor ve oyun oynadıktan sonra kişisel temizlik yapmıyorsanız kedi alerjisine yakalanmanız daha kolay olur.

Uzman veterinerler, kedi alerjisi riski taşıyan ya da taşımayan her kedi sahibinin kedisi ile oyun oynadıktan sonra mutlaka ellerini ve yüzünü yıkaması gerektiğini belirtmektedir.
Kedi Alerjisi Belirtileri Nelerdir?
Kedi alerjisi belirtileri, kişiden kişiye göre değişir. Bünyesi buna karşı daha hassas olan kişilerde daha fazla belirti gösterirken, ailesinde kalıtsal kronik hastalık bulunmayan kişilerde daha az belirti ile kendini gösterebilir.

Genel olarak kedi alerjisi belirtileri şunlardır;

Hapşırma
Göz yaşlanması,
Burun tıkanıklığı,
Alerjik rinit semptomları (gözlerde yaşarma, kaşıntı, kızarıklık),
Sinüs bölgesinde ağrı,
Nefes darlığı, göğüs sıkışması,
Deri döküntüsü,
Kurdeşen,
Anafilaksi (alerjik şok).

Yukarıda da belirttiğimiz gibi kedi alerjisi belirtileri, kişiden kişiye göre değişebilir. Son maddede belirttiğimiz anafilaksi (alerjik şok) nadiren görülse de bu belirti kişinin tüm vücudunda görülen alerjik reaksiyondur.

Alerjik şok, ani müdahale gerektiren bir durumdur. Erken sürede tedavi olunmaması durumunda kişinin ölümüne bile neden olabilecek kadar tehlikeli bir durumdur.

Alerjik şok, sadece kedi alerjisinde görünmez, kedi ısırığı ya da kedi tırmığı gibi durumlarda da kendini gösterebilen bir belirtidir.
Kedi Alerjisinin Astıma Etkisi
Son yıllarda astım hastalığına yakalanan kişi sayısında ciddi anlamda artışlar yaşanmaktadır. Özellikle küçük çocuklarda bu durum daha fazla görülür. Kedi alerjisinin en büyük olumsuzluklarından biri de astımı olan kişilerde astım alevlenmesine neden olmasıdır.

Evde kedi beslenmediği halde bazı çocuklarda astım alevlenmesi görülebilmektedir. Bunun nedeni çocukların okula giderken kedilerle temas etmelerinden ya da havayı solumalarından kaynaklanabilir. Uzman veterinerler, astım bulunan çocukların kedili ortamlara sokulmaması gerektiğini belirtmektedir.
Alerji Yapmayan Kedi Var mı?
Bazı kaynaklarda ya da evcil hayvan satışı yapan firmalarda, hipoalerjenik kedi reklamları yapılmaktadır. Ancak yapılan araştırmalara göre alerji yapmayan kedi ırkının olmadığı belirtilmektedir.

Geçmiş dönemlerde Amerika’da genetiği ile oynanan bazı kedilerin hipoalerjenik oldukları söylenerek yüksek fiyatlarla kedilerin satışı yapılmıştır. Kedi satışı yapılmadan önce tabi ki ciddi reklam maliyetleri harcanmış, reklamlarda %96 hipoalerjenik oldukları söylenmiştir.

Fakat konuyla ilgili araştırma yapan Amerikan Alerji, Astım ve İmmünoloji Akademisi ve Amerikan Alerji, Astım ve İmmünoloji Koleji gibi önemli kurumlar, alerji yapmayan kedilerle ilgili herhangi bir bilimsel verinin olmadığını savunmaktadır.

Evcil hayvan satışının yapılması yasaklansa da özellikle bu işi ticarete dökmek ve daha fazla para kazanmak isteyen satıcılar, bazı kedi ırklarının alerji yapmadıklarını öne sürmektedir. Yukarıda belirttiğimiz kurumlar ve uzman veteriner hekimler de hipoalerjik kedi cinsinin olmadığını savunurlar.

Genellikle hipoalerjenik kediler için yapılan açıklamada, kedi genlerindeki mutasyon sonucu alerjiye neden olan alerjilerin (Fel d 1 ve Can f 1) alerji yapmayacak hale getirildiği yönünde açıklamalardır.

[gallery columns="4" ids="20021,20022,20023,20024,20025,20026,20027,20028"]

Kaynak: Hipoalerjenik Kürke Sahip Tüy Dökmeyen 8 Kedi Cinsi

Fakat belirttiğimiz gibi bu açıklamalar, kedi pazarı oluşturmak ve yüksek kazanç elde etmek amacı dışında bir gerçekliği bulunmayan bir durumdur.
Alerji Yapmayan Kediler Hangileridir?
Her ne kadar bilimsel verilere dayandırılmasa da bazı kedi ırklarının alerji yapmadıkları söylenmektedir. Bu kediler;

Sibirya kedisi
Balinese kedisi (Bali kedisi)
Bengal kedisi
Birmanya Kedisi
Sfenk Kedisi
Russian Blue
Oriental Shorthair
Devon Rex
Cornish rex
Javanese kedisi

Yukarıda saydığımız çoğu kedi tüylü olduğu halde Feld 1 alerjeni (yaygın kedi alerjeni) ürettiği söylenerek alerji yapmadığı söylenmektedir. Fakat bu sorumluluğu üzerimize almadığımızı, araştırmaların detaylı bir şekilde yapılarak kedi sahiplenmeye karar verilmesi gerektiğini belirtmek istiyoruz.

Ayrıca, kedi alerjisi, yazımızın başında da belirttiğimiz gibi sadece kedi tüyünden bulaşan bir hastalık değildir. Her ne kadar Feld 1 alerjeni ürettiği söylense de kedilerin salyalarından, deri döküntüsünden ya da havaya bulaşan zararlı bakterilerin kedi alerjisine neden olmaktadır. Yani kedinin tüysüz olması bu durumu değiştirmez.
Kedi Alerjisi Teşhisi Nasıl Konulur?
Kedi alerjisi belirtileri yaşayan kişilerin durumun vahametini göz önünde tutarak en kısa sürede alerji uzmanına görülmesi gerekir. Uzman doktor, gerekli durumu kontrol eder, hastadan idrar ya da kan tahlili yapmasını ister. Yapılan tetkikler sonucunda kişide kedi alerjisi olup olmadığı saptanır.

Genellikle kedi ve köpek alerjisini teşhis etmek için “deri prick testi” yapılır. Bu test, alerjik durumların teşhis edilmesinde kullanılan en etkili yöntemdir.
Kedi Alerjisi Tedavisi Nasıl Yapılır?
Kedi alerjisi tedavisinde en etkili yöntem kedilerden uzak durmaktır. Yukarıda belirttiğimiz gibi eğer kalıtsal bir solunum yolu problemi varsa eve kedi almamak en iyi çözüm olacaktır. Kedi sahiplenmeden önce alerjik durumunuzun olup olmadığını öğrenerek karar vermeniz de yine kedi alerjisine yakalanma riskini ortadan kaldırır.

Kedi alerjisine yakalanan kişilerin tedavi için yaşam kalitelerini değiştirmesi de önemlidir. Kediyi evden uzaklaştırmak, kedi ile temastan sonra mutlaka kişisel temizliğin yapılması gibi işlemler, kedi alerjisine yakalanmayı önlemede etkili yöntemlerdir.

[sc_fs_multi_faq headline-0="h3" question-0="Kedi alerjisi olanlarda ne olur?" answer-0="Kedi alerjisi olan kişilerde; burun tıkanıklığı, göz yaşarması, hapşırma, öksürme, kızarıklık ve kaşıntı gibi belirtiler görülür. " image-0="" headline-1="h3" question-1="Kedi alerjisi tehlikeli mi?" answer-1="Kedi alerjisi, temelde çok tehlikeli bir durum değildir. Ancak nadiren de olsa anafilaksi, yani alerjik şok durumları yaşanabilir. Alerjik şok, erken sürede tedavi edilmediğinde kişinin ölümüne de sebebiyet verebilir. " image-1="" headline-2="h3" question-2="Kedi alerjisi olanlar ne yapmalı?" answer-2="Kedi alerjisi olan kişilerin; Antihistaminikler, Kortikosteroid burun spreyleri, Reçetesiz dekonjestan spreyler gibi alerjik reaksiyonu hafifleten takviyeleri kullanmaları gerekir. " image-2="" count="3" html="true" css_class=""]

Erkek kedi kısırlaştırma
Yazı

Erkek Kedi Kısırlaştırma Öncesi ve Sonrası - Davranış ve İyileşme

Erkek kedilerin kısırlaştırılması da sağlık ve kontrolsüz üreme açısından önemli bir operasyondur. Kısırlaştırma, en sade haliyle doğumu engellemeye denir. Belli bazı cerrahi yöntemler kullanılarak erkek kedi kısırlaştırma işlemi yapılır.

Dişi kedilerde olduğu gibi erkek kedilerde kısırlaştırma süreci de kedi sahiplerinin dikkat etmeleri gereken bir dönemdir.

Erkek kedilerin kısırlaştırılması, dişi kedilere nispeten daha kolay bir operasyon ile yapılmaktadır. Erkek kedi kısırlaştırma operasyonuna başlamadan önce kısırlaştırma bölgesi tıraş edilir ve operasyona hazır hale getirilir.

Kısırlaştırma operasyonu anestezi yapılarak uygulandığı için kedinin herhangi bir ağrı çekmesi durumu söz konusu olmaz.
Erkek Kedilerde Kısırlaştırma Nedir, Neden Yapılır?
Kedi sahiplerinin en önemli görevlerinden biri de sahip oldukları petlerin kızgınlık dönemine girmesi ile birlikte kedilerini kısırlaştırmalarıdır. Erkek kedilerde kısırlaştırma da dişi kedilerde kısırlaştırma kadar önemli bir konudur.

Erkek kedilerde kısırlaştırma, kısa ve öz anlatımı ile kontrolsüz üremenin önüne geçmek için cerrahi operasyon ile doğumun önüne geçilmesidir. Tabi ki tek amacın bu olmadığını da belirtmek gerekir.

Kedinin daha sağlıklı kalması, erkek kedilerde görülen testis kanserinin önüne geçmek ve FIV virüsü bulaşması riskini ortadan kaldırmak için de yine erkek kedilerin kısırlaştırılması önemlidir.
Erkek Kedi Nasıl Kısırlaştırılır?
Kedilerin kısırlaştırılması, sanıldığının aksine kedilerin sağlığı açısından daha doğrudur. Hem kontrolsüz üremeyi engellemek hem de kızgınlık döneminde olan kedilerin evden kaçması gibi durumların daha aza indirgenmesi açısından önemlidir.

Erkek kedi kısırlaştırılması operasyonuna başlamadan önce kısırlaştırılacak bölge tıraş edilir ve kediye anestezi yapıldıktan sonra operasyon başlatılır.

Dişi kedilerde kısırlaştırma operasyonu dikiş gerektirirken erkeklerde dikiş de gerekmez. Bu nedenle erkek kedilerin kısırlaştırılması daha kolaydır.

Operasyonda testislere bağlı olan damar ve kanallar bağlanarak işlem bitirilir.

Son derece basit olan bu işlemden sonra kedinin birkaç gün halsizlik, bitkinlik gibi durumlar yaşaması normal olarak kabul edilir.
Erkek Kedi Kısırlaştırma Operasyonu Sonrası
Erkek kedilerin kısırlaştırılması, yukarıda da anlattığımız gibi kısa sürede yapılan bir işlemdir. Operasyondan sonra pet sahibinin en çok dikkat etmesi gereken konu, kedinin anestezinin etkisinden kurtuluncaya kadar yiyecek ve içecek vermemesine dikkat etmesidir.

Kısırlaştırılmış kedilere mama ya da su verilmesi durumunda kedide kusma görülür. Bu yüzden veteriner uzmanlar, bir süre beklenmesinin daha uygun olduğunu belirtmektedir.

Kısırlaştırma operasyonu geçiren kedinin eve geldikten sonra doğru şekilde dinlenmesi önemlidir. Bunun için özellikle kedinin kaldığı ortamın sakin olması ve kalabalık olmaması, iyileşme sürecini doğrudan etkiler.

Kısırlaştırma operasyonundan sonra bölgede yaraların meydana gelmesi olağan bir durumdur. Fakat kediniz buna alışık olmadığı için yaralı bölgeyi yalamak isteyecektir. Bu durumda onu engellemek için kedi Elizabeth yakalığı kullanılması gerekir.

Kedinizi eve getirdikten sonra veteriner hekimin yaranın daha erken sürede iyileşmesi için önerdiği antibiyotik tedaviyi aksatmadan devam ettirmeniz gerekir. Bunu yapmanız, kedinizin daha erken sürede kendini toparlamasına yardımcı olacaktır.

Kısırlaştırılmış kedilerde metabolizma yavaşlaması söz konusu olur. Bu da kontrolsüz şekilde beslenmeleri halinde kedilerde aşırı kilo almaya yol açar. Bu yüzden operasyondan sonra kedinin beslenmesinde değişikliğe girilmesi ve kısır kedi maması kullanılması önerilir.
En İyi Kısırlaştırılmış Kedi Maması Önerileri
Kedinizin daha sağlıklı bir şekilde hayatına devam edebilmesi için seçtiğiniz mamanın kedinize uygun olması önemlidir. En iyi kısırlaştırılmış kedi maması kullanarak kedinizin operasyon sonrasında sağlıklı şekilde beslenmesine yardımcı olabilirsiniz.

Kullanıcı deneyimi yüksek ve kedilerin sağlığını korumaya yardımcı olan en iyi kısırlaştırılmış kedi maması önerilerinden bazıları şunlardır;

Hills Young Sterilised Ördekli Kısırlaştırılmış Kedi Maması
N&D Düşük Tahıllı Tavuk ve Narlı Kısırlaştırılmış Kedi Maması
Pro Plan Sterilised Hindili Kedi Kısırlaştırılmış Maması
Acana Indoor Entree Sterilised Tavuklu Kısır Kedi Maması
Bozita Adult İndoor Tavuklu Kısılaştırılmış Yetişkin Kedi Maması

Kedinizin sağlıklı bir şekilde hayatına devam etmesini sağlayan ve kilo almasını engelleyen en iyi kısırlaştırılmış kedi maması ile kedinizi beslemeniz, kısırlaştırılma operasyonundan sonra dikkat etmeniz gereken en önemli ayrıntıların başında gelir.

Yukarıda saydığımız kısırlaştırılmış kedi mamaları, özel olarak üretilmiş, düşük tahıllı kedi mamalarıdır. Kısırlaştırılan kedilerin beslenmelerine önemli oranda yardımcı olan bu mamalar, kedinizin günlük besin ihtiyacını karşılamasına yardımcı olurken istemsiz kilo alma gibi durumların önüne geçmeye de yardımcı olmaktadır.

İlginizi Çekebilir: Kedi Tırmığı Hastalığı Nedir?
Erkek Kedilerde Kısırlaştırma İçin En Uygun Zaman Nedir?
Kedilerin kısırlaştırılması, hem erkek kediler hem de dişi kediler için aynı dönemlerdir. Bu dönem, veteriner uzmanların görüşüne göre ilk kızgınlık dönemidir. Yani kediniz ortalama 8 aylık olduktan sonra kısırlaştırmak için veteriner hekime götürmeniz gerekir.

Kızgınlık dönemine girmemiş kedilerin kısırlaştırılması, böbrek hastalıkları ya da idrar yolu hastalıkları gibi ciddi hastalıklara neden olabilmektedir. Bu nedenle veteriner uzmanlar, bu dönemin beklenmesi gerektiğini bildirmektedir.

İlginiz Çekebilir: Her Zaman Yavru Gibi Kalacak 6 Büyümeyen Küçük Kedi Cinsi
Erkek Kedi Kısırlaştırmanın Faydaları
Zaman zaman internet sitelerinde ya da farklı platformlarda kedi kısırlaştırmanın zararlı olduğu söylense de bu söylemlerin herhangi bir bilimsel dayanağı yoktur. Bununla birlikte veteriner uzmanlar, erkek kedi kısırlaştırmanın birçok yönden faydalı olduğu söylenmektedir.

İşte erkek kedi kısırlaştırmanın faydaları…

Erkek kedilerde sıkça karşılaşılan testis kanseri riski ortadan kalkar.
Kısırlaştırılmayan erkek kediler, kızgınlık dönemine girdiklerine agresif davranabilirler, evden kaçabilirler. Bu yüzden ilk kızgınlık döneminde kısırlaştırılmaları önemlidir.
Kızgınlık dönemine giren kedilerin çiftleşememesi gibi durumlarla karşılaşması depresyona girmesine neden olabilir.
Kısırlaştırılmayan erkek kediler, kızgınlık dönemine geldiğinde kötü bir koku yayarlar. İşaretleme amacı ile bıraktığı bu koku, kedinin beslendiği ortamda kötü kokuların oluşmasına neden olur.
Kısırlaştırılan erkek kedilerin çiftleşme arzusu ortadan kalktığı için çiftleşme yoluyla bulaşan hastalıklardan korunur.
Kızışma döneminde kedilerin miyavlama isteği daha da artar. Ancak kısırlaştırılan erkek ve dişi kedilerde bu durum ortadan kalkar.

Kedilerde Testis Kanserini Önlemenin Yolu: Kısırlaştırma
Erkek kedilerde en sık görülen hastalıklardan biri de testis kanseridir. Bu hastalık, çiftleşme ile birlikte başlayan bir hastalıktır. Uzman veterinerler, bu durumun önüne geçmenin en iyi yönteminin kediyi kısırlaştırma olduğunu belirtmektedir.

Erkek kedilerde karşılaşılan testis kanserinin yanında FIV virüsü de genellikle viral yollardan bulaşan bir virüs türüdür. Yine bunu engellemenin en iyi yöntemlerinden biri de kızgınlık dönemine girmiş erkek kedilerin kısırlaştırılmasıdır.

Yapılan araştırmalara göre her doğan 100 kedi ve köpekten 70’i ölüme terkedilir. Özellikle de sokakta beslenen kedi ve köpeklerde bu durum daha fazla görülmektedir. Erkek kedi kısırlaştırmanın faydalarından bir diğeri de budur. Yani kontrolsüz üremelerin engellenmesi ve bu sayede daha az sahipsiz kedinin olmasını sağlamak…

[sc_fs_multi_faq headline-0="h3" question-0="Kısırlaştırılan erkek kedinin huyu değişir mi?" answer-0="Halk arasında yaygın olan bir kanıya göre kısırlaştırılan erkek kedilerin huylarında değişimler meydana gelir. Ancak uzman veterinerlere göre bu sanının herhangi bir bilimsel dayanağı bulunmamaktadır. Aksine kısırlaştırılan kediler ve köpekler daha uysal ve sahipleri ile diğer evcil hayvanlarla daha uyum içinde yaşarlar. " image-0="" headline-1="h3" question-1="Erkek kedi kısırlaştırması ne zaman yapılmalıdır?" answer-1="Kedilerin kısırlaştırılma dönemi için en uygun zaman ilk kızgınlık dönemidir. 8 aylık olan kedilerde kızgınlık dönemi başlar. Bu dönemde kısırlaştırılan kedilerin evden kaçma, çiftleşme isteklerinden dolayı meydana gelen zararlı durumların ortadan kalkması daha rahat olur. " image-1="" headline-2="h3" question-2="Erkek kedi kısırlaştırdıktan ne kadar süre sonra toparlanır?" answer-2="Kısırlaştırma operasyonu, erkek kedilerde daha kolaydır. 2-3 gün gibi bir süre kedinin biraz huzursuz olması ve sakinlik istemesi olağan bir durumdur. Bu süreden sonra kediler normal hayatlarına yeniden dönerler. " image-2="" count="3" html="true" css_class=""]

Kedi Tırmığı Hastalığı
Yazı

Ateşli Enfeksiyona Neden Olan Kedi Tırmığı Hastalığı Nedir?

Kedi tırmığı hastalığı (CSD), kediler tarafından yayılan bakteriyel bir enfeksiyondur . Hastalık, enfekte bir kedinin bir kişinin açık yarasını yaladığında veya bir kişiyi deri yüzeyini kıracak kadar sert bir şekilde ısırdığında veya tırmaladığında yayılır.

Kedi tırmığı hastalığı ya da bilinen diğer adıyla “Kedi tırmığı ateşi” kedilerin açık bir yarayı yalaması sonucunda ortaya çıkan bir hastalık türüdür.

Kedilerden insana bulaşan hastalıklar sınıfında yer alan kedi tırmığı hastalığı, “Bartonella Henselae” adı verilen virüsü taşıyan kedilerin, yalaması, ısırması ya da tırmalaması sonucunda daha çok çocuk ve yetişkinlerde görülen bir hastalıktır.

Kediler, Bartonella Henselae virüsünü salyalarında taşırlar. Evde kedi besleyenler kedileriyle daha fazla zaman geçirdikleri için kedilerinin oyun oynarken istemsiz olarak tırmalamaları ya da yalamaları, sahiplerinin kedi tırmığı hastalığına yakalanmalarına neden olur.

Kedi tırmığı hastalığının kedilere nasıl bulaştığı ile ilgili yapılan araştırmalara göre bu hastalık kedilere, pirelerden geçiyor. 12 aylıktan daha küçük olan kedilerde daha sıklıkla karşılaştığı saptanan kedi tırmığı hastalığı için kedi bakımının düzenli olarak yapılması ve pire gibi zararlı bakterilerden uzak durulmaları önem taşır.

İlginizi Çekebilir: Her Zaman Yavru Gibi Kalacak 6 Büyümeyen Küçük Kedi Cinsi
Kimler Kedi Tırmığı Hastalığı Riski Taşır?
Pek akla gelmeyen bir hastalık olmasından dolayı kedi tırmığı hastalığı, daha çok hastalığa yakalandıktan sonra sorulmaya başlanır. Evinde birden fazla kedi besleyenler ya da sürekli kedilerle iletişim halinde olan çocuk ve yetişkinler, daha çok kedi tırmalama hastalığı riski barındıran kişilerdir.

Daha çok yavru ve oyunculuğu daha yüksek seviyede olan kedilerden bulaşan kedi tırmalama hastalığı, kedilerin tırmalaması ya da ısırması sonrasında bölgenin dezenfekte edilmemesinden dolayı da bulaşabilen bir hastalıktır.
Kedi Tırmığı Hastalığı Nedenleri
Kedi tırmığı hastalığının Bartonella Henselae adı verilen virüs yüzünden bulaştığını yukarıda da ifade etmiştik. Pirelerden bulaşan bu virüs, yavru kedilerde %40 oranında görülür. Yetişkin kedilerde ise daha çok birbiri ile kavga etmeleri sonucunda bulaşan bir hastalıktır.

Bartonella Henselae virüsü, kedilerin ağzında ve patilerinde görülen bir virüstür. Bu da daha çok kedilerden birbirine bulaşan bir hastalık olduğunu göstermektedir.

Kedi tırmalama hastalığı taşıyan kedilerde çoğu zaman hastalığın belirtisi görünmez. Ancak çok şiddetli olması durumunda kedilerde nefes almada zorlanma, ağız, göz ve idrar yollarında enfeksiyon gibi belirtiler görülebilir.

Bartonella Henselae, taşıyıcı kedilerin insanları ısırması, yalaması ya da yara etrafına ağzını sürmesi ile görülen bir hastalıktır.
Kedi Tırmığı Hastalığı Belirtileri Nelerdir?
Kediler, genel olarak sahipleri ile oyun oynamayı ve sahiplerini yalamayı severler. Her kedi ısırmasında ya da yalamasında kedi tırmığı hastalığına yakalanılacak diye bir durum söz konusu değildir.

Bartonella Henselae virüsü taşıyan bir kedi tarafından ısırılan kişide, birkaç gün içinde bazı semptomlar görülmeye başlar.

Kedinin yaladığı ya da tırmaladığı bölgelerde kızarıklık, şişlik, ağrı ya da kabarma gibi belirtiler görülmeye başlar.

Ancak bu ağrıların çok şiddetli olmadığını belirtmek gerekir.

Ortalama 2 hafta kadar süren kedi tırmığı hastalığı, genellikle ağır semptomların yaşanmasına neden olmaz. Fakat kedinin yoğun bir şekilde virüs taşıması durumunda ateş, baş ağrısı, aşırı yorgunluk, iştah kaybı ve lenf düğümlerinde şişme gibi belirtiler görülebilir ve genellikle kedi ısırığının olduğu bölgelerde şişlik ve kızarıklık gibi durumlar görülmeye başlanabilir.

Kedi tırmığı hastalığı, yetişkinlerde çok ciddi problemlere neden olmasa da 5 yaşından küçük çocuklarda bazen ağır seyredebilir.

Özellikle kemiklerde, kıkırdaklarda, gözlerde, beyinde, kalpte ya da diğer organlarda ciddi birtakım problemlerin meydana gelmesi durumu söz konusu olabilir.

İlginizi Çekebilir: Tekir (Sokak) Kedilerinin Davranışları, Özellikleri ve Bakımı
Kedi Tırmalama Hastalığı Tanısı Nasıl Konur?
Yukarıda belirttiğimiz gibi kedi tırmığı hastalığı, ilk dönemlerde çok fazla belirtisi olmayan bir hastalık olduğu için özellikle ilk zamanlarda bunu anlamak mümkün olmayabilir.

İlerleyen günlerde kişide yukarıda saydığımız belirtiler varsa mutlaka bir uzman doktora gidilmesi gerekir.

Doktor, gerekli muayeneyi ve kedi ısırığı bölgesini kontrol eder ve virüs taşınıp taşınmadığına karar verir.

Bazı durumlarda, hastadan kan tahlili yapılması da istenebilir. Durumun ciddiyetine bağlı olarak ilaç tedavisi ya da farklı tedavi yöntemleri uygulanabilir.
Kedi Tırmalama Hastalığı Tedavisi
Kedi tırmığı hastalığı çok ciddi bir boyutta değilse genellikle kendiliğinden geçmesi beklenir. Ancak ağrıların ya da belirtilerin şiddetli olması durumunda doktor ağrı kesici kullanılmasını ister.

Ölümcül bir hastalık olmamasından dolayı şişmenin meydana geldiği bölgeye sıcak kompres uygulanması, daha erken sürede hastanın ayaklanmasına yardımcı olur.

Kedi ısırığı sonucunda lenf düğümlerinin çok şişmesi gibi durumlar da görülebilir. Bu tip durumlarda doktor içeride biriken sıvıyı alır, bu da hastanın önemli ölçüde rahatlamasına yardımcı olur.

Hasta, iki ay boyunca aynı semptomları yaşamaya devam ediyorsa ve geçmeyen bir ağır, şişlik durumu söz konusu ise doktor antibiyotik tedavisinin uygulanmasını isteyebilir.

Enfeksiyonun kemiğe ve diğer dokulara ulaşmasını engellemek için ilaçların düzenli olarak kullanılması önemlidir. Kedi ısırığı hastalığı ileri boyutta ise tedavi amaçlı olarak ilaçların kullanımına birkaç ay daha devam edilmesi istenebilir.

İlginizi Çekebilir: Besleyici Sağlıklı ve Lezzetli En İyi 9 Konserve Kedi Maması
Kedi Tırmalama Hastalığı Nasıl Önlenir?
Kedi tırmığı hastalığı, yukarıda da ifade ettiğimiz gibi kedilerle daha çok oynamaktan ve onlarla zaman geçirmekten meydana gelen bir hastalıktır.

Sokak kedileri daha çok pirelere maruz kaldıkları için Bartonella Henselae virüsü sokak kedilerinde daha fazla görülür.

Sokak kedileri ile oynarken dikkatli olmak, kedilerin ısırdığı bölgeyi dezenfekte etmek gibi önleyici tedbirler, hastalığa yakalanmanın önüne geçmek için en iyi yöntemler olarak değerlendirilebilir.

Evde kedi besliyorsanız, 5 yaşından küçük çocukların özellikle 12 aylıktan küçük kedilerle oyun oynarken gözetim altında olmaları önemlidir.

Kediler, oyuncu varlıklar oldukları için oyun arkadaşlarını yalayabilir ya da ısırabilirler. Bu da çocukların daha erken sürede virüsü kapmalarına neden olabilir.

Eğer kediniz sokağa sık çıkıyorsa mutlaka veteriner hekim kontrollerini aksatmadan yapmalısınız buna ek olarak kedi aşı takvimine uygun şekilde hareket ederek zamanı geldiğinde mutlaka aşılarını yaptırmalısınız.

[sc_fs_multi_faq headline-0="h3" question-0="Kedi tırmığı hastalığı nasıl geçer?" answer-0="Kedi ısırığı hastalığına yakalanmamak için kediniz ile oyun oynadıktan sonra mutlaka ellerinizi ve kedinin temas ettiği diğer yerleri yıkamanız gerekir. Eğer kedi ısırığı ile karşılaşırsanız, hemen akabinde soğuk su ile bölgeyi temizlemeniz gerekir. " image-0="" headline-1="h3" question-1="Kedi tırmığı hastalığı tehlikeli mi?" answer-1="Normal şartlarda çok tehlikeli bir hastalık değildir. Ancak kedi fazlasıyla Bartonella Henselae virüsü taşıyorsa, kişide ciddi semptomlar görülebilir. Özellikle bağışıklık sistemi düşük olan kişilerde daha ağır seyredebilen bir hastalıktır. " image-1="" headline-2="h3" question-2="Kedi tırmığı hastalığı nelere yol açar?" answer-2="İlk zamanlarda küçük bir lezyon ile görülse de önleyici tedaviler uygulanmadığında kedi ısırığı hastalığı tek taraflı boyun, koltuk altı ve kasık bölgesinde 'Lenfadenopati' olarak nitelendirilen oluşumlara neden olabilmektedir. " image-2="" count="3" html="true" css_class=""]

Devon Rex kedisi
Yazı

Her Zaman Yavru Gibi Kalacak 6 Büyümeyen Küçük Kedi Cinsi

Dünya üzerinde 50'den fazla kedi ırkı yaşıyor. Her birinin ihtiyaçları, karakteristik özellikleri ve fiziksel özellikleri diğerine oranla değişiklik gösterebiliyor.

Temel ihtiyaçlarından bakımlarına kadar sorumluluklarını üstlendiğiniz kedi dostlarınızın farklı mizaçları var. Bunu etkileyen birinci unsur ırklarıdır.

Bazı kediler küçük, bazı kediler orta bazıları ise büyük ırk olarak bilinir. Fiziksel ve zihinsel yapıları da o yönde şekillenebilir. Bir de hiç büyümeyen kedi cinsleri vardır.

Büyümeyen kediler hakkında yıllardır oldukça fazla araştırmalar yapılmıştır. Büyümeyen kedi ırkları, farklı ırktaki kedilerin yarısı oranında bir büyüme sağlar. Sonrasında bu büyüme eğilimi ortadan kalkar.

Büyümenin durması genetikle alakalı bir durumdur. Kesinlikle bir hastalık gibi düşünülmemelidir.

Büyümeyen kedilerin kaç yaşında olduklarını anlamak zordur. Yaş evreleri değişim gösterirken büyüdükleri aslında dışarıdan belli olmaz. Yavru bir kedi ile benzer özellikler taşırlar.

O yüzden bakımı ve beslenmeleri konusunda da daha titiz davranılmasında fayda vardır.

Dışarıda yaşamaları zordur. Çünkü sokaktan gelebilecek herhangi bir saldırı karşısında yaşları kaç olursa olsun küçük bedenleri ile savunma yapamayabilirler.

En çok beslenen büyümeyen küçük kedi cinsleri;
1- American Curl Kedisi
Çok zeki ve oyuncu olmaları ile bilinen American Curl cinsi kediler büyümeyen bir ırktır. Arkadaş canlısıdır ve insanları çok sever.

Ilımlı ve dengeli bir mizaca sahiptir. Ebeveynleri ile vakit geçirmeyi çok ister.

Bu yüzden evde her ne yapıyorsanız sizin yanınızda olmayı ve onunla ilgilenmenizi tercih eder.

Gün içerisinde ihtiyaçları dışında çok fazla ses çıkarmayı sevmeyen American Curl cinsi kedilerin sesi de alçak tondadır.

Çok sakin ve uysal bir şekilde titreşimli sesler çıkararak isteklerini size anlatabilir. Kısa tüyleri vardır. Özenli ve düzenli bakıldığı sürece 15-20 yıl yaşam süreceği araştırılmıştır.
2- Cornish Rex Kedisi
Cornish Rex son derece dayanıklı bir ırka sahiptir. Genellikle tüylerinin az dökülmesi sebebi ile tercih edilen bir kedidir.

Son derece hareketli ve enerjik bir yapısı vardır. Eğer evinizde sizin enerjinisi yükseltecek ve sürekli onunla oyunlar oynayabileceğiniz bir kedi isterseniz büyümeyen Cornish Rex evinize neşe katmaya aday!

Cornish Rex tam bir kucak kedisidir, temas sever. Kimin kucağında olduğunun bir önemi yoktur. Yalnızca sizin sıcaklığını hissedip sevilmek ister.

O yüzden çocuklu aileler için harika bir seçim olacaktır. Evde olduğu kadar dışarıda da oyun oynamayı severler.

Eğer korunaklı bir bahçeniz varsa temiz havada onuna harika vakit geçirebilirsiniz.

Gün içerisinde aktif ve konuşkan tavırlar sergileyen bu kediler sosyal oldukları için çok seviliyor.

Kısa tüylü yapısı hipoalerjenik olduğu için de bu kediler ev arkadaşı olarak çok tercih ediliyor. Eğer iyi bir bakım ve sevgi ile yetiştirilirlerse ortalama yaşam süreleri 12-16 sene arasında sürebilmektedir.
3- Devon Rex Kedisi
Devon Rex cinsi kediler büyümeyen, evin yaramaz kedisi olabilecek mizaca sahip bir ırktan geliyor. Kendisini sahibine adamışlıkları ile bilinen kediler etrafındaki tüm oyunlara dahil olabilir.

Son derece enerjiktirler, günün uyanık kaldıkları zaman diliminde oyunla vakit geçirebilirler. Eğer siz de ev içerisinde sürekli aktifseniz size uyum sağlamaları kaçınılmaz olacaktır.

Çok insancıl, sevgi delisi olan Devon Rex kedileri çocuklarla da muhteşem iletişim kurarlar. Yalnızca çocuklar değil evdeki diğer evcil hayvanlarla da geçinebilirler.

Büyümeyen kedi olmaları beslenme konusunda sizi şaşırtmasın. Çünkü bu kediler oldukça iştahlıdır. Eğer kısırlaştırdığınız bir Devon Rex kediniz varsa mutlaka onun diyette beslenmesine dikkat etmelisiniz.

Yoksa çok fazla kilo aldığını görebilirsiniz.
4- Munchkin Kedisi
Kısa bacakları ve sevimlilikleri ile bilinen Munchkin ırkı kediler çevresine uyum sağlayabilen özelliktedir. Sosyal yönleri gelişmiş olan dostlarımız çok iyi oyuncudur.

Koşmayı, kovalamayı, yakalamayı ve oyuncaklarla vakit geçirmeyi çok severler.

Aynı zamanda çocuklar ve diğer kedilerle de iyi anlaşırlar. Hatta köpeğinizle oyun oynadığını görürseniz hiç şaşırmayın!

Yüksek yerlere zıplama merakları vardır. Ancak hem genetik olarak küçük, hem de bacak boyu kısa olduğu için çok yüksek alanlara hemen zıplayamazlar.

Ancak onlar için ufak parkurlar oluşturabilirsiniz. Yeteneklerini zekaları ile birleştirmek onların gelişimine katkı sağlar.
5- Singapura Kedisi
Singapura kedisi, Asya bölgesinde yer alan Singapur şehrinde ortaya çıkmıştır. Bu yüzden adları bu şeklide verilmiştir.

Büyümeyen kedi ırkı olan Singapura kedileri küçük ve üçgen kafa yapısına sahiptir. Küçük dostlarımızın kilosu maksimum 3 kilograma kadar çıkabilmektedir.

Kısa tüyleri vücuduna dik şekilde çıkmaktadır. Kulakları ise vücuduna oranla daha uzundur.

Doğduklarında sizi şaşırtabilecek kadar uzun tüyleri olur. Zamanla tüyleri dökülür ve kısalmaya başlar.

Büyümeyen kediler içinde en çok sevilen kedilerden bir tanesidir.

Son derece zeki olan bu kediler kolayca eğitilebilir ve size candan arkadaş olurlar.
6- Birman Kedisi
Birman kedisinin sevecen ve sosyal yapısının olması onu en popüler yapan özelliklerinin başında geliyor. Bir diğer özelliği de büyümeyen kedi ırkı olmasıdır.

Küçük dostlarımız oldukça sevecendir, insanları çok sever. Çocuklarla ve diğer evcil hayvanlarla mutlu oyunlar oynayabilir.

Çevik ve enerjik tavırları vardır. Öz güvenli olduklarından boyuna bakmadan yüksek yerlere sıçramaya çalışırlar.

Çoğu zaman havada nesneleri yakalayabilirler. Sosyal yönden sevgi ve iletişim kurmayı sevdiklerinden evde yalnız kalmaları onu işin içinden çıkılmaz psikolojik durumlara sokabilir.

Bu yüzden mutlaka çok seveceği oyuncaklar ya da evcil başka bir arkadaş ile evde bırakmanız önerilir.
Büyümeyen Kedi Cinsi Bakımı
Kediler ırkı ne olursa olsun belli sorumlulukları da beraberinde getirir. Kedi bakmanın da bir süreci vardır. Büyümeyen kedi cinsleri için çok farklı dikkat edilmesi gereken bir bakım rutini yoktur. Her kedi gibi yaşına ve cinsine uygun olarak aylık beslenme ve tuvalet ihtiyaçları için alışveriş yapılabilir.

Günlük beslenme, uyku ve bakım gibi rutinleri yerine getirilmelidir. Ancak her yaşta ve her ırkta bakım süreleri ve kullanılacak kedi bakım ürünleri aynı değildir.

Yavru bir büyümeyen kediniz varsa yavrunun annesinden süt emip emmediğinin bilinmesi gerekir. Anneden erken ayrılmak zorunda kalan kedilerin veteriner hekim kontrolünde bir kedi sütü takviyesi alması önemlidir. Irkına uygun kedi sütü tercih edilebilir.

Çünkü kedi sütleri içerisinde anne sütü ile benzerlik taşıyan besin bileşenleri mevcuttur.

Belli bir büyüklüğe ulaşan yavru büyümeyen kediler kuru mama ve yaş mamaya geçiş yapabilir. İlk adım yaş mama olarak seçilip sonrasında alıştırma ile kuru mamaya geçiş yapılabilir.

Çünkü yavruların çene yapısı henüz gelişmemiştir ve dişleri kuru mama çiğnemeye elverişli olmayabilir. Yine ona uygun yavru kedi kuru mama çeşitleri ve yavru kedi yaş mama çeşitleri seçilmelidir.

Ev içerisinde kedi bakmak zahmet ister. Bunun için beslenme ve bakım ihtiyaçları dışında güvenlik ve sağlık önlemlerinin alınması da gerekir.

Büyümeyen bir kediniz varsa mutlaka veteriner hekim kontrolünde onun aşılarını zamanında yaptırmanız ve oluşturulan aşı takvimine uyum sağlamanız gerekir.

Bunun yanı sıra evde güvenlik önlemleri almak da önemlidir. Özellikle büyümeyen kediler yüksek yerlere sıçrayıp ulaşmada güçlük çekebilirler. Bu alanda da merak içgüdülerini bastıramaz ve risk oluşturacak hareketler yapabilirler.

Yüksek alanlarda onun üzerine düşebilecek kırılabilir, zarar verebilir ürünleri ortadan kaldırmaya özen gösterilmelidir. Cam ve pencerelerin kapalı olmasını sağlamak da alınabilecek en önemli önlemlerin başında geliyor.

İlginizi Çekebilir: Tekir (Sokak) Kedilerinin Davranışları, Özellikleri ve Bakımı
Büyümeyen Kedilerde Hastalık Belirtileri Nelerdir?
Büyümeyen kedilerde hastalıklar için teşhis yapılırken öncelikle problemin ne olduğunun incelenmesi gerekir. Kedilerde yemek yeme bozuklukları olursa, eski neşesi ve enerjisi yerinde değilse, keyifsiz ve isteksiz hareket ediyorsa bir sağlık sorunu olduğunu gösterebilir.

Bir yeri ağrıdığında bile size bunu belli edici davranışlarda bulunabilirler.

Yavru kediler, yetişkin kediler ve yaşlı kediler farklı yaş evrelerinde farklı hastalıklara yakalanabilirler. O yüzden kedilerin ırklarına göre olmasının yanı sıra yaşına göre de tepkileri farklı olur.

Büyümeyen yavru bir kediniz varsa onunla iletişim kurarken daha zorlanabilirsiniz. Ancak yetişkin ya da yaşlı bir kedi sizinle iletişim dilini daha net kullanabilir. Bu yüzden hareketlere dikkat etmekte fayda vardır.

Vücutlarında canları yanan bir yer ya da hissettikleri bir ağrı olduğunda mırıldanarak size bir şeyler anlatmaya çalışabilirler. Yedikleri yemeğin onlarda hazımsızlık oluşturması, eklem ve kas ağrıları çekmeleri ve karın ağrısı yaşamaları gibi durumlarda yemek yemeyi kesebilir, otururken sırtını kamburlaştırabilir.

Kedinizin acı ve ağrı hissettiğini anlayabileceğiniz durumlar;

Normalin aksine inleme gibi sesler çıkarıp mırıldanması,
Ayağa kalktığında patilerinde güçsüzlük ve titremeler görülmesi,
Cilt renginde değişimler olması,
Göz ve bıyık gibi alanlarda istemsiz seğirmeler olması,
Yemek yememe isteği,
Günlük hareketlerinde yavaşlama ya da durma olması olarak söylenebilir.

Kedilerde hastalık öncesi bu durumlar olabileceği gibi erken teşhiste tanı konulması çok daha iyi olur. Bazen bunların hiçbiri olmaz yalnızca nefes alış verişinden anlaşılabilir.

Bu yüzden gün içerisinde evde olmasanız bile akşam geldiğinizde kedinizle vakit geçirip onun davranışlarını kontrol etmenizde fayda var.

Hırıltılı ve hızı nefes alma durumları, göz ya da burun nezlesi oluşumu bazen de ağız kokusu pek çok hastalığın habercisidir. Hapşırma, arada kendini fark ettirecek ateş ve öksürme gibi belirtiler de büyümeyen kedi cinsleri üzerinde görülebilir.

Vakit kaybetmeden veteriner hekiminize giderek durumu kontrol altına alabilirsiniz. Doğru tanı ve teşhisler ile doğru ilaç tedavisi yapılabilir.

[sc_fs_multi_faq headline-0="h3" question-0="Büyümeyen Kedi Cinsleri Nerelerde Yaşarlar?" answer-0="Büyümeyen kedi cinsleri Türkiye ve Avrupa ülkeleri başta olmak üzere dünyanın pek çok yerinde yaşarlar. Sevecen ve sıcakkanlı oldukları için ev arkadaşı olarak tercih edilebilirler. " image-0="" headline-1="h3" question-1="En Küçük Büyümeyen Kedi Türü Hangileridir?" answer-1="Dünyanın pek çok yerinde yaşayan büyümeyen kedi türleri, Devon Rex, Singapura Kedisi, Munchkin, Cornish Rex, American Curl ve Birman Kedisi gibi cinslerdir. " image-1="" headline-2="h3" question-2="Büyümeyen Kedilerin En Bilinen Özelliği Nedir?" answer-2="Büyümeyen kedi ırklarının en bilinen özelliği insan canlısı ve sevecen olmalarıdır. Her biri birbirinden oyuncu ve sevgi dolu kedilerdir. Hem çocuk hem de diğer evcil hayvanlar ile de insanlarla anlaştıkları kadar anlaşabilirler. " image-2="" count="3" html="true" css_class=""]

tekir kediler
Yazı

Tekir (Sokak) Kedilerinin Davranışları, Özellikleri ve Bakımı

Tekir kediler sokakta en çok rastladığımız bir kedi türüne aittir. Aslında onlar melez bir tür olarak ortaya çıkmış ve çoğalmaya devam ediyorlar. Dışarıdaki yaşantıya alışkın olan bu dostlarımız, kendini koruyabilen, asi bir mizaca sahiptir.

Ancak bu hırçınlığın altında da yumuşacık kalpleri ve sevecen tavırları yatıyor. Öyle ki son dönemlerde tekir kediler de ev arkadaşı olarak tercih ediliyor.

Tekir kedilerin tarihi Antik çağlara kadar uzanmaktadır. Hangi tür kedilerin çiftleştiği ile ilgili kesin bir bilgi kitaplarda yer almamakla birlikte bazı varsayımlar mevcuttur.

Bazı araştırmacılar onların kaplana benzediği ve korumacı içgüdüsüne sahip olduğu için vahşi yaşamdan türediklerini düşünürler.

Aynı zamanda tekirler vaşak türü ile de benzerlik taşıyor. Nereden gelmiş olursa olsun tekir kedilerin düz bir rengi yoktur. Farklı desenlerden oluşan kürklerinde bazen harfe benzeyen renk uyumlarına rastlayabilirsiniz.

Oyuncu bir yapısı olan tekir kediler günün her saati oyun oynamaya müsaittir.

Öyle bir enerjileri vardır ki her şeyle ilgili olurlar. Aynı zamanda sıcağı çok severler. Bu yüzden onların tarihi geçmişinin Afrika'dan geldiği yönde söylentiler de mevcuttur.

Söylenen ve düşünülenlere ek olarak tekir kedi cinsi atalarının kaplan ve çita gibi türler olduğu bilinen bir gerçektir. Fiziksel ve kişisel özellikler de bunu kanıtlar bir nitelik taşıyor.

İlginizi Çekebilir: Pati Sağlığını Destekleyen En İyi 8 Kedi Tırmalama Tahtası
Tekir Kedilerin Fiziksel Özellikleri
Tekir kedi cinsi şahsına özgü, kendini belli eden, bakıldığında tekir olduğu anlaşılan belirgin özelliklere sahiptir. Alacalı bir kürk rengi yapısı bulunmaktadır. Kürklerinin renk ve desenlerine göre isimlendirilen tekir kedilerin tüyleri genellikle siyah, beyaz, gri ve kahverengi tonlarından oluşmaktadır.

Yaşadıkları bölgelere göre bakarsak soğuk iklim bölgelerinde yaşayan tekirlerin tüylerinin daha uzun ve sık, sıcak iklim bölgelerinde yaşayan tekirlerin tüylerinin ise daha kısa tüyleri olduğunu söylemeliyiz.

İklim koşullarına göre kedilerin çiftleşme sonrası genlerinde bir takım değişiklikler meydana gelebilmektedir. Aslında bu onların kedini doğaya ve şartlara karşı doğal olarak kamuflaj yöntemi olarak da düşünülebilir.

Tekir kedi dostlarımızın tüy yapısı değişkenlik gösterir. Melez ırkın tüyleri uzun ya da kısa olabilmekte ve tüy desenlerine göre isimlendirilmektedir. Belirgin tekir kedi isimleri;

Benekli,
Alacalı,
Sarman,
Klasik,
Uskumru gibidir.

Aslında tekir kediler de kendi içerinde 50'yi geçkin türe sahiptir. Vücut yapısı son derece esnektir. Bu sayede bir yere kolayca sıçrayabilir, avını daha iyi yakalayabilir ve dar alanlardan kolayca geçebilir. Ağırlıkları ise 2 kg ile 8 kg arasında değişiklik gösterir.

Sevimli dostlarımızın ön patilerinde 5+5 toplam 10 tane, arka patilerinde ise 4+4 toplam 8 tane olmak üzere 18 parmağı vardır.

Tekir kedilerin dişi ya da erkek olduğunu anlamak için kemik ve kafa yapısı bazen belirleyici bir özellik olarak sayılabilir. Her türde kafa yapısı aynıdır. Ancak erkek tekir kediler dişi tekirlere oranla daha büyük ve iri bir kafaya sahip olmaktadır.

Orantısal olarak yüz kısmı küçük olsa da hangi kedinin erkek hangisinin dişi olduğunu inceleyerek yüzünden kavrayabilirsiniz.

Tekir kedilerin alacalı tüylerinin içinde gözleri farklı şekillerde olabilir. Rengi ise genellikle yeşil ve ela tonlarındadır. Bal rengi de gözlerde çok görülür. Gözleri uzak mesafeli görüş açıları ile keskin bakışlara sahiptir.

Kulakları ise her tekirde farklı yapıda görülebilir. Kavisli ve tam V şeklinde olan kulaklar kıkırdaksızdır. Son derece keskin duyma yetilerine sahiptirler.

Oyunu seven, hareket kabiliyeti gelişmiş olan bu atik kedi türünün zıplama yetenekleri de üst seviyededir. Tekirlerin kemik yapısı genetiksel olarak gelişkin ve sistemsel yaratılmıştır. Bacakları esnekliğinin yanı sıra dayanıklılığı ile de dikkat çeker.

Sıcak iklimi çok severler ancak fazla sıcakta kaldıklarında da arka ve ön patilerinin terlediği görülebilir.

Tekir kedilerin kuyrukları orta uzunlukta görülebilir. Çok sevecen canlılardır. Sizinle sosyalleşmek istediklerinde kendilerini sevdirmek için kuyrukları ile size sürtünürler. Kuyrukları gövdelerine göre daha tüylü bir yapıdadır. Ancak bu da yine türlere göre değişiklik gösterebilir.

İlginizi Çekebilir: Dökülmeyen ve Hipoalerjenik Tüylere Sahip 9 Tüysüz Kedi
tekir kedi bakımı
Tekir kediler de diğer kedi türlerinde olduğu gibi etçil beslenmeyi severler. Doğada kendileri kaldıklarında genellikle balık ve tavuk artıkları tüketirler. Bu da onların güçlü olan bedenlerini protein tüketimi ile daha da güçlendirir.

Pişmiş yemekleri çok sevdikleri söylenemez ancak bir balık ya da tavuğa da asla hayır diyemezler.

Doğada yaşam mücadelesine alıştıklarından ustaca yemek yeme yeteneklerine sahiptirler. Onlar tavuk kemirirken ne kadar da iştahlı yediklerini ve kemiği profesyonelce sıyırdıklarını görebilirsiniz.

Beslenme kadar tüy bakımı da önemlidir.

Tüylerinin düzenli taranması hem kedinizi rahatlatır hem cildinin ölü derilerden arındırılması sağlanır hem de kürkünde tüy yumağı oluşumu engellenmiş olur.

İlginizi Çekebilir: Sağlık ve Vitamin Deposu En İyi 5 Kedi Maltı
Yavru Tekir Kedi Bakımı
Yavru tekir kediler diğer kedi türlerinde olduğu gibi bakımı dikkat edilmesi gereken kedilerdir. Eğer kediniz anne sütü almadıysa ya da anneden ayrılmak durumunda kaldıysa onun yerini kesinlikle sütle doldurmamalısınız.

Çünkü yavru tekir kedilerin bağışıklık sistemleri henüz gelişmediğinden ve sindirim problemleri yaşayabileceklerinden süt onlara fayda yerine zarar verir.

Yavru tekir kedi için verilebilecek en ideal ürün kedi süt tozu kullanımıdır. Kedi süt tozları anne sütüne en yakın kedi besinidir.

Kedinizin yaşı büyüdükçe kuru mama ve yaş mama gibi türlere geçişler yapabilirsiniz. Tabii bunların hepsini veteriner hekim kontrolünde yapmanız çok daha doğru olacaktır.

İlginizi Çekebilir: Kolay Taşınabilir Konforlu En İyi 8 Kedi Taşıma Çantası
Tekir Kediler İçin Mama Önerileri
Yaşam alanınızı bir tekir kedi ile paylaşmaya karar verdiyseniz tabii ki onlar için en doğru ve sağlıklı olan yaş kedi maması ve kuru kedi maması ile beslenmelerini sağlamanız olacaktır. Yine sürekli yaş mama tüketilmesi mide ve bağırsak bozuklukları gibi sağlık sorunlarına neden olabileceğinden kuru mama ile dönüşümlü olarak verilmeleri önerilmektedir.

Kedinizin hem yaşına hem de kilosuna göre beslenme rutini oluşturmaya dikkat etmelisiniz. Çünkü tek taraflı beslenme, yetersiz beslenmeye yol açabilir. Bu da farklı sağlık sorunlarını beraberinde getirir. Tabii bir de aksi durum var.

Besin içeriği ne olursa olsun kedinizin yemesi gerekenden fazla besin tüketmesi de yine yeme bozukluğu olarak karşınıza çıkar. Sonunda kediniz obezite, diyabet gibi rahatsızlıklarla başa çıkmak zorunda kalır.

Veteriner hekiminizin tavsiyeleri doğrultusunda mama seçimi yapabilir ve bir günlük rutin oluşturabilirsiniz.

Tekir kedilerin yiyebileceği mamalar tavuklu, dana etli, sığır etli, hindili, somonlu, balıklı gibi pek çok içerikten oluşmaktadır. Kuru ve yaş mama çeşitlerine göre ürünlerin içerikleri farklılık gösterir.

Bunların yanı sıra ödül mamaları da tekir kediler için vazgeçilmez bir atıştırmalık olarak tercih edilebilir. Özellikle eğitim dönemlerinde ya da ikramlık olarak kedi ödül mamaları çeşitlerinden kullanabilirsiniz.

Tekir kedi mama markaları;

Hill's Kedi Maması,
Royal Canin Kedi Maması,
Zoovital Kedi Maması,
Acana Kedi Maması,
Bozita Kedi Maması,
Advance Kedi Maması,
Brit Care Kedi Maması,
Clauders Kedi Maması,
La Vital Kedi Maması,
Mera Kedi Maması,
N&D Kedi Maması

gibi onlarca çeşitten oluşmaktadır. Kedinize uygun olan mamaları tercih edebilirsiniz.
Tekir Kedilerde Eğitim
Tekir kediler doğaları gereği biraz hırçın, kendilerini koruyucu tavırlar sergileyen ve asi canlılardır. Eğer yavru dönemde bir tekir kedi almadıysanız, yetişkinlik döneminde onu sakinleştirmeniz ve evcilleştirmeniz biraz daha zor olabilir.

Çünkü yavru kediler tehlikeleri henüz yaşamamış ya da tehlike boyutlarını bilmiyor olabilir. Aynı zamanda bir ortama yetişkinlere oranla daha kısa sürede adapte olabilirler. Bir başkasına ihtiyaç duyduklarından eğitilmeleri daha kolaydır.

Tekir dostlarımız doğuştan tuvaletlerini yapma bilincine sahiptirler. Yavru bir kediyi bu noktada kedi tuvaleti gibi yardımcı ekipmanlara alıştırmak daha kolaydır. Ancak olumsuz şartlarda yaşamış, bu durumdan etkilenmiş yetişkin tekir kediniz varsa tuvalet eğitiminiz için şartlandırma ya da ödüllendirme gibi durumlardan faydalanabilirsiniz.

Eğitim dönemi için tercih edilebilecek en güzel şey bir kedi ödül maması almaktır. Yaş ödül maması, kuru kedi ödül maması, stick ödül maması gibi pek çok mama çeşidi mevcuttur. Kedinizin seveceğinizi düşündüğünüz lezzetlere göre seçimlerinizi yapabilirsiniz.

Eğitim sürecinde olan kediniz zorlanıyor olabilir. Asla pes etmeden ödül ve tebrikler ile onu motive edip cesaretlendirmek önemlidir. Bu yolda ilerlerken cezalandırma yapmamak gerekir. Bu onların psikolojik yönden problem yaşamamaları için de son derece önemlidir.

İlginizi Çekebilir: Besleyici Sağlıklı ve Lezzetli En İyi 9 Konserve Kedi Maması
Tekir Kedilerde Veteriner Hekim Kontrolü
Tekir kediler sağlık ve bedensel güç olarak diğer kedi türlerine daha dayanıklıdır. Ancak bu durum onların hiç hastalanmayacakları ve hep öyle olacakların anlamın gelmez. Mutlaka onların da rutin aşılarının yapılması, veteriner hekimler tarafından gerekli sağlık kontrolünden geçmeleri gerekir. Özellikle doğal yaşam şartlarına alışmış bir tekir kedi sahiplenildiğinde onların rutin aşı takibi çok önemlidir.

Dışarıdan alabilecekleri parazitler, pireler başlı başına bir sorundur. Bunların yanı sıra diğer kedilerle kavga edip yaralanmış olabilir. Hiçbirisi yoksa mutlaka enfeksiyon taşıyıp taşımadıklarına bakılmaları gerekir. Aşıya ilk başta tepki vermeleri çok normaldir. Ancak aşı ve ilaç düzeninize de dikkat edilmesi gerekir. Sürede herhangi bir esneklik yapılmadan gidilmelidir.

Sokaktan edindiğiniz tekir kediniz sizden önce dışarıda buldukları ile besleniyordu. Bazen artık yemekleri yiyor bazen de bayatlamış mamalarla öğün geçiriyordu. Onların beslenme düzenini sağlamak yapılması gerekenlerin başında geliyor.

Çünkü beslenme sağlığın temel taşlarındandır. Mama kalitesinin uygun olması, güvenilir markalardan seçimler yapılması, kedinin vücudunda eksikliği olan besin maddelerinin bulunduğu kuru ya da yaş mamaların tercih edilmesi gerekir.

Tekir kediler de her kedi gibi iyi bir yaşam şartlarına sahip olurlarsa ortalama 14 ile 18 yıl arası yaşam sürebilirler. Onların sağlığı ve sağlıklı, uzun bir yaşam sürmeleri için beslenme ve barınma kadar sevgi de almaları gerekir.

[sc_fs_multi_faq headline-0="h3" question-0="Tekir Kediler Kısırlaştırılır mı?" answer-0="Tekir kediler de diğer kedilerde olduğu gibi kısırlaştırma yapılabilir. Dişi ve erkek kediler veteriner hekim kontrolünde kısırlaştırılabilir." image-0="" headline-1="h3" question-1="Tekir Kediler Kaç Kiloya Kadar Büyür?" answer-1="Dişi tekir kedilerin ortalama kilosu 4 ile 5 kg arasında iken erkek tekir kedilerin kilolarının 5 ile 6 kilogram aralığında olduğu söylenebilir. " image-1="" headline-2="h3" question-2="Tekir Kediler Hangi Irktan Gelmiştir?" answer-2="Tekir kedilerin Afrika Yaban Kedisi ve Avrupa Vahşi Kedisi türlerinin çiftleşmeleri ile ortaya çıktığı hakkında bir takım araştırmalar mevcuttur. Ancak tekir kedilerin tarihi tam olarak bilinememektedir. " image-2="" count="3" html="true" css_class=""]

kedi oyuncakları
Yazı

Eğlenceli ve Zeka Geliştiren Kedilerle Oynanacak 8 Oyun

Yaşam alanınızı paylaştığınız bir kediniz varsa çok şanslısınız demektir! Onunla vakit geçirmek çok keyifli olsa gerek. Kedinizle oyun oynamanız ve onunla ilgili sorumluluklarınızı yerine getirmeniz kuracağız bağ için son derece önemlidir. Kediler oyun oynamayı çok sevdiklerinden bu bağı kuvvetlendirmek hiç zor değildir. Belki biraz zaman gerektirebilir.

Gün içerisinde tek başına kalan kediler için tek kişilik oyunlar tasarlanması harika bir fikir olacaktır. Onlara bu oynama fırsatını vermeniz gelişimleri için önemlidir. Hem gün içerisinde dengeli egzersiz yapmış olurlar hem de tek başlarına sıkılıp strese girmekten kurtulurlar.

Yavru kediler keşfetmeye açık ve daha hareketli olduklarından oyun için teşvik edilmelerine ihtiyaç duyulmayabilir. Yetişkin kediler için de avlanmaya bağlı davranışları öne çıkarabilecek yaratıcı fikirler oluşturulabilir.

İlginizi Çekebilir: Antialerjenik ve Sağlam Clipsli En İyi 5 Kedi Tasması
Yavru Kedi ile Nasıl Oynanır?
Yavru kediler için evdeki her nesne birer oyuncak görevi görebilir. Onlar henüz ortamı tanımadıklarından ya da tanısalar bile daha çok şey öğrenmek istediklerinden keşifçi ruhları her daim aktiftir. Onun bir bebek olarak unutulmadan evin bazı alanlarına ilgisini çekebileceği nesneler konulabilir.

Evdeki objeler düşüp kırılmayacak yükseklikte olmalıdır ki kediler onu düşürdüğünde ona zarar gelmesini kimse istemez.

Keskin uçları olan, sert, kırılgan ya da minik cisimler ortalıktan kaldırılmalıdır.

Onun oyun oynayabileceği yumuşak, zararsız cisimler etrafta bulunabilir.

Dişlerini geçirebilecekleri ve çiğneyebilecekleri cisimlerle oynamayı severler. Yine de eşyanıza zarar gelmemesi için ona özel oyuncaklar alabilir ya da kendiniz tasarlayabilirsiniz.

İlginizi Çekebilir: Ergonomik Tutuşa Sahip En İyi 6 Kedi Pire Tarağı
Yetişkin Kedi ile Nasıl Oynanır?
Yetişkin bir kedi kendi mizacı yerine oturmuş, ne istediğini bilen, nelerden hoşlandığını belli eden bir dönemdedir. Onlar için kurulabilecek oyunlar, onlara alınabilecek oyuncaklarda seçici olunması normaldir. Bir oyundan daha çabuk sıkılabileceğinden farklı oyunlar hazırlayabilirsiniz.

Kağıt parçaları, dergi yaprakları, gazete veya folyolar kediler için harika toplara dönüşebilir. Kağıt ve gazete gibi ürünler hışırtısı ile onların dikkati çekmeyi başarırken, folyo gibi parlak nesneler de ışığı yansıttığından dikkati üzerine toplayabilir.

Elinize geçen bir kağıdı buruşturmanız yeterlidir. Dilerseniz buna bir ip de dahil edebilirsiniz.

İpler de kedilerin en sevdiği oyunlardandır. Ancak burada dikkat edilmesi gereken bir durum var.

İpler bazen tehlikeli olabiliyor. Siz de kedinizin dili üzerinde bulunan papilla isimli tırtıklı yapıya dikkat etmişsinizdir.

Kediniz iplerle oynarken bu tırtıklı yapı üzerine ipler takılabiliyor. Kolay kolayda dilden çıkmayabiliyor. Kediler de kurtulmak için ipi yutma eğiliminde bulunabilirler.

Bazen de ip kedinin diline daha çok dolanır ve siz yanında değilseniz bu durum son derece tehlikelidir. Tek başına bu gibi nesnelerle oynamasına izin vermemek en doğrusu olacaktır.

Kedinizin merak edebileceği bir nesneyi havaya kaldırın ve onu hareket ettirin. Ne kadar da dikkatle takip ediyor değil mi? Bu nesneyi saklayarak onlarla saklambaç oynamayı da tercih edebilirsiniz. Saklambaç onların en sevdikleri oyundur.

Bazen bir eşyayı saklayıp onun bulmasını isteyebilir bazen de onu saklayabilirsiniz.

Bir yastık, örtü parçası ya da sadece kitap saklambaç için kullanacağınız nesnelerden bazılarıdır.

Saklamak istediğiniz nesneyi bir kuş ya da fare gibi hayal ederek onun yakalamasını sağlayabilirsiniz. Böylece dostunuzun avlanma duygusu da törpülenir.
Kedi Oyun Çeşitleri
Kediler karanlığı severler. Onlarla oyun oynamak için karanlık bir alanı ya da geceyi de tercih edebilirsiniz. Aksiyon onun heyecanlanmasını sağlar. Bazen sizi bulmaya çalışır bazen de lazer gibi bir ışık yardımıyla onunla oynamayı daha eğlenceli hale getirebilirsiniz.

Karanlıkta avlanmayı seven kediler için bir nesne ile oynama ideal bir seçim olacaktır.

Tüylü dostlarınız için oyun bulmak aslında çok kolay. Çoğu zaman onu satın almak durumunda da kalmazsınız.

Bir süt kutusu, suyu biten pet şişe, kağıt keseleri torbalar bir kedi oyuncağına dönüştürülebilir.

Nesnenin yalnızca dikkat çekici bir renge sahip olması, hareket edebilmesi ya da ses çıkarabilmesi yeterlidir. Hayal gücünüzle birleştirebileceğiniz bu nesneler harika oyuncaklar olabilir.

Kedinizle oynarken onun dişlerinin geliştiğini ve patilerinin güçlendiğini unutmayın. Heyecanla sizin elinizi ısırabilir ya da patisiyle yakalamak isterken tırnak atabilir.

Bir balon! Evet kediler için balon çok sevilir. Balon hem uçucu bir şeydir. Hem de zıplar. Onu yakalamak için kediniz koşar, kovalar ve yükseğe uzanır. Balonu çok şişirmeden kullanmanız önemlidir. Çok gergin olduğunda alabileceği en ufak bir pati darbesi ile patlayabilir.

Renkli seçimlerle eve getirdiğiniz birkaç balon eğlenceyi arttırır. Kediniz balon için şekilden şekle girer. Emin olun bu durum sizi de çok eğlendirecektir.

Teknolojinin getirdiklerinden faydalanmak kedilerin de hakkı. Artık tablet ve telefonlara kedi oyunları da indirilebiliyor. Bir şeylerin kaçıştığı, ses çıkardığı ya da çoğaldığı oyunlar onun ilgisini çekebilir.

Hatta içinde fare ve kuş gibi hayvanların olduğu oyunları heyecanla oynamak isterler. Çok renkli görüntüler kısa süreli olmak kaydıyla kedinizi mutlu eder.

İlginizi Çekebilir: Pati Sağlığını Destekleyen En İyi 8 Kedi Tırmalama Tahtası
Kediler İçin Oyuncak Seçimi
Kediler için oyuncak seçimi tıpkı bir mama kabı, mama ve hatta tuvalet kabı seçimi kadar titiz bir şekilde yapılmalıdır. Arayacağınız ilk şey kedinizin sevebileceği, ilgisini çekebileceği ve ihtiyacı olan bir oyuncaktır.

Oyuncaklar onların alışkanlıklarına bağlı olarak sevebilecekleri nesneler diye de tanımlanabilir. Zamanla oynadıkları oyuncaklar konusunda seçici olabilirler. İşte en sevilen kedi oyuncakları:
1- Kedi Olta Oyuncakları
Kediler için en popüler oyuncakların başında olta oyuncaklar geliyor. Birbirinden farklı tasarımlara sahip olan kedi oltaları, onların dikkatini çekebilecek süslemelerle zenginleştirilmiştir.

Bir yandan onların içgüdülerini ön plana çıkarırken bir yandan da günlük hareket ihtiyaçlarını karşılamalarını sağlar.

Kediler zıplama, kovalama, yakalama ve takip etme alanında uzmandırlar.

Olta oyunları ile de bu tür aktiviteler yapabileceklerinden oyuncağı severler.

Oltalar bazen kedi otuyla bazen de ödül mamaları ile birlikte kullanım için uygundur.

Kedi Olta Oyuncakları İncele
2- Kedi Otlu Oyuncaklar
Kedilerin hem eğitildikleri dönemlerde hem de oyun oynadıkları zamanlarda kedi nanesi, kedi otu sıklıkla kullanılır.

Kedi otu ya da kedi nanesi tüylü dostlarımızı sakinleştirmeye yarayan bir içeriğe sahiptir.

Aynı zamanda onların beynini uyarır ve mutlu olmalarını da sağlar. Kurutulan kedi nanesi oyuncaklar içerisine konulabilir.

Oyuncak kullanımını teşvik etmek için ideal bir üründür. Tırmanma tahtasına, oyuncaklara ve kedinizin kullanmasını istediğiniz nesneler üzerine kedi nanesi sürebilirsiniz.

Ancak bazı kediler bunu sevmeyebilir.

O yüzden küçük bir alanda sevip sevmeyeceğini denemenizde fayda var. Bu sayede ters tepki olmasından kurtulabilirsiniz.

Kedi Otlu Oyuncakları İncele
3- Peluş Kedi Oyuncakları
Renkli ve desenli kumaşlarla tasarlanan kumaş kedi oyuncağı ve peluş kedi oyuncağı çeşitleri, kedilerin en sevdiği oyuncaklardandır.

Fare, maymun, goril, aslan, kedi, köpek, kuş, flamingo, aslan, kaplan, kurbağa gibi pek çok tasarım figürden oluşan ürünler %100 sağlığa zararlı malzemelerden üretiliyor.

Bazıları ışıklı, bazıları ipli tasarımlardan üretilen oyuncakların bazıları da titreşimlidir.

Her biri kediler için ayrı özellikler taşır. Bu sesler ve uyarılar kedilerin ilgisini çeker.

Peluş Kedi Oyuncakları İncele
4- Kedi Tüneli Oyuncaklar
Kediler gizlenebilecekleri oyun türlerini çok severler. Onları evde bir kova içerisinde y ada bir dolapta mutlaka görmüşsünüzdür.

Bunun için üretilen kedi tüneli oyuncaklar delikli, fileli ve kapılı gibi seçenekler ile sizlere sunuluyor.

Farklı renk ve boyutlarda hazırlanan bu oyuncaklar, katlanabilen, daralabilen pek çok yapıya sahiptir.

Bazı kedi tüneli içerisinde minderler mevcuttur.

Bazılarında ise çıngırak ve ışık gibi uyarıcılar vardır. Kediniz bu ürünler ile hem dinlenebilir hem de oyun oynayabilir.

Kolaylıkla temizlenebilen bu oyuncaklar onların hem fiziksel ve zihinsel gelişimini destekler hem de sağlığı için zararı yoktur.

Kedi Tünel Oyuncakları İncele
5- Plastik Kedi Oyuncakları
Plastik kedi oyuncakları kediniz için fazlaca ürün çeşitliliğine sahiptir.

Çıngıraklar, ipli tasarımlar, toplar ve çok daha fazlası kaliteli plastikten üretilmiştir.

Onun daha çevik ve enerjik hareket edebilmesini destekleyen modeller, onlara verebileceğiniz harika bir hediye olabilir.

Onun dikkatini çekebilecek renk ve desenlerde plastik oyuncak tercih edebilirsiniz.

Komik ve eğlenceli oyuncaklar sizleri bekliyor.

Plastik Kedi Oyuncakları İncele
6- Zeka Oyuncakları
Kediniz için muhteşem bir zeka oyunu almaya hazır olun! Hareket ve seslerle ilgili olan dostunuz için zeka oyunları oldukça faydalıdır.

Hem doğal avlanma davranışlarını geliştirebilecekleri hem de hareket ederek enerji atabilecekleri zeka oyuncaklar çok yönlü kullanıma sahiptir.

Kedi topu, kedi tüyü, kedi faresi ve çok daha fazlası zeka oyunları kategorilerinde!

Kedi Zeka Oyuncakları İncele
7- Ödül Hazneli Kedi Oyuncağı
Ödül hazneli kedi oyuncağı çeşitleri içerisine ödül maması ya da kedi maması konulabilen oyuncaklardır. Top şeklinde ya da farklı modellerde ürünler vardır.

Özel tasarımlı oyuncaklar, kedilerin hem keyifle oyun oynamasını sağlar hem de ödül maması tüketebilmesini destekler.

Kediniz mamaları oyuncağın içinden çıkarabilmek için şekilden şekle girecek. Bu oyuncak sayesinde onun sağlıklı ve mutlu kalmasını sağlamak çok kolay!

Ödül Hazneli Kedi Oyuncakları İncele
8- Kedi Çiğneme Oyuncağı
Kediler için tasarlanan çiğneme oyuncakları onların diş sağlığı ön planda tutularak, her türlü ihtiyaca uygun modellerde bulunuyor.

%100 doğal ürünlerden elde edilen çiğneme oyuncakları, kedileri heyecanlandırır.

Bu ürünler yutulması halinde kediye zarar vermez, sindirilebilir özelliktedir.

Çok yönlü olması sebebiyle kedi sahipleri tarafından güvenle kullanılmaktadır.

Kediniz için çiğneme oyuncağı almak istiyorsanız onun eğlenmesine ek olarak diş sağlığınıza da katkıda bulunacağınızı bilmelisiniz.

Dişlerdeki tartar oluşumlarını azaltan, dişleri temizleyen ve plakları yok eden bu oyuncak çeşidi kedinizin zamanını faydalı kullanmasını destekler.

Kedi Çiğneme Oyuncakları İncele

[sc_fs_multi_faq headline-0="h3" question-0="Kediler En Çok Hangi Oyuncağı Sever?" answer-0="Kediler en çok top ve lazer gibi hem hareket eden hem de yakalanabilen oyuncakları severler. Işık saçan, ses çıkaran ve hareket eden her şey onlar için bir avdır. Onu kovalamak ve yakalamak kedileri mutlu eder. " image-0="" headline-1="h3" question-1="Kediler Günde Ne Kadar Oyun Oynamalıdır?" answer-1="Kedilerin zihinsel ve bedensel gelişimleri göz önünde bulundurulduğunda günde iki veya üç kez oyun oynamaları gerekir. Bu süre olarak söylenecekse oyun sürelerinin 15-20 dakika olarak ayarlanması uygundur. " image-1="" headline-2="h3" question-2="Kedi Oyuncakları Hep Ortada Durmalı mıdır?" answer-2="Kedilerin oynamalarını istediğiniz oyuncakların sürekli ortada durması, onların oyuncaktan çabuk sıkılmasına yol açabilir. Bu yüzden oyun seanslarınız bittiğinde oyuncağı onun ulaşamayacağı ve göremeyeceği bir yere kaldırmak iyi olacaktır. " image-2="" count="3" html="true" css_class=""]

Tehlikeli köpekler
Yazı

Türkiye’de Beslenmesi Yasak Olan Tehlikeli Köpek Cinsleri

Köpek sahiplenmek, dünyada yaşanabilecek en güzel duygulardan biridir. Ancak bazı köpek cinsleri, saldırgan bir yapıya sahip oldukları için Türkiye’de yasaklı köpek cinsleri arasında yer alır. Aslında yasaklı köpek cinsleri sadece Türkiye’de değil, dünyanın birçok ülkesinde “yasaklı” listesinde yer alıyor.

Köpekler, doğaları gereğince avcı hayvanlardır ve bazı köpek cinsleri, çok tehlikeli oldukları için ülkelerde beslenmelerine yasak getirilmiş. Pitbull Terrier, Japanese Tosa, Dogo Argentino, Fila Brasileiro, American Staffordshire Terrier, American Bully cinsi köpekler, özellikle tasmasız ve korumasız gezdirildiğinde ciddi anlamda zarar verebildikleri için Türkiye’de yasaklı köpek cinsleri arasında yer alıyor.
Beslenmesi Yasak olan köpek ırkları
Köpekler, normalde içgüdüsel olarak “koruma” içgüdüsüne sahipler. Ancak yukarıda saydığımız Türkiye’de beslenmesi yasak olan köpek ırkları, bu içgüdüsel davranışını bazen unutabilir ya da herhangi basit bir olarak karşısında bile sinirlerine hakim olamayabilir ve çevresine hatta sahibine bile ölümcül zararlar verebilir.

Bu yüzden saydığımız köpek ırklarının beslenmesi, üretilmesi ve Türkiye’ye ithal edilmesi yasaktır.

Gelin, Türkiye’de beslenmesi yasak olan köpek ırklarını yakından tanıyalım ve neden yasaklı olduklarını anlamaya çalışalım…
1- Pitbull Terrier
Terrier ve buldog köpeklerinin çiftleştirilmesiyle meydana getirilen Pitbull Terrier, Türkiye’de yasaklı köpek cinsleri arasında yer alır. Elbette bunun en büyük nedeni, saldırgan olmalarıdır.

Diğer köpek ırklarına göre çok daha saldırmaya meyilli olan Pitbull Terrier, sadece Türkiye’de değil, dünyanın birçok ülkesinde beslenmesi yasak olan köpek cinsleri arasında yer alır.

İnatçı, dost canlısı, zeki, sevecen, sadık, iradeli, clownish, itaatkâr, nazik, cesur bir mizaca sahip olsalar da Pitbulların çenesi 1-2 ton arasında basınç uygulayabilir. Bu da sinirlendikleri bir durum karşısında karşısındakine ciddi anlamda zarar verir hatta ölümüne neden olur.

Ek olarak Pitbull Terrier cinsi köpeklerin çeneleri kilitlenir bir yapıya sahiptir. Bu da karşısındaki birini ısırması halinde ciddi anlamda zarar vereceğini gösterir. Bu yüzden Türkiye’de beslenmesi yasak köpek cinsleri arasında yer alır.
2- Japanese Tosa
Oldukça cesur olan Japanese Tosa cinsi köpekler, eğitilebilir köpeklerdir. Fakat her ne kadar eğitilseler bile bu köpekler başına buyruk hareket etmeyi seven, karşısındakine istemsiz zarar verebilen köpek cinsleri arasında yer alır.

Özellikle tanımadıkları insanlara ve hatta kendi cinslerine karşı bile saldırgan tavırlar sergileyebilen Japanese cinsi köpekler de yine sadece Türkiye’de değil dünyanın birçok yerinde beslenmesi yasak köpek cinsleri arasında yer alırlar.

Basınçlı bir çene yapısına sahip olmaları, özellikle şehirde çocuklara zarar vermeleri ile öne çıkan Japanese Tosa cinsi köpeklerin beslenmesi hem tehlikeli hem de yasaktır.

Türkiye’de beslenmesi, ithal edilmesi ve üretilmesi yasak köpek cinsleri arasında yer alan Japanese cinsi köpek besleyenler hakkında idari para cezası uygulanmaktadır.
3- Dogo Argentino
Avcılar tarafından yabani domuz avında kullanılan Dogo Argentino cinsi köpekler de beslenmesi yasak köpek ırkları arasında yer almaktadır. Sahibi ve ailesi dışında her canlı ve kişiyi bir tehdit olarak algılayabilen bu köpek cinsleri, her ne kadar eğitilebilir cinsler arasında yer alsa da özellikle şehir içinde beslenmeleri son derece tehlikeli köpek cinsleridir.

Türkiye’de yasaklı köpek ırkları arasında yer alan Dogo Argentino, yavruluk döneminde sosyalleştirme eğitimi verilebilen köpeklerdir. Fakat çoğu zaman farklı amaçlar doğrultusunda kullanıldıkları için sahipleri tarafından bilinçsizce beslenirler.

Mizaç olarak sert, çene basıncı yüksek olan Dogo Argentino köpek cinsi, özellikle yabancı insanlara ve diğer evcil hayvanlara karşı son derece saldırgan tavırlar gösterdikleri için beslenmesi yasak köpek cinsleri arasında yer alırlar.
4- Fila Brasileiro
Brezilya Mastifi veya Fila Brasileiro olarak da adlandırılan bu köpekler, Brezilya’da geliştirilmiş büyük bir işçi köpeğidir. Bu köpek cinslerinin en büyük özelliği sahip oldukları izleme yeteneğidir.

Bu köpekler de “avcı köpekler” kategorisinde yer alsalar da bunların diğer avcı köpeklerden en büyük farkı, bu köpeklerin avını yakalamak yerine tuzağa düşürmeleridir.

Aceleci, saldırgan ve affetmeyen bir mizaça sahip oldukları için sahipleri dışındaki diğer tüm canlılara “düşman” gözüyle bakabilirler ve her an saldırıya geçebilirler. Bu yüzden beslenmesi yasak köpek cinsleri arasında yer alırlar.

Türkiye’de beslenmesi yasak köpek cinsleri arasında yer alan Fila Brasileiro cinsi köpekler, dünyanın birçok ülkesinde beslenmesi, ithal edilmesi ve üretilmesi yasak olan cinsler arasında yer alır.

İlginizi Çekebilir: Avcı Köpek Eğitimi
5- American Staffordshire Terrier
Buldog ve teriyer cinslerinden türetilen American Staffordshire Terrier cinsi köpeklerin beslenmesi de yasaktır.

Bu köpekler de diğer yasaklı köpekler gibi saldırgan ve karşısındaki herhangi bir canlıyı bir anda bir tehdit olarak görüp saldırganlık eğilimi gösterebilen cinslerdir.

Sahibine karşı son derece düşkün ve sadık olan bu köpekler, daha çok diğer insanlar için bir tehdit oluşturur.

Sahipleri ile şakalaşmasını bile hazmedemeyen American Staffordshire Terrier cinsi köpekler, herhangi bir hareketi bir tehdit olarak algılayabildiği için anında saldırıya geçer ve onu geri çekmek, bazen sahibi için bile çok güç olabilir.

Korkusuz, cesur ve son derece meraklı olan American Staffordshire Terrier cinsi köpekler, yavruluk döneminde sosyalleştirme eğitimi verilebilir köpeklerdir.

Fakat saldırgan olan bu köpekler de maalesef bilinçsizce yetiştirildikleri için tehlikeli olabiliyorlar.
6- American Bully
Tehlike arz eden köpek ırkları arasında yer alan ve Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından Türkiye’de beslenmesi yasak köpek cinsleri listesine alınan American Bully cinsi köpekler, 2004 yılında American Bully Kennel Club tarafından standartlaştırılmış ve bir cins olarak tanınan modern bir köpek türüdür.

Avcılık içgüdüsü yüksek olan bu köpeklerin sosyalleştirilmesi diğer ırklara göre daha zor olduğu için ve özellikle de yabancılara karşı saldırgan tavırlar sergiledikleri için beslenmeleri, ithal edilmeleri ve Türkiye’de üretilmesi yasak köpek cinsleri arasında yer alırlar.

Eğitilebilir köpek cinslerinden olmasına rağmen maalesef bilinçsizce sahiplenilmeleri, sahipleri dışındaki her canlıyı tehdit olarak görmelerine neden oluyor. Bu yüzden de American Bully cinsi köpeklerin beslenmesi yasaktır.
Köpeklerin Beslenmesi Neden yasaklanır?
Türkiye’de ve dünyanın her ülkesinde beslenmesi yasak olan ve olmayan köpek ırkları, yasalar çerçevesinde belirlenir. Köpeklerin para karşılığında alınıp satılması, tüm ırklar için yasaktır. Ancak yukarıda saydığımız Pitbull Terrier, Japanese Tosa, Dogo Argentino, Fila Brasileiro, American Staffordshire Terrier, American Bully cinsi köpeklerin beslenmesi, üretilmesi ve ithal edilmesi de yasaktır.

Çevre ve Orman Bakanlığı 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu kapsamınca saydığımız köpek cinsleri, kas ve çene yapısının çok kuvvetli olması sebebi ile insanlara zarar verebildikleri için yasaklanmışlar.
Yasaklı Köpek Beslemenin Cezası Nedir?
Yasaklı köpeklerin beslenmesi, köpeğin cinsine göre değişiklik gösterebilir. Pitbull cinsi köpek beslemenin ya da üretmenin cezası 6.306 TL olarak belirlenmiştir. Bunun haricinde kedi ve köpek gibi evcil hayvanların ticareti de yasaktır. Ticari amaçla köpek kedi satmanın cezası ise 11 Bin Tl idari para cezası olarak belirlenmiştir.

[sc_fs_multi_faq headline-0="h3" question-0="Pitbull neden yasak?" answer-0="Köpek komutunda en hassas olan köpekler Pitbull cinsi köpeklerdir. Tut ve salla komutlarına karşı en duyarlı olan köpekler Pitbullardır. Bu nedenle dünyanın birçok yerinde bu cinslerin beslenmeleri ve üretilmeleri yasaklanmıştır. " image-0="" headline-1="h3" question-1="Köpeklere ağızlık takmak zorunlu mu?" answer-1="Saldırgan olabilen Pitbull, Doberman, Japanese Tosa, Dogo Argentino, Cane Corso, Danua, Bull Terrier, Boerboel ve Boxer cinsi gibi köpekleri dışarıda gezdirilirken ağızlık takılmaları zorunludur. Ancak bu köpeklerin beslenmesi de yasaktır. " image-1="" headline-2="h3" question-2="Köpek cezası ne kadar?" answer-2="Yasaklı köpeklerin kısırlaştırılması da zorunludur. Herhangi bir önlem almadan dışarıya salan kişiler hakkında 40 bin 869 lira idari para cezası uygulanmaktadır. " image-2="" count="3" html="true" css_class=""]

Kolay Temizlenen ve Bakteri Tutmayan En İyi 9 Köpek Mama ve Su Kabı
Yazı

Kolay Temizlenen ve Bakteri Tutmayan En İyi 9 Köpek Mama ve Su Kabı

Köpek beslerken dikkat edilmesi ve özen gösterilmesi gereken pek çok nota vardır. Mamalarının kaliteli ve güvenilir markalardan seçilmesi, yardımcı araç ve gereçlerin sağlığa uygun materyallerden üretilmiş olması, sağlam ürün kullanılması ve tabii bunların temizlenmesi dikkat edilmesi gerekenlerin başında geliyor.

Köpeğiniz için mama ve su kabı seçerken de dikkat etmelisiniz. Çünkü beslenmenin kaliteli ve sağlıklı olduğu kadar onun içine konulacağı ürünlerin de sağlığa faydalı olması gerekir.

Köpek mama ve su kapları tüylü dostunuzun sağlığını doğrudan etkilediği için seçimi son derece önemli ürünlerin başında geliyor. Onlar için üretilen pek çok marka ve modelde mama kabı çeşitleri vardır.

Seçim yapmadan onda ihtiyacınız ve isteğinize uygun ürünleri seçmeye özen göstermelisiniz. Köpeklerin ırkına ve yaşına uygun sağlıklı ürün seçimi yapmak doğru olur. Belki bir de kendi zevkinizi ve tarzınızı yansıtacak model çeşitliliğinden de faydalanabilirsiniz.

Köpekler mama ve su kapları ile oynamayı çok severler. Bu yüzden malzemenin kaliteli olmasının yanı sıra kullanışlı olması da gerekir. Köpeğinizin onu kolay deviremeyeceği, kaymaz tabanlı ve dayanıklı malzemeden üretilen modellerden tercihlerinizi yapabilirsiniz.

Sizler için en iyi köpek mama ve su kapları araştırdık.

Petzzshop'ta yer alan birbirinden güzel, güvenilir markaların ürünleri arasından seçimlerinizi yapabilirsiniz.
1- Doglife Balık Şekilli Köpek Mama ve Su Kabı
Doglife Balık Şekilli Köpek Mama Kabı köpeğinizin rahatça mamasını yiyebilmesi ve su tüketebilmesi için özel olarak tasarlanmış şık bir üründür.

Üretimde kullanılan malzemeleri içerisinde kanserojen madde bulunmamaktadır.

Balık şeklinde olması, köpeğinizin de severek mama tüketebilmesini destekler. Kauçuk ayakları sayesinde zemini kavrar ve köpeğinizin mama yeme sırasında kayması engellenir.

Doglife Balık Şekilli Köpek Mama ve Su Kabı iki haznelidir.

Makinede de yıkanabilme özelliğine sahiptir. Böylece %100 hijyen ve güven sağlar. Aynı zamanda su ile kolayca temizlenebilir.

Tüm köpekler için uygun bir tasarıma sahiptir.

Metal haznesi sayesinde mamanın ve suyun bayatlaması engellenir. İstenildiğinde içindeki metal kap çıkarılabilir ve plastik stant mama kabı olarak kullanılabilir.

Ürünü Ayrıntılı İncele
2- Dogit Plastik Köpek Mama ve Su Kabı
Dogit Plastik Köpek Mama ve Su Kabı kırmızı tasarıma sahip, dayanıklı malzemelerden üretilmiş bir üründür. Birinci sınıf plastikten üretildiği için köpeklerin kullanımına uygun bir mama ve su kabıdır.

Özellikle yaramaz, hareketli ve mama kabıyla oyun oynamayı seven bir köpeğiniz varsa kayma taban özelliği taşıyan bu mama ve su kabını kullanabilirsiniz.

Dogit Mama ve Su Kabı üretilirken kullanılan malzemeler içerisinde hiçbir kanserojen madde kullanılmamıştır.

Plastik malzemeden imal edilen mama ve su kabı içerisinde toksik madde yoktur.

Temizlenmesi son derece kolaydır. Su ve doğal sabunlar ile kolayca temizlenebilir, hijyenik bir üründür.

Köpeğiniz renkli ürünleri seviyorsa, mama yerken ve su içerken kendini mutlu hissedebileceği bu ürünü kullanabilirsiniz.

Ürünü Ayrıntılı İncele
3- Flamingo Selecta Köpek Mama ve Su Kabı
Flamingo Selecta Köpek Mama ve Su Kabı paslanmaz çelikten üretilen harika bir üründür.

Hem mama ve hem de su kabı olarak kullanılabilecek bir tasarıma sahiptir. Pek çok renk seçeneğinden oluşmaktadır.

Ergonomik tasarımı ile köpeklerin çok rahat besin tüketebilmesini ve su içmesini destekler.

Aynı zamanda şık tasarımı ile de bulunduğu ortama güzel bir hava katar.

Köpeğiniz de bu ürünle besin tüketirken mutlu olabilir.

Flamingo Selecta Mama ve Su Kabı, çelik olma özelliği sayesinde uzun yıllar kullanılabilecek kadar dayanıklılığa sahiptir.

Hem bulaşık makinesinde hem de elde yıkamak için uygun bir üründür.

İçerisinde kesinlikle toksik ya da kanserojen madde bulunmamaktadır.

Metal kabı sayesinde sağlıkla köpeklerin beslenmesini destekler. Hacmi 300 ml olarak bir öğünlük mama tüketilmesini destekler.

Ürünü Ayrıntılı İncele
4- Flamingo Duomax Hazneli Köpek Mama ve Su Kabı
Flamingo Duomax Hazneli Köpek Mama ve Su Kabı, kuru mamaların her zaman iştah açıcı bir şekilde taze tutulmasını sağlar.

İki bölümden oluşur. Bir bölümünde kuru mama haznesi mevcuttur.

Buradan köpeğinizin bir öğün tüketebileceği kadar mama konulmasını destekleyen bir hazne vardır.

Yan tarafında ise su sebili alanı vardır.

Yaklaşık 1 litrelik bir pet şişe içerisine su koyarak bu hazneden köpeğinize taze su ikram edebilirsiniz.

Flamingo Duomax Hazneli Köpek Su Kabı alanı tüm yaygın şişeler için uygun bir tasarıma sahiptir.

Aynı zamanda sabit bir su seviyesi de sağlar.

Böylece tüylü dostunuz sizin ayarlayabileceğiniz ve depolayabildiğiniz kadar su ve mamayı tüketir.

Siz de onun gün içerisinde ne kadar besin yiyip, su tükettiğini kolaylıkla takip edebilirsiniz.

Ürünü Ayrıntılı İncele
5- Karlie Plastik İkili Siperlikli Köpek Mama ve Su Kabı
Karlie Plastik İkili Siperlikli Köpek Mama ve Su Kabı yetişkin köpekler için özel olarak tasarlanan sağlıklı bir üründür.

Çeliğin getirdiği sağlamlık, dayanıklılık ve kalite ile mamaların her zaman taze ve sağlıklı olarak köpeklere sunulmasını destekler.

Tamamen çelik tasarımı sayesinde mekana farklılık katar.

Ayaklı bir formu vardır. Köpeğiniz bir taraftan mama yerken diğer taraftan suyunu da içebilir.

Karlie Plastik İkili Siperlikli Köpek Mama ve Su Kabı mama kabıyla oyun oynamayı seven köpekler için uygun değildir.

Çünkü ayaklı bir ürün olduğu için üzerine çıkmaya çalışan tüylü dostunuzu taşımaz ve devrilebilir.

Kaymaz ayaklıkları mevcuttur. Köpekler için çift hazneli deneyim sunar.

Siz de dayanıklılığı ve sağlıklı olması sebebiyle bir çelik mama ve su kabı almayı düşünüyorsanız, bu ürünü tercih edebilirsiniz.

Ürünü Ayrıntılı İncele
6- İmac Diva Çelik Köpek Mama ve Su Kabı
İmac Diva Çelik Köpek Mama ve Su Kabı rengarenk seçenekleri olan harika bir üründür.

Kırmızı, yeşil ve mavi renk seçeneklerinden dilediğinizi tercih edebilirsiniz.

Hem mama hem de su kabı olarak kullanabileceğiniz bu ürün, çelik oluşu sayesinde de bir yandan uzun ömürlü kullanım özelliği sunarken bir yandan da hijyenik oluşu ile beğeni kazanır.

İmac Diva Çelik Köpek Mama ve Su Kabı 1.9 litreye kadar kapasitesi olan sağlıklı bir üründür.

Kaymaz taban özelliği sayesinde köpeğiniz besin tüketirken kaymaz.

Ürünün renkli kısmı kaliteli malzemeden üretilmiştir ve sağlığa zararlı değildir.

Bu özel tasarımlı ürün hem elde yıkanabilir hem de bulaşık makinesinde kullanılmak için uygundur.

Ürünü Ayrıntılı İncele
7-Pawise Ayaklı Köpek Mama ve Su Kabı
Pawise Ayaklı Köpek Mama ve Su Kabı hem kedi hem de köpekler için kullanılması uygun, şık tasarıma sahip bir üründür.

Modern tasarımı ve ergonomik kullanımı sayesinde köpekler için hem mama hem de su kabı olarak üretilmiştir.

Evcil hayvan sağlığına uygun malzemelerden üretilmiştir. İçerisinde kanserojen madde bulunmamaktadır.

Pawise Ayaklı Çelik Köpek Mama ve Su Kabı iki farklı malzemeden üretilmiştir.

Ayakları sert plastikten, iç haznesi ise çelik malzemeden tasarlanmıştır.

Kullanımı pratik, temizlenmesi de son derece kolay bir üründür.

Ürün kullanım sırasında kimyasal bir salınım yapmaz.

Sağlığa %100 zararsız malzemelerden üretildiğinden güvenle kullanım imkanı sunar.

Ürünü Ayrıntılı İncele
8- Pawise Melamin Gövdeli Köpek Mama ve Su Kabı
Pawise Melamin Köpek Gövdeli Mama ve Su Kabı küçük boy köpekler ve yavru köpekler için mükemmel bir kullanım imkanı taşıyan üründür.

İhtiyaca göre mama ya da su kabı olarak kullanıma uygundur.

Beyaz renkli melamin bir standı vardır.

Kaliteli malzemelerden üretilmiştir ve sağlığa zararı yoktur.

Çıkarılabilen çelik mama ve su kabı sayesinde kullanılır.

Pawise Melamin Köpek Gövdeli Mama ve Su Kabı üç boydan oluşur.

İşiniz bittiğinde mamayı stant şeklinde bir köşeye kaldırabileceğiniz gibi köpeğinizin ihtiyacına yönelik besin malzemeleri ile doldurup onun tüketmesi için uygun beslenme alanına da yerleştirebilirsiniz.

Üç farklı boy çeşitli yiyeceklerin ikram edilmesi için üretilmiştir.

Ürünü Ayrıntılı İncele
9- Pawise Zaman Ayarlı Köpek Mama ve Su Kabı
Pawise Zaman Ayarlı Köpek Mama Kabı köpeğinizin evde yalnız kaldığı dönemlerde onun aç ve susuz kalmaması için özenle tasarlanan özel bir üründür.

Ürün, köpekler için 48 saate kadar zaman ayarı yapan bir özelliğe sahiptir.

Haznesi içerisine kuru mama ve konserve mama eklenebilir.

Çift mama kabı özelliği sayesinde köpeğinize hem kuru hem de yaş mamayı dönüşümlü olarak verebilirsiniz.

Pawise Zaman Ayarlı Köpek Mama Kabı plastik malzemeden üretilmiştir.

Birinci kaliteli malzemesi kesinlikle sağlığa zararlı değildir, içerisinde kanserojen madde içermez.

Mama kabı altında yer alan buz torbası sayesinde yaş mamanın her daim taze kalmasını destekleyebilirsiniz.

Böylece köpeğiniz siz evde yokken bile aç kalmayacak.

Ürünü Ayrıntılı İncele
Köpekler İçin Mama ve Su Kapları Nasıl Seçilmelidir?
Köpekler için mama ve su kabının seçilmesi, hem ürünün kullanım özelliği açısından hem köpeklerin sağlığı açısından dikkat edilmesi gereken bir noktadır.

Köpeklerin besin tüketirken yedikleri mamanın içeriğinin temiz olması kadar kullanılan mama kaplarının da hem hijyenik hem de toksik madde içermeyen kaliteli malzemeden üretilmiş olması gerekir. Bu da güvenilir ve kaliteli markaların yardımcı ekipmanlarının kullanılması gerektiğini gösterir.

Köpeklerin büyüklük ve küçüklüklerine göre mama ve su kabı tercih edilmelidir. Küçük köpekler, ayaklı, standlı ve iki katlı ürünlere yetişemeyeceğinden bu ürünler ancak büyük köpeklerin kullanımı için uygundur. Ona uygun boyda mama ve su kabı almalısınız.

Bunun yanı sıra ürünlerin kaymaz tabanlı olması da önemli bir husustur. Köpekler oyun amaçlı ya da yanlışlıkla kaplara çarpabilir, devrilmesine sebep olabilir. Bu durumu engellemek için kaymaz tabanlı modeller tercih edilmelidir.

Mama ve su kapları iç mekan için mi tercih ediliyor yoksa dış mekan için mi alınıyor, bu da dikkat edilmesi gereken noktalardandır. Çünkü iç mekan için kullanılacak olan ürünler ile dış mekan için kullanılacak ürünlerin malzemeleri, dayanıklılıkları birbirinden farklıdır.

Ev içerisinde çelik kap tercih edilmesi gerekirken, bahçeler için melamin ve sağlam plastik ürünler kullanılabilir. Çünkü sıcak havalarda su ve mamalar dışarıda fayda ısınabileceğinden, çelik gibi metal ürünler bu sıcaklığı arttırır. Melamin ve plastik tercih edilmesinin sebebi budur.

[sc_fs_multi_faq headline-0="h3" question-0="Köpek Mama ve Su Kapları Ne İle Temizlenir?" answer-0="Mama ve su kapları için kesinlikle çamaşır suyu gibi kimyasal içerikli deterjanlar kullanılmamalıdır. Ağır kimyasalla yerine doğal sabunlar tercih edilebilir. Bunun yanı sıra bulaşık makinesinde yıkanabilen ürünler satın alınabilir. " image-0="" headline-1="h3" question-1="Metal Mama ve Su Kabı Köpeklerin Sağlığına Uygun mudur?" answer-1="Metal, çelik mama ve su kapları olarak uzun süre kullanılabilecek, bakteri üretmeyen, içerisinde toksik madde bulunmayan ve kanserojen madde içermeyen, sağlıklı ve dayanıklı bir malzemedir. " image-1="" headline-2="h3" question-2="Köpek Mama ve Su Kapları Taşınabilir mi?" answer-2="Seyahat için uygun olan köpek mama ve su kapları da vardır. Sağlam, katlanabilen, küçültülebilen, kilitli yapısı olan, sızdırmaz ve besinlerin değerini bozmaz özelliği olan mama ve su kapları seyahatlerde kullanılabilir. " image-2="" count="3" html="true" css_class=""]

Köpek Takip Cihazı
Yazı

Güvenli ve Uzun Menzilli En İyi Köpek Takip Cihazı

Evinizi bir köpekle paylaşıyorsanız onun her türlü bakım ve sorumluluğu ile ilgilenmeniz gerekir. Tüylü dostlarımız için güvenlik de son derece dikkat edilmesi gereken bir durumdur. Köpekler, evde yaşam sürmeye alıştırıldıktan sonra dışarıdan ne gibi olumsuz uyarılar gelebileceği bilemezler.

Dışarıda onları hangi kötü durumların beklediğini düşünemezler. İstemeden de olsa, bazen keşfetmek için bazen de oyun oynamak için dışarı çıkıp kaybolabilirler. Bu noktada köpek takip cihazı kullanarak onların güvenli olmalarını destekleyebilirsiniz.

Köpek takip cihazı onların nerede olduğunu takip edebilmek açısından köpeklere tasma şeklinde takılabilen ürünlerdir. Asla ağır bir yapıya sahip değildirler. Bu yüzden de köpeğinize zarar vermez, ağırlık yapmazlar.

Tıpkı bir tasma gibi üzerinde kolayca taşıyabilirler. Üstelik bazı çeşitleri yabancıları ve başka hayvanları köpeğinize yaklaştırmayan özelliğe sahiptir. Siz onların yanında değilken onlar güvende mi, yabancı bir kimse ya da hayvanla karşılaştı mı ya da tehlikeli bir durum var mı bu cihazlar sayesinde kolaylıkla öğrenebilirsiniz.

GPS sistemli köpek takip cihazları, sahip olduğu sinyal alışverişi sayesinde takılı olduğu tüylü dostunuzun konumunu göstermeye yarar.

Böylece siz de köpeğinizin yerini hızlı ve güvenli bir şekilde tespit edebilirsiniz. Hatta bazı köpek izleme sistemleri, sahip olduğu donanımlı özellikler sayesinde köpeğinizin davranışları bile size bildirebilir.

O anda köpeğinizin havladığını, hareket edip etmediğini veya sabit durduğunu size gelen bildirimlerden görebilirsiniz.
Köpek Takip Cihazı Özellikleri
Köpek takip etmek için özel olarak üretilen takip cihazları pek çok marka öncülüğünde birçok çeşitten oluşmaktadır. Pilli ya da şarjlı olarak sahip olabileceğiniz ürünler son derece güvenilir ve kaliteli markalardan seçilmelidir.

Cihazlar markasına ve modeline göre kalite standartlarında farklılık gösterebilir. Ancak genel olarak pilli kullanımda 80 saate kadar pil ömrü olduğu söylenebilir. Şarjlı cihazlarda ise ürünün şarjının biteceği mutlaka size bildirim ile gelir.

Böylece zamanında şarj ederek mağdur durumda kalmaktan kurtulabilirsiniz.

Köpek takip cihazları yalnızca karada değil, aynı zamanda suda da kullanım özelliği taşıyor. Yaklaşık 10 metreye kadar suya dayanıklı olan cihazlar da piyasada mevcuttur.

Avcılık ya da doğa yürüyüşü sırasında köpeğiniz istemeden bir dereye ya da nehre, herhangi bir akıntıya kapıldığında onu takip etmeniz kaçınılmaz olacaktır. Sağlam ve dayanıklı tasarımdan üretilen, tüm olumsuz hava şartlarına karşı korunabilen cihazlar, önlem amaçlı sıklıkla tercih ediliyor.

Takip cihazları akıllı telefon ya da saatlere senkronize olabilme özelliğine sahiptir. Böylece siz köpeğinizin yanında değilken bile uzaktan onun nerede olduğu konusunda bilgi sahibi olabilirsiniz.

Yanındaysanız ve karanlık bir alanda bulunmanız gerekiyorsa bazı cihazların led ışık özelliğinden de faydalanabileceğinizi söylemeliyiz. Anlık bildirimler ve uyarılar ileten cihazlar, aynı zamanda yaklaşık 100 metreye kadar görülebilen ışıkları sayesinde köpeği gözden kaybetmenizi engeller.

Markalara ve modellere göre tercih edilebilecek ürünlerden bir tanesi de akıllı cihazlara senkronize edilen dışında kendi alıcısı bulunan ürünlerdir. Köpeklerinizden optimum performans elde etmenizi destekleyen bu cihazlar, avuç içi sistemle kullanılır.

Cihazın özelliğine göre belli bir mesafeye kadar çekiş gücü bulunmaktadır. Hatta kullanım çeşitliliğine göre 20'den fazla köpeğin aynı anda bulunmasını dahi destekler. Dokunmatik ekran üzerinden cihaza yüklediğiniz harita sayesinde dostunuzun nerede olduğunu anında görebilirsiniz.

Tüylü dostunuzun tasmasına yerleştirebileceğiniz ya da tasma yerine de kullanabileceğiniz takip cihazları, uzun süreli kullanıma sahiptir. Köpekleri rahatsız etmeyen ergonomik ve kullanışlı bir özelliği bulunmaktadır.

Üstelik cihazlar, kaliteli markalardan tercih edildiğinde kolay kurulum ve kullanım özelliği de taşır. Sanal güvenlik oluşturmada öncü olan cihazlar, köpeğinizin çalınması ya da kaybolması gibi durumlarda önlem almanın en güvenilir yoludur. Üstelik evden kaçma vakalarında da güvenliği üst seviyelere çıkarmanızı destekler.

Dostlarınızın fiziksel olarak herhangi bir rahatsızlık ve ağırlık duymadan hareket edebilecekleri cihazlar, hafif bir tasarıma da sahiptir. Bazı cihazlar çip olarak da tercih edilmektedir. Bunlar köpeklerin deri altına yerleştirilir.

Böylece köpeklerin kaybolması ya da çalınması durumunda cihazın köpek üzerinden düşmesi ya da çıkarılması durumu da ortadan kaldırılmış olur. Gün içerisinde dostunuzun nerede olduğunu bu cihazlar sayesinde güvenle, adım adım takip edebilirsiniz.

Böylece ona da daha özgür bir hareket alanı yaratmış olursunuz. Sizlere sunulan köpek takip cihazları ya da çiplerinden uygun olduğunu düşündüğünüz ürünü tercih ederek güvenli bir yaşam sürebilirsiniz.

İlginizi Çekebilir: Tüm Özellikleri İle Tercih Edilen 74 Köpek Cinsi
Köpek Takip Cihazı Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?
Köpek takip cihazı seçmek de aslında köpekler için bir mama markası, mama kabı ya da yardımcı ekipman seçmek kadar önemlidir. Çünkü kalite ve güven cihazın sağlam ve uzun süre kullanılabilir olmasını etkileyen unsurların başında geliyor.

Teknoloji ile birlikte bu alanda da pek çok yeni tasarımlar, ihtiyaca yönelik pek çok fikirde ve tasarımda ürünler üretilmeye başlandı. Hem teknik hem de tasarımsal olarak üretilen köpek takip cihazı modelleri, onlar için güvenli ve uygun özelliklere sahip olmalıdır.

Takip cihazları içerisinde GPS sistemleri vardır. Bunların köpek üzerinde sağlığı olumsuz etkileyecek herhangi bir etkisi söz konusu değildir. Nereye, ne zaman ve ne kadar hızla gittiğini, uyuyup uyumadığını, bir şeye havlayıp havlamadığını en ince detayına kadar görebileceğiniz cihazlar mevcuttur.

Buna bağlı olarak ihtiyaçlarınız ve bütçeniz doğrultusunda siz de seçimler yapabilirsiniz. Böylece köpeğiniz için en etkili çözüm yöntemlerinden doğru bir şekilde faydalanabilirsiniz.

köpekler için tercih edilecek olan ürünlerin tasarım boyutları önemlidir. Özellikle minimal tasarımlardan olması gerekir. Bu sayede köpekler ürünün boyutundan rahatsız olmaz ve onu çıkarmaya da çalışmaz.

Köpek takip cihazlarının bir akıllı telefon, tablet ya da saat ile senkronize olması gerekir. Bu cihazlar ile iş birliği içerisinde olan ürünlerin kullanımı daha güvenlidir. İstediğiniz her dakika, her saniye ürüne kolayca ulaşabilirsiniz. İyi bir kullanım deneyimi için özelliklerin çeşitliliği önemlidir.

Köpeğiniz için bir cihaz seçeceksiniz ancak bunun nasıl olması gerektiğini bilmiyorsunuz. En fazla tercih edilen, en çok kullanılan ve yorum alan ürünleri bütçeniz dahilinde değerlendirebilir, özelliklerini daha detaylı bir şekilde öğrenebilirsiniz.

Tasma olarak mı yoksa çip olarak mı seçeceğinizi bu ihtiyaçlar doğrultusunda belirleyebilirsiniz. Buna göre ürün tasmaya mı yerleştirilebilir yoksa deri altına mı takılır ayarlanabilir.

Köpeklerin deri altına yerleştirilebilecek olan takip çipleri, köpeğin hareketi sırasında düşme, bozulma gibi problemlerin gelişmesinin önüne geçer. Köpek takip çipi, ön planda olan ürünlerin başındadır. Tamamen acısız bir işlemle deri altına uygulanan çipler, köpekler için uygun kullanım koşullarına sahiptir.

Profesyonel destek ile uygulanabilen köpek takip cihazı çeşitleri, hayvanların koruma altına alınması için önemlidir.

Tercih edebileceğiniz köpek takip cihazlarını ürünlerin değerlendirmelerinden seçmek daha sağlıklı olur. Köpek takip cihazı fiyatları alanında detaylı bir araştırma yapılıp, bütçeye uygun olan seçeneklerden faydalanılabilir.

Köpek Takip Cihazları Neden Kullanılmalıdır?
Ergonomik tasarımları ve hafif özellikleri ile üretilen köpek takip cihazları, kullanıcılara ve köpeklere büyük kolaylık sağlar. Tasmalara takılarak kullanılan çeşitler, markaların kullanım talimatlarına uygun bir şekilde kullanıldığında herhangi olumsuz bir durum yaşanma ihtimali ortadan kalkar.

Doğru kullanım sonrasında köpeğinizin boynundan cihazın düşüp, kaybolması da ölenmiş olur. Tüylü dostunuzun hareket alanını kısıtlamadan onların özgürce, diledikleri gibi dolaşmasına imkan tanıyan köpek takip cihazları güven verir.

Bu ürünler sayesinde köpeğinizi doğru bulduğunuz alana güvenle salarak enerjisini atmasını destekleyebilirsiniz.

Son derece etkili bir koruma aracı olarak kullanılan köpek takip cihazı çeşitleri, çalıntı ve kayıp hayvan vakalarını en aza indirir. Hem özellikleri hem de uygun fiyatları ile satın alabileceğiniz ürünler, ekonomik fırsatlar da sunar.

Onların güvenliğinden emin olmak çok önemlidir. Özel bir teknoloji kullanılarak geliştirilen takip cihazları, gün boyu onların nerede olduğunu takip etmenizi sağlar. Tasmalı olarak takılan modeller, dostunuzla yürüyüşe çıktığınız zaman sizden uzaklaşsa bile endişe etmeden onu bulmanızı kolaylaştırır.

Cep telefonunuz ile onu kolayca takip edebilirsiniz. Böylece köpeğinizle endişesiz ve sorunsuz bir şekilde yürüyüş yapabilir, temiz havanın tadını çıkarabilirsiniz.

Takip cihazları yalnızca köpeklerin kaybolması ya da çalınması gibi durumlar dışında bir de avlanma ve eğitme gibi alanlarda da tercih ediliyor. Erişimi kolay eğitim düğmeleri sayesinde uyarılar ile bilgi alabilir, titreşim ile bildirimleri hissedebilirsiniz.

Bu titreşim aynı zamanda köpeğe de iletilir. Köpek üzerinde bulunan cihaz da verilen komutlara uyulması ya da beklenen davranışın yapılması doğrultusunda titreşim ile uyarılmasını sağlar. Üzerine bir de köpek ödül mamaları ile onun davranışını pekiştirirseniz, eğitimi kolaylıkla atlatabilirsiniz demektir.

Köpeklerin tasmalarına yerleştirilen ya da deri altına takılan bu takip cihazları, kısa sürede bulunabilmeleri için önemlidir. Onunla özgürce hareket edebilir, güvenle onu bir yere bırakabilir, yürüyüş zamanlarınızı sorunsuz tamamlayabilirsiniz.

[sc_fs_multi_faq headline-0="h3" question-0="Köpek Takip Cihazı Nedir?" answer-0="Takip cihazı köpeklerin mevcut konumunu belirlemek amacıyla üretilen, bir tür izleme sistemine sahip olan teknolojik cihazlardır. Hareket halindeki köpeklerin konumunu size iletir. " image-0="" headline-1="h3" question-1="Köpek Takip Cihazları Nasıl Çalışır?" answer-1=" Köpek takip cihazları markasına ve modeline göre farklı çalışma sistemine sahiptir. Genellikle akıllı telefon, tablet ya da saate senkronize edilebilir. Bazılarının da kendi kumandalı sistemi mevcuttur. " image-1="" headline-2="h3" question-2="Köpekler Evin Yolunu Bulur mu?" answer-2="Köpeklerin koku alma duyuları oldukça gelişmiştir. Tanıdıkları bölgede iseler, aradıkları kokuyu bulmaları daha kolay olur. Bir kokuyu bulana kadar takip etme yetenekleri vardır. " image-2="" count="3" html="true" css_class=""]

Dökülmeyen ve Hipoalerjenik Tüylere Sahip 9 Tüysüz Kedi Cinsi
Yazı

Dökülmeyen ve Hipoalerjenik Tüylere Sahip 9 Tüysüz Kedi Cinsi

Dünyada onlarca hatta yüzlerce kedi cinsi mevcuttur. Cinsine göre kediler birbirinden farklı görünüme, tüy yapısına ve hatta farklı kişisel özelliklere sahiptir. Kimileri kıvrılıp uyumayı severken kimileri de sürekli koşturur ve merakı ile her yeri birbirine katar.

İşte bunlar, farklı karakterler farklı ırkların özelliğidir. Tüysüz olma da bunlardan bir tanesidir. Dış görünüşleri de tüylü kedilere oranla daha farklı olan tüysüz kedi cinsleri, tüy dökülmesinden hoşlanmayan ebeveynlerin vazgeçilmezlerindendir.

Tüysüz kediler dışarıdan bakıldığında sert bir görünüme sahipmiş gibi gelebilir. Ancak onların içinde çok sevecen ve dost canlısı bir ruh var. Tüm kediler gibi onlar da günlük bakımlarının ve beslenmelerinin yanı sıra sevgiye ve ilgiye ihtiyaç duyarlar.

İnsanların dikkatini çekmeyi çok severler siyah, kırmızı, beyaz, gri, mavi tonlarında, kahverengi ve krem rengi gibi pek çok renkte tüysüz kedi türü vardır.

Irklara göre kedilerin beslenmeleri ve bakımlarında farklılıklar görülebilir. Irklara göre mamalar tercih edilebilir. Temizlenme rutinleri ve banyoları da tüysüz olmaları sebebi ile değişiklik gösterir.

Yoğun ya da orta tüylü kediler günlük olarak taranmalı ve haftada bir banyo yapmaları gerekirken tüysüz kedi ırklarında durum çok da farklı değildir. Haftalık banyo ve kişisel bakımlarının yapılması gerekir.

Sizler için tüysüz kedi ırklarını araştırdık. İşte tüy dökmeyen bir kedi dostunuz olmasını istiyorsanız tercih edebileceğiniz kedi dostlarımız burada!
1-  Bengal Kedisi: En Az Tüy Döken Kedi Cinsi
Bengal kedi cinsi 1980'li yıllarda yapılan genetik çalışmalar sonucunda ortaya çıkan muhteşem bir kedi ırkıdır.

Bengal kedisi tüylerinin görünümü ile tıpkı vahşi yaşamdaki kedigillere benzemektedir.

Büyük kedilere gönderme yapan duruşu ile bu kedi cinsleri, asil ve özgüvenli duruşu ile de dikkat çekiyor. Bu kedi cinsi diğer türlere göre daha atik, enerjik ve meraklıdır. Bu nedenle rahat keşifler yapabilecekleri, daha rahat hareket edip, atletik davranışlar sergileyebilecekleri geniş alanlarda yaşamayı seviyorlar.

Vahşi görünümlerinin arkasında son derece uysal ve sevecen bir huy barındıran bu Bengal kedileri, sevmeyi ve sevilmeyi çok iyi biliyor.

Kürkünde yer alan tüyleri yok denecek kadar az dökülen bir türdür. Bu yüzden tüysüz kedi arayışında olanlar için harika bir tercih olacaktır.

Tüylerinin az olması, tüy bakımını da kolaylaştırır. Birkaç fırçalama ve rutin haftalık banyo ile parlak kürklü bir kedinizin olması mümkündür.
2- British Shorthair: Az Bakım Az Tüy
İngiliz kökenli kabul edilen, sevimli mi sevimli bir ırk olan British Shorthair cinsinin aslında Eski Mısır'dan geldiği ve şimdiki Britanya'ya taşındığı düşünülüyor. Sık ve kısa tüyleri, muhteşem görünümdeki sevimlilikleri onların en ayırt edici özelliklerindendir.

Yuvarlak yüz hatları, onların çok masum ve sevgi dolu olduğunu ispatlar niteliktedir.

British Shorthair cinsi kediler mavi ve gri renk tonlarına sahiptir. Büyüdükçe hareket etmeyi çok sevmezler. Bu yüzden büyüdükçe kilo alma eğilimi içerisinde bulunabilirler.

Düzenli oyun oynamak ve egzersiz yapmak bu yüzden onlar için önemlidir.

ok akıllı olduklarından eğitim aşamasını onlarla kısa sürede tamamlayabilirsiniz. O zaman gelsin ödül mamaları!

En çok da çocuklar ile iyi anlaşabilen bu cins herkesi kendine hayran bırakıyor.
3- Siyam Kedisi: Yumuşak Az Dökülen Tüyler
Siyam kedisini diğer ırk kedilerden en ayırt eden özelliklerin başında badem şeklinde mavi gözleri ve siyah sivri yüzü geliyor.

Sevimlilik mi güzellik mi diye bakıldığında Siyam kedileri en güzel kediler arasında oy alan bir ırktır.

Bilinene göre bu kedi ırkları 1400'lü yıllardan beri Tayland tapınaklarında var olduğu bilinse de asıl tanınmaları ve çoğaltılmalarının 19. Yüzyılın sonlarında hediye olarak İngiltere'ye gelmeleri ile başladığı söyleniyor.

Üçgen yüz şekline sahip olan Siyam kedileri, ilk doğduklarında tamamen krem renkli oluyorlar. Daha sonra yüzleri, patileri, bazen ayakları ve kuyrukları siyah tüylerle kaplanıyor. Tüyleri arasındaki renk geçişleri gerçekten muhteşem!

Siyam kedileri diğer kedi ırklarına göre çok daha konuşkan ve cana yakın tavrı ile bilinir. Adeta sizinle sohbet eder gibi sesler çıkardığını duyduğunuzda şaşırmayın. Belki de dilinizi çözdü ve kelime öğrenmeye çalışıyor.

Huy olarak çok sakin ve dost canlısı olan bu kediler, çok kısa tüylere sahiptir. Ancak yalnızca mevsim geçişlerinde çok az tüy dökmesi beklenen bir cinstir.
4- Devon Rex: Nerdeyse Tüyleri Yok
Devon Rex, kemikli yüzü üzerinde sahip olduğu kocaman kulakları ile en enerjik kedi türleri arasında yer alıyor. İlk bakıldığında yüzü size ürkütücü gelebilir.

Kısa tüyleri, onun kulaklarının daha da iri görünmesine yol açıyor olabilir. Ancak son derece cana yakın, atlamayı ve hareket etmeyi çok seven, hareketli oyunlar oynamaktan zevk alan bir kedi türüdür.

Devon Rex türü tam bir sıcak iklim kedileridir. Soğukla arası pek iyi değildir, çabuk üşüyebilirler.

İri bir göğsü ve güçlü bacakları olan kedi cinsinin tüyleri sarı tonlarındadır.

Gözlerinin rengi de tüylerinin rengi gibidir. Kısa ve sağlam tüyleri ise sağlam bir özelliğe sahiptir.

Arada fırça yardımıyla tarayarak kedinizle sosyalleşmeyi ihmal etmemelisiniz. Ancak yıkanmak onları biraz tedirgin edebilir.

Bu yüzden sık yıkamamaya özen göstermeniz doğru olacaktır.
5- Russian Blue: Asaleti Tüylerinden Değil
Göz alıcı parlaklığa sahip tüyleri ile dikkatleri üzerine çeken Russian Blue cinsi, tüylerinin rengi ile çok seviliyor. Diğer kedilere göre en belirgin özelliği tüyleridir. Tüylerinin rengi dumanlı mavi tonlarındadır.

kediler neden hırlar
Yazı

Kediler Neden Hırlar? Sahiplerin En Doğru Tepkisi Nasıl Olmalı?

Kediler, birçok durumu bize anlatmak için hırlarlar. Önemli olan neden hırladıklarını anlamaktır. Korktukları için mi, kızdıkları için mi yoksa acıktıkları için mi hırlar? Kediler, hırladıklarında aynı zamanda bazı hareketleri de gösterirler.

Mesela kulakları, gözleri ya da kuyrukları hareket eder. İşte tüm bunlar, kedilerin neden hırladıklarını anlatan ince mesajlardır aslında…

Kediler, her dönem hırlarlar. Yavruluk döneminde, kendilerini keşfetmeye başladıkları zamanlarda, acıktıklarında ya da bir durum karşısında tepkilerini göstermek için hırlarlar. Özellikle kediler, aktif hareket etmeye başladıklarında daha fazla ses çıkartır.

Bu durum bazen öyle bir hal alır ki sahipleri kedi hırlamasından rahatsızlık duymaya başlar ve “kedi hırlaması ne zaman bitecek?” gibi sorular sormaya başlarlar.

Hemen söyleyelim, kediler, hiçbir zaman hırlamayı kesmeyeceklerdir. Çünkü onlar, bizim gibi konuşarak iletişime geçmezler.

Sahiplerinden bir şey istediklerinde ya da bir şeye tepki gösterdiklerinde; gözleri, kulakları ve kuyrukları ile bazı hareketler yaparlar ve bununla birlikte hırlarlar.
Kedilerde Hırlama Sebepleri
Kediler, kendilerini ifade etmek ve karşısındakinin de onu anlaması için hırlarlar. Hırlama nedeni sevinç ve mutluk olabileceği gibi bir hastalıktan dolayı ya da bölge koruma amacı ile de olabilir.

Tüm bunları anlayabilmek için kedilerde hırlama nedenleri hakkında bilgi sahibi olmanız gerekir.

İşte kedilerde hırlama nedenleri…
1) Bölge Koruma
Kediler de köpekler gibi kendi yaşam alanlarına müdahale edilmesini sevmezler ve bölgelerini korumak için hırlarlar. Kişisel bir oyuncağına karıştığınızda ya da yuvasının yerini değiştirdiğinizde, kediniz bunu bir tehdit olarak algılayabilir ve bu duruma karşı tepkisini koymak için hırlamaya başlar.
2) Stres
Eğer evinizde beslediğiniz kedinin yaşam alanı rahat değilse ya da ona iyi davranmıyorsanız, kediniz kaçmak için çeşitli yollara başvurur. Bazen de sokaktan ya da barınaktan edindiğiniz bir kedi, yeni yaşam alanına alışamayabilir. Bu durumda da evini terk etmek isteyebilir.

Eğer kediniz stres altında ise ve evden kaçma yolları arayışında ise bunu da hırlayarak belli eder.

Kediniz ile birlikte başka bir evcil hayvan daha evde besliyorsanız ya da eviniz kedi için fazlasıyla kalabalık ise de kediniz evden ayrılmak isteyebilir. Çünkü bu durum kediniz için strese girme nedenidir ve bunu göstermek için de hırlayabilir.
3) Hastalık
Kedilerde fiziksel hastalıklar en çok hırlamaya neden olan durumlardır. Kedinizi kucağınıza aldığınızda hırlıyor yere bıraktığınızda bunu kesiyorsa, muhtemelen acı çekiyordur. Bu durum aslında size bir mesaj verir. Böyle bir durumda yapmanız gereken şey veteriner hekime göstermek olacaktır.

Kedilerin hastalıkları dönemlerinde ağrıları daha şiddetli olur. Mesela tümör olan bir kedi, dışkısını yaptığında acı çektiği için hırlayabilir.

Kediler, insanlar gibi fiziksel acıyı dile getiremezler. Bunun için hırlamayı tercih ederler. Eğer kediniz hastalıktan dolayı hırlıyorsa mutlaka veteriner hekime göstermelisiniz.
4) Yabanilik, Kötü Davranışlar
Sokaktan edindiğiniz ya da barınaktan edindiğiniz bir kedi de hırlayabilir. Bunun en büyük nedeni geçmişi ya da yaşadığı kötü anılardır. Mesela üzülerek söylemek gerekir ki sokak kedilerin çok da iyi davranılmaz.

Böyle bir kedi edindiğinizde ya da yabani hayatta iken diğer hayvanlar tarafından eziyet gören bir kediyi eve getirdiğinizde yine geçmişinden kaynaklı olarak hırlama eğilimi gösterebilirler.
5) Mutluluk
Kedilerin hırlama nedenleri, sadece olumsuz durumlar değildir. Yukarıda da söylediğimiz gibi kediler, her duygularını ifade etmek için hırlama yoluna giderler.

Mesela evde birden fazla kedi varsa oyun oynadıkları zamanları gözlemleyin. Mutlu ve neşeli oldukları dönemlerde bunu size ya da karşısındaki arkadaşına hırlayarak gösterir.

Kedinizle zaman geçirdiğinizde, onunla oyun oynadığınızda ya da ona masaj yaptığınızda da aynı tepkiyi görebilirsiniz.

Çünkü kediler, sevinçli oldukları zamanlarda bunu karşısındakine göstermek için hırlarlar. Yani kediler, sadece mutsuz ya da stresli oldukları zamanlarda değil, mutlu ve neşeli oldukları zamanlarda da hırlarlar.
Kediler Uyurken Neden Hırlar?
Her dönemde farklı sebeplerden dolayı kediler hırlayabilirler. Uyanık oldukları zamanlarda bu duruma alışıksınızdır ama bir de uyuduklarında da hırlamaları sizi endişelendirebilir ya da canınızı sıkabilir.

Eğer kediniz uyurken fazlasıyla hırlıyorsa, bunu altında yatan bir hastalık nedeni olabilir. Ancak normal ve sürekli olmayan bir hırlama ise panik yapmanıza gerek yok. Kediler, gördükleri kötü rüyalar karşısında da hırlayabilirler.
Kediler Rüya Görür mü?
Kediler de insanlar gibi gün içerisinde yaşadıkları durumları rüyalarında görebilirler. Kediler, günün büyük bir bölümünü uykuda geçirseler de onların uykuları insanlar gibi değildir. Yani derin uyku süreleri çok daha azdır. Bu da bizden daha fazla rüya görmelerine neden olur.

Özellikle yavru kediler ve yaşlı kediler daha fazla uyumaya meyillidirler. Eğer hırlayan kediniz yavru ya da yaşlı ise ve bunu uyku sırasında daha fazla yapıyorsa çok da endişelenmenizi gerektirecek bir durum yoktur. Gördükleri rüyalar karşısında da kediler hırlayabilirler.
Kedinin Yattığı Yer Rahat Değilse Hırlar
Kedilerde hırlama sebepleri oldukça fazladır. Mesela yeni edindiğiniz bir kediyi eve getirdiğinizde ona ayırdığınız yerin son derece konforlu olmasına dikkat etmelisiniz. Bazen de tam tersine rahat olmayan bir yerde yatmaya alışık kediler, rahat bir yerde yatmaya başladıklarında da hırlayabilirler.

Aslında bu durum “rahatlığın batması” olarak algılanmamalıdır. Sadece yaşam alışkanlıkları olarak değerlendirilmelidir.

Yeni edindiğiniz kediniz için öncelikle rahat edeceği bir yaşam alanı ile rahat bir yatak edinmeniz gerekecek.

Kedi yatakları modellerini inceleyerek bu konuda büyük bir yardım alabilirsiniz. Tabi buna ek olarak kedi yuvası da yine güzel ve rahat modelleri ile seçim yapabileceğiniz ürünlerdir.
Kediniz Horluyor mu, Hırlıyor mu?
Bazen kedi sahipleri horlama ile hırlamayı birbiri ile karıştırabiliyorlar. İki durum birbirinden farklıdır. Kediler uyanıkken daha çok hırlarlar. Uykuda iken hem horlayabilirler hem de hırlayabilirler. Bu iki farklı sesi birbirinden ayırt etmeniz önemlidir.

Eğer kediniz normal bir tonda ve sürekli olmamak kaydıyla horluyorsa, bu durumda endişelenmenize gerek yok. Ancak horlama sesi yüksek ve bunu sürekli yapıyorsa altında yatan bir hastalıktan dolayı horluyor olabilir.

Eğer kediniz uzun süreli horluyorsa mutlaka veteriner hekime göstermeniz gerekir. kedilerde horlama nedenleri; nefes darlığı, solunum yolu enfeksiyonu, mukus birikmesi gibi nedenlerden dolayı olabilir. Ancak kesin olarak kedilerin horlama nedenlerini öğrenmek için mutlaka veteriner hekim ile görüşmeniz gerekir.

[sc_fs_multi_faq headline-0="h3" question-0="Kedi hırıltısı ne anlama gelir?" answer-0="Kediler, insanlar gibi isteklerini dile getiremezler. Bunun için bir şey istediklerinde, ağrı çektiklerinde ya da herhangi bir tehdit karşısında hırıltı sesi çıkarırlar. " image-0="" headline-1="h3" question-1="Kediler neden motor gibi ses çıkarır?" answer-1="Kediler hırlama dışında motor gibi de ses çıkartabilirler. Tabi bu ses desibeli çok yüksek olmaz. Mini bir motor gibi purr sesi çıkarırlar. Bunun nedeni mutluluktur. Oynadıklarında ya da onlara masaj yaptığınızda bu sesi daha fazla duyarsınız. " image-1="" headline-2="h3" question-2="Kediler neden horlar gibi ses çıkarır?" answer-2="Kedilerde hırlama ile horlama durumları farklı durumlardır. Eğer kediniz uyurken horluyorsa ve bu ses çok yüksek ise altında yatan bir hastalık olabilir. Bu durumda yapmanız gereken en doğru şey zaman kaybetmeden onu bir veteriner uzmana göstermek olmalıdır. " image-2="" count="3" html="true" css_class=""]

İzmir Köpek Eğitim Merkezi
Yazı

İzmir Köpek Eğitim Merkezi

Köpeğinizin eğitilerek daha sosyal ve iletişim bağı kuvvetli bir arkadaş haline gelmesini sağlamak için İzmir köpek eğitim merkezi uzmanlarımızdan destek alabilirsiniz. Ekibimiz, alanında profesyonel ve deneyimli uzman kadrosundan oluşmaktadır. Yavru köpek eğitimi, yetişkin köpek eğitimi konularında tüm köpek ırklarında profesyonel olan kadromuz ile sevimli dostlarınızın eğitimini tamamlayacaksınız.

Köpek eğitimi, profesyonellik ve köpek ırklarından anlamayı gerektiren bir eğitimdir. Tuvalet eğitiminden ileri komut eğitimine kadar her eğitim aşamasında, köpeğin dilinden anlamak ve köpeğin karakteristik yapısını bilerek hareket etmek, daha sağlıklı bir eğitimin oluşabilmesi adına önemlidir.

İzmir köpek eğitim merkezi ekibi, tüm köpek ırklarına özel eğitimleri bilen ve köpeklerle iletişim konusunda tecrübeli kişilerden oluşmaktadır. Başarılı bir eğitimden sonra köpeğiniz ile daha sosyal bir hale gelmek için iletişime geçin.
Köpek Eğitimi Neden Önemlidir?
Köpek sahiplenmek, sadece bakımını yapmak ya da beslenmesine dikkat etmekle sınırlı bir şey değil. Aynı zamanda hem aile ortamına alışması hem de belirlediğiniz kurallara uyması için onun eğitimi ile de ilgilenmelisiniz. Köpek eğitimi, kişinin kendi başına verebileceği bir eğitimdir fakat profesyonel anlamda köpeğinizi eğitmek için bir eğitim merkezine ihtiyacınız olacak. Bu yüzden İzmir köpek eğitim merkezi ile iletişime geçmeniz daha sağlıklı olacaktır.

Köpek eğitimi, sadece köpekler için değil sahipleri için de önemlidir. Çünkü eğitim aşamalarında köpek sahipleri de bilgilendirilir. Köpeğe komut nasıl verilir, köpeğe itaat nasıl ettirilir gibi önemli konular, uzman köpek eğiticileri tarafından köpek sahiplerine öğretilir. Bu sayede hem köpeğiniz eğitim alırken bir yandan da ona karşı davranışlarınızı kontrol etmeyi de öğrenmiş olursunuz.

Köpek eğitimi seanslarında; köpek tuvalet eğitimi, köpek temel itaat eğitimi, ileri itaat eğitimi, komut eğitimi gibi birçok eğitim konuları değerlendirilir ve her ırk köpek için farklı eğitim ritüelleri uygulanarak daha sağlıklı sonuçlar elde edilir.
Köpek Eğitimi Nasıl Olmalıdır?
Köpekler de tıpkı insanlar gibi bazı alışkanlıklarını sonradan edinirler. Her ne kadar masum varlıklar olsalar da köpeklerin yavruluk döneminden itibaren eğitilmeleri önemli bir yere sahiptir. Örneğin yavru köpek tuvalet eğitimi doğru bir zamanda verilirse köpeğin ilerleyen dönemlerde tuvalet ihtiyacını giderirken nasıl davranması gerektiğini bilir.

Aynı şekilde temel itaat eğitimi ya da ileri itaat eğitimi konularında da yavruluk döneminden itibaren eğitim verilmeye başlandığında, köpeklerin verdiğiniz komutları yerine getirmesi daha kolay olur.

Köpek eğitimi verilirken dikkat edilmesi gereken önemli bazı noktalar vardır. Bunlar;

Köpeğin cinsine göre eğitim
Köpeğin yaşına göre eğitim
Köpeğin eksik kaldığı konularda eğitim gibi önemli konulardır.

Elbette bir köpek sahibi olarak bu tür eğitimlerin nasıl verilmesi gerektiğini bilmemeniz gayet tabiidir. Bunun için de köpek eğitim merkezleri ile iletişime geçerek sevimli dostunuz için en iyi eğitimi talep etmeniz gerekir. İzmir köpek eğitim merkezi, alanında uzman ve uzun yılların deneyimine sahip profesyonel ekibi ile yavru köpek eğitiminden ileri itaat eğitimine kadar tüm alanlarda beklentilerinizi karşılayabilecek düzeyde kişilerden oluşmaktadır.
Köpeklerde Sosyalleştirme Eğitimi
Köpeklerin sahipleri ve çevreleri ile uyumlu olabilmeleri için temel eğitimlerden sonra sosyalleştirme eğitimi de almaları gerekir. Özellikle de apartman dairesinde köpek besleyenler için bu eğitim son derece önemlidir.

Köpek sosyalleştirme eğitimi de yine uzman köpek eğitmenleri tarafından verilmesi gereken bir eğitimdir. Tek başınıza bir köpeğe sosyalleştirme eğitimi verebilirsiniz ancak evinizde ya da bahçenizde vereceğiniz bu eğitim ile en fazla insanlara karşı davranışlarını törpüleyebilirsiniz. İzmir köpek eğitim merkezi ise farklı ırk köpeklerin yer aldığı bir alan olduğu için burada sosyalleştirme eğitimi alan köpekler, diğer ırk köpeklere karşı davranışlarını da şekillendirirler. Bu sayede köpeğinizle dışarıda zaman geçirirken başka bir köpek ile karşılaşması durumunda huzursuzluk yapmaz, evinizde beslediğiniz diğer evcil hayvanlarınıza karşı saldırgan tavırlar sergilemezler.
Köpeklerde İtaat Eğitimi
Köpeklere itaat eğitimi verilirken aşamaların doğru şekilde ilerlemesi önemlidir. Köpek sahipleri köpeklerine kendi başlarına eğitim verirken genelde sıralama konusunda yanlış hareket ettikleri için sonuçlar da bekledikleri gibi olmaz. Oysa her köpeğin itaat eğitimi farklı olur ve bu da uzmanlık gerektirir.

Köpeklere itaat eğitimi verilirken belirli bir sıralama doğrultusunda eğitim verilmesi gerekir. izmir köpek eğitim merkezi, aşağıdaki sıralamaya göre eğitim vererek itaat eğitimi konusunda beklentilerin karşılanmasını sağlamaktadır.

temel itaat eğitimi
İleri itaat eğitimi
İşaret dili eğitimi,
Davranış eğitimi

Köpek itaat eğitimi verilirken belli bir rutinin izlenmesi de önemlidir. Tasmalı köpek eğitimi ve tasmasız köpek eğitimi verilirken komutları yerine getirmeleri için belli bazı ödüller konulur ve bu sayede köpekler verilen komutları yerine getirme konusunda daha istekli davranırlar. Tabi tek başına köpek ödülleri ile bunu elde etmenin mümkün olmadığını da belirtmek gerekir. bu yüzden İzmir köpek eğitim merkezi ile iletişime geçmeniz ve sevimli dostunuzu profesyonel uzmanlara teslim etmeniz gerekir.
İzmir Köpek Eğitimi Fiyatları
Köpek eğitimi, belli bazı koşullar göz önünde bulundurulduktan sonra fiyatlandırılır. Köpeğinize vermek istediğiniz eğitim, eğitim dönemi, ek bakımlar gibi bazı detaylar eğitim fiyatlarını ortaya çıkartı. Temel itaat eğitimi, yavru köpek tuvalet eğitimi, sosyalleştirme eğitimi gibi eğitimlerin her birinin fiyatı farklıdır.

İzmir köpek eğitimi fiyatları konusunda pet sahiplerine esnek fiyat seçenekleri sunan merkezimiz ile iletişime geçerek en uygun fiyatları alabilirsiniz.

Köpeğiniz ile daha sağlıklı bir iletişim kurmak ve aradığınız eğitim kalitesini elde etmek için bizimle iletişime geçmeden karar vermeyin.

İzmir dışında İstanbul, Ankara, Antalya ve Düzce illerindede eğitim hizmetleri vermekteyiz.
İzmir Köpek Eğitimi SSS
[sc_fs_multi_faq headline-0="h3" question-0="Köpeğim eğitim süresince nerede kalacak?" answer-0="Eğitim için bize teslim ettiğiniz köpeğiniz, oluşturduğumuz özel köpek otelinde kalır. Gün içindeki eğitimleri ve boş kaldıkları dönemlerde kendilerine ayrılan alanlarda ya da barınaklarda kalırlar. " image-0="" headline-1="h3" question-1="Köpeğimin mamasını eğitim merkezi mi karşılıyor?" answer-1="İzmir köpek eğitim merkezi, sadece köpeğinizin eğitimi ile ilgilenir. Köpeklerin beslenme rutinleri farklılık gösterdiği için tercihimiz, sahiplerinin köpek mamalarını beraberlerinde getirmelerinden yanadır. " image-1="" headline-2="h3" question-2="İzmir köpek eğitim fiyatları ne kadar?" answer-2="Köpek eğitim fiyatları, köpeğin cinsine ve alacağı eğitime göre değişiklik gösterir. Detaylı bilgi almak için iletişime geçin. " image-2="" headline-3="h3" question-3="Köpeğimi getirirken yanında bir şey getirmeli miyim?" answer-3="Köpeğinizi bize teslim ederken aşı karnesi ve köpek mamasını yanınızda getirmeniz gerekmektedir. " image-3="" count="4" html="true" css_class=""]

Deri ve tüy sağlığını destekleyen kedi maması
Yazı

Kabarık ve Parlak Tüyler İçin En İyi 6 Kedi Maması

Kedilerin beslenmeleri onların sağlıklı olduklarını doğrudan gösteren bir ayna gibidir. Cam gibi gözleri, atik hareketleri, parlak tüyleri ve iyi cildi ile dışarıdan bakıldığında ne kadar sağlıklı olduğu konusunda fikir sahibi olunabilir.

Deri ve tüy sağlığını destekleyen kedi mamaları, tüylerin çok daha yumuşak olmasını destekler. Aynı zamanda deride oluşabilecek dökülmelerin ve kaşıntıların önüne geçilmesini sağlar. Nemli cilt sayesinde hem deri hem de tüyler çok daha sağlıklı kalır.

Kedilerin tüy ve deri sağlığını etkileyen farklı durumlar da olabilir. Bunun sebeplerinin başında beslenme geliyor. Tek taraflı beslenme ya da yetersiz beslenmeler bu gibi problemlere yol açar.

Tek taraflı beslenme, kedilerin mamalarında içerik olarak vitamin, mineral ya da proteinlerin olması gerekenden fazla, tek taraflı tüketilmesi ile alakalıdır. Bu yüzden kediniz için mama seçiminde bulunurken içeriğinin mutlaka onun yaşına ve ırkına göre alması gereken kadar gıda olduğuna emin olup alınmalıdır.

Tüylü dostunuzun tüyleri de olması gerekenden fazla kabarık ve karışık mı duruyor? Derisinde sürekli kaşınmalar ve dökülmeler mi gözlemliyorsunuz? Bunun yanıtı aslında çok da uzakta değil. Sizler için kedilerde deri ve tüy sağlığını destekleyen en iyi kedi mamalarını inceledik.

Dünyaca ünlü kedi mama markaları tarafından üretilen bu ürünler sayesinde kediniz de olması gerektiği gibi sağlıklı, parlak tüylere sahip olabilir.

İlginizi Çekebilir: Kokuyu Hapseden Kolay Temizlenen En İyi 8 Kedi Tuvaleti
1- Hills Sensitive Skin Deri ve Tüy Sağlığını Destekleyen Kedi Maması
Hills Sensitive Skin Deri ve Tüy Sağlığını Destekleyen Kedi Maması bir yaşından büyük kediler için özel olarak formüle edilmiş içerikten oluşuyor.

Uzman veteriner hekimler tarafından geliştirilen formülü sayesinde kedilerin deri ve tüylerinin çok daha sağlıklı olması amaçlanarak üretilmiştir.

İçerisinde bağışıklık sistemini güçlendiren C vitamini mevcuttur. Aynı zamanda sahip olduğu antioksidanlar sayesinde kedilerin hücrelerinin korunmasını sağlar.

Hills Premium Kedi Maması içerisinde bulunan taurin ile kedinizin kalp sağlığı korunur.

Sahip olduğu mineraller sayesinde de böbreklerinin korunması desteklenir. Omega 3 ve Omega 6 yağları, E vitamini ve doğal lifler sayesinde tüylerin dökülmesi engellenir.

Vücudun eksik olduğu tüm vitamin ve mineraller bu mama ile dengelenir.

Siz de hem sindirime hem de deri ve tüy sağlığına faydalı olan bu mamadan alarak kedinizin sağlıklı beslenmesini sağlayabilirsiniz.

Ürünü Detaylı İncele
2- Brit Care Sensitive Ringa Balıklı Tahılsız Kedi Maması
Brit Care Sensitive Ringa Balıklı Tahılsız Kedi Maması hassas bir mideye ve deriye sahip olan kediler için formüle edilen bir mamadır.

Yetişkin kedi maması, aynı zamanda gıda intoleransı olan yetişkin kediler için de tam bir mamadır.

İçerisinde GDO yoktur. Ayrıca renklendirici, koruyucu ve tatlandırıcı da içermez.

Brit Care Sensitive Ringa Balıklı Tahılsız Kedi Maması sayesinde kedilerde tüy dökülme sorunları azaltılır.

Hipoalerjenik kediler için tehdit ortadan kaldırılır ve dengeli beslenme kontrolü sağlanır.

Çözünen ve çözünemeyen lifler sayesinde sindirim ve boşaltım sisteminin düzgün çalışması desteklenir.

Sahip olduğu probiyotikler sayesinde bağışıklık desteği sunan bu mama sayesinde tüy yumağı oluşumlarının da önüne geçilmektedir.

Ürünü Detaylı İncele
3- Bozita Sensitive Diet Stomach Tahılsız Yetişkin Kedi Maması
Bozita Sensitive Diet Stomach Tahılsız Yetişkin Kedi Maması özellikle kilo problemi yaşayan, dengesiz beslenmeden dolayı tüylerinde dökülmeler ve deri kaşıntıları olan kediler için özel olarak formüle edilmiştir.

Taze geyik eti, hem lezzeti hem de sindirilebilir olması sebebiyle kediler tarafından çok seviliyor.

Eşsiz bir protein kaynağı sunan mama, tüylerin parlak olmasını destekliyor.

Bozita Sensitive Diet Stomach Tahılsız Yetişkin Kedi Maması içerisinde bulunan selüloz lifi, tüy yumağı sorununu ortadan kaldıran bir bileşendir.

Prebiyotik lifler, bağırsak florasını uyarır ve korur.

Sağlığı geliştiren özelliklere sahip doğal maya ve iyi dengelenmiş Omega 3 ve Omega 6 yağ asitleri ile kedilerin sağlıklı büyümesini destekler.

Yapay katkı maddesi içermeyen bu mamayı güvenle kullanabilirsiniz.

Ürünü Detaylı İncele
4- Dr.Sacchi Premium Sensitive Salmon Yetişkin Kedi Maması
Dr.Sacchi Premium Sensitive Salmon Yetişkin Kedi Maması 12 ayını dolduran yetişkin olan kediler için hazırlanmış bir mamadır.

Kedilerin beslenme ihtiyaçlarının tam ve dengeli olduğu içeriklere sahiptir.

Yoğun ve yüksek kalitedeki proteinler sayesinde tüylerin ve deri sağlığının korunmasını destekler.

İçerisinde koruyucu, yapay tatlandırıcı ve renklendirici bulunmamaktadır.

Dr.Sacchi Premium Sensitive Salmon Yetişkin Kedi Maması sahip olduğu doğal antioksidanlar ile bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlar.

Aynı zamanda içerisinde dengeli olarak vitamin ve mineraller mevcuttur.

Yetişkin kedilerin yalnızca deri ve tüy sağlığını desteklemez.

Aynı zamanda onların fiziksel ve zihinsel ihtiyaçlarını da karşılar.

Kedinizle daha sağlıklı ve mutlu zaman geçirmek için Dr.Sacchi mamalarından güvenle kullanabilirsiniz.

Ürünü Detaylı İncele
5- Advance Sensitive Somonlu Yetişkin Kedi Maması
Advance Sensitive Somonlu Yetişkin Kedi Maması yetişkin kedilerin günlük besin ihtiyaçlarını dengeli olarak karşılayabilecek formüle sahiptir.

Somonlu içeriği sayesinde hem kedilere Omega 3 ve Omega yağ asitleri kazandırır hem de tüylerinin daha parlak ve sağlıklı olmasını destekler.

Deri hassasiyeti bulunan kediler için özel bir mama içeriğinden oluşmaktadır.

Aynı zamanda sindirim sistemi hassas olan bir kediniz varsa, bu ürünle onu besleyebilirsiniz.

Advance Sensitive Somonlu Yetişkin Kedi Maması tüylerde meydana gelen matlık, dökülme, deride pullanma ve kaşıntı gibi problemleri ortadan kaldırmada öncüdür.

Dengeli bir beslenme öğünüdür.

Kedilerin bağırsak aktivitesini destekler ve sindirim sisteminin kolay çalışmasını sağlar.

GDO içermeyen bir mamadır. Düşük magnezyum seviyesi ile böbrek hastalıklarının önlenmesinde rol oynar.

Aynı zamanda kedilerin kalp ve göz sağlığını da destekler.

Ürünü Detaylı İncele
6- Mera İnsect Sensitive Tahılsız Yetişkin Kedi Maması
Mera İnsect Sensitive Tahılsız Yetişkin Kedi Maması çeşitli besinler ile zenginleştirilerek çok lezzetli mama formunda üretilen premium bir mamadır.

Kedilerin türüne ve yaşına uygun bütünsel bir beslenme imkanı sunar.

Tahılsız olarak hazırlanan mama, bol miktarda taze et içerdiğinden kedinize yüksek protein sağlar.

Ürün içerisinde herhangi bir aroma, yapay tatlandırıcı, renklendirici ya da koruyucu yoktur.

Mera İnsect Sensitive Tahılsız Yetişkin Kedi Maması hem yüksek kaliteli hem de lezzetli bir içerikten oluşuyor.

Kedinizde tüy dökülmesi, tüy yumağı oluşumu, deri kaşıntısı ve deride pullanma gibi problemler varsa onların önüne geçmeden öncüdür.

Yetişkin kediler için üretilen premium mama, tam bir öğün mamasıdır.

Ürünü Detaylı İncele
Kedilerde Meydana Gelen Deri Rahatsızlıkları Nelerdir?
Kedilerde beslenmeye, vitamin eksikliğine, mineral eksikliğine ve çeşitli sağlık sorunlarına dayalı deri rahatsızlıkları meydana gelebiliyor. Bunlardan bir tanesi de deride kabuklanma ve deri dökülmesidir. Deride kaşıntıdan kaynaklı kabuklanma ya da deri döküntüleri, akarlar, pireler ve bitler yüzünden meydana gelebilmektedir.

Kedilerin bazıları böcek ısırıklarına karşı alerjik reaksiyon gösteriyor olabilir. Onların böcek ısırıklarına alerjisi olup olmadığına bakılmadan kan emici haşereler ve pireler onu ısırdığında deride kabuklanmalar meydana gelebiliyor.

Bu kabuklar, kanamalara da sebep olabilmektedir. Siz de kedinizde bir kabuklanma fark ederseniz mutlaka veteriner hekim kontrolüne giderek tedavi sürecine başlayabilirsiniz.

Kedilerde dermatit olarak da bilinen cilt iltihaplanması, özellikle cildin katlanan bölgelerinde çok fazla görülüyor. Örneğin kedinin alt omurgası, kuyruk altı, kulaklar, boyun, yüz ve göbek bölgelerinde karşılaşılabilir.

Sizin kedinizde de bu tarz iltihaplanmalar varsa şiddetli vakalarda püskül, döküntü ve sivilce benzeri lezyonlar da beraberinde gözlemlenir.

Apse, cilt yüzeyinde oluşan rahatsızlıklar arasındadır. Bunun en yaygın belirtileri ise iştahsızlık, halsizlik, huysuzluk ve kabuğuna çekilme yani depresyona girme gibi görülebilmektedir. Bir tarz iltihaplanma çeşidi olduğundan veteriner hekim tarafından muayene edilen kedilerin doğru tedavi ile tedavi görmesi gerekir.

Deri hastalıkları tüyleri de doğrudan etkiler. Alopesi de alerjiler, deri enfeksiyonları, parazitler, kanserler ve beslenme bozuklukları sebebiyle meydana gelen bir çeşit tüy dökülmesi hastalığıdır.

Kedilerin sahip oldukları tüyler, tüy folikülü seviyesinin azalması sebebiyle tüyün incelmesi ve koparak dökülmesi olarak ortaya çıkar. Kedinin rahatsızlığı tespit edildiğinde kullanılacak tedavi ile bu durum da iyileşme sürecine dahil olur.

İlginizi Çekebilir: Besleyici Sağlıklı ve Lezzetli En İyi 9 Konserve Kedi Maması
Kedilerde Meydana Gelen Kaşıntıların Sebebi Nedir?
Kedilerin yaşadığı kaşıntılar, beyne sinyalle gittiği için hem rahatsız edici hem de cildi tahriş edici olmaktadır. Kaşıntı sebeplerinin başında gıda alerjileri akla gelmektedir. Gıda alerjileri genellikle kedilerin sırt, baş ve boyun kaşıntıları olarak meydana gelir.

Çeşitli protein ve karbonhidrat türleri alerjiyi tetikleyebilir. Bu kaşıntıların en aza indirgenmesi için doğru diyet kedi mamaların tercih edilmesi gerekir. Düzenli bir beslenme rutini oluşturulan kedilerde kaşıntı azalır.

Ancak tabii ki kaşıntının sebebinin gıda yönünden olduğu veteriner hekimler tarafından doğru tanıyla tespit edilmelidir.

Kedilerin yaşadığı bakteriyel ve fungal enfeksiyonlar, metabolik bozukluklar ve çeşitli endokrin hastalıkları kedilerde kaşıntılara sebep olur. Bu kaşıntılar da tüylerde dökülmelere, deride açılmalara ve kanamalara yol açar.

Bu tarz enfeksiyonlar için de diğerlerinde olduğu gibi doğru tanının konulması şarttır. Bu sayede en doğru tedavi yöntemi ile kediniz iyileşebilir.

Kaşıntılar kimi zaman da bir hastalığa bağlanmamalıdır. Kediler titiz hayvanlardır.

Onların yaşadıkları alanın ve kullandıkları yerlerin de temiz olması desteklenmelidir. Temiz tutulmayan bir uyku bölgesi olan, sürekli tozlu ve pis ortamda bulunan kediler de temizlenemedikleri için kaşıntıya maruz kalabilirler.

Onları ve yaşadıkları alanı belli bir rutinde temiz tutmanız gerekir. Günlük bölgesel temizliklerin yanı sıra birkaç günde bir de kedinizi taramayı ve onu temiz tutmayı ihmal etmeyin.

[sc_fs_multi_faq headline-0="h3" question-0="Kediler Yaralandıklarında Enfeksiyon Kaparlar mı?" answer-0="Yaralanan kedilerin vücudunda meydana gelen sıyrık ve kesikler, bakterilerin girmesi için ideal bir yuva gibidir. Eğer bu kesikler siz fark etmediğinizde enfeksiyon kaparsa kedinizin cildinde açık yaralar ve apseler meydana gelebilir. " image-0="" headline-1="h3" question-1="Deri ve Tüy Sağlığını Destekleyen En İyi Kedi Mamaları Hangileridir?" answer-1="Deri ve tüy sağlığını destekleyen kedi mamaları arasında Hills Sensitive Kedi Maması, Brit Care Sensitive Kedi Maması, Bozita Sensitive Kedi Maması, Dr.Sacchi Premium Sensitive Kedi Maması, La Vital Sensitive Kedi Maması ve Mera İnsect Sensitive Kedi Maması vardır." image-1="" headline-2="h3" question-2="Kedilerde Tüy Dökme Nasıl Olur?" answer-2="Kedilerde beslenme bozuklukları ya da sağlık bozuklukları sebebiyle cilt problemlerinin bir sonucu olarak tüy dökülmesi görülür. Yoğun bir dökülme varsa kedinizin vücudunda kelleşme meydana gelir. " image-2="" count="3" html="true" css_class=""]